ÇOCUK EVLİLİĞİ

Ülkemiz kaç günden beri çocuk yaşta nikâh kıyılarak istismar edilen H.G.K yi konuşuyor. İğrençliğe her kesimden tepki geldi. Olayda herkes birbirini suçlamaya başladı. Özellikle muhalefet hükümeti suçlarken rezaleti islamiyetle ve dindarlarla hesaplaşma aracı yapmaya kalktı. Her zaman olduğu gibi birkaç kişinin yaptığı yanlışı bahane ederek bütün inananları dinimizi ve islamiyeti karalama yarışına girdiler. Ellerine böyle fırsat geçti mi vur İslam dinine vur inananlara gitsin. Öncelikle bu olayın bu rezilliğin islamiyetle,  dinimizle ve inancımızla bağdaşır ve uygun görülecek yeri yoktur. Hiçbir inançlı insan böyle bir rezaleti kabul edemez ve her kesimden bu iğrenç olaya gerekli tepkiler yağmıştır. İnançlı kesimler olaya daha çok tepki göstermesine rağmen olay ısrarla bir din istismarı havasına sokulması ve inananların haksız yere suçlanması kabul edilemez bir gerçektir. Bu iğrençliğin hiçbir şekilde savunulacak bir tarafı yoktur. Ha böyleyken farklı zaman ve mekânlarda iğrençliğine her kesimden tepki yağan bu tür olaylar karşısında siyaset kurumlarının gösterdiği tavırları değerlendirirken birbirinden bağımsız düşünemeyiz. Ortada bir mağdur ve mağduriyet varsa olaya bakanın siyasi yelpazenin hangi ucunda durduğunun bir önemi yoktur. Bir annenin ve evladının maruz kaldığı mağduriyet bütün anneler ve evlatlar için geçerlidir. Özellikle siyasilerin mağduriyetler ve direnişler karşısında ki duruşlarının da toplumda bir karşılığı olacaktır.

Bu iğrenç olayı istismar ederek dini değer ve inançlara saldırıda o kadar ileri gidildi ki nerdeyse Peygamber Efendimizin evliliğini bile sorgular hale gelenler oldu. Oysaki onun zamanında çocuğa ve kadına verilen değer hiçbir dönemde ve dünyanın hiçbir yerinde verilmemiştir. Cahiliye devrinde diri diri toprağa gömülen, öldürülen, pazarlarda satılan çocuklar ve para karşılığı köle olarak satılan kadınlar Onun döneminde ve ondan sonraki gerçek islamı yaşayan toplumlarda en yüksek değerini bulmuş çocuklar ve kadınlar pazarlarda satılmaktan kurtulmuş suçsuz yere öldürülmemişlerdir.

Bir diğer taraftan bu iğrenç olaydan dolayı dinimize saldıran aşırı uçlar 40 yıldan beridir acımasızca asker, polis, sivil, çoluk, çocuk, yaşlı demeden öldüren PKK tarafından dağa kaçırılan 9-10 yaşında yüzlerce kız çocuğunu tecavüz etmiş, hamile bırakmış hatta öldüren hain örgüte bir kere bile kınama zahmetine girmemişlerdir. Diyarbakır annelerini bir kere bile ziyaret etmemiş onlara değil destek olmak bir kere bile yanlarında olmamışlardır. PKK ın yaptığı bunca rezaleti bir kere bile kınamayan HDP milletvekilleri bu olayı hemen istismar etmekten geri durmamışlardır. Mecliste konuşan bir HDP li kadın milletvekili aynen şöyle demiştir.

^^Bu meclisin daha önemli bir görevi yok. Eğer çocuklarımıza bu saldırıları yapanların peşine düşmeyeceksek toplumu koruyamayacaksak siyaset niye var. Yere batsın bu böyle siyaset diye konuşmuş.

Pişkinliğe bakın. Hem suçlu hem güçlü. Sizin siyasetiniz zaten batmış. Siz o parlamentonun çatısı altında bulunmanız bile bir felaket. O çocuk yaşta iğrençliğe bulaştırılan çocuk yaşında ki evlatlarımızı dağa kaçıran onlara insanlık dışı her kötülüğünü yapan hain örgüte en ufak bir kınama yapmayan bunlar çıkmışlar bu olayı kınıyorlar. Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz siz. Diyarbakır annelerinin çocuklarını hiç insan yerine koydukları yok.

Yine tekrarlıyorum bu iğrenç olayın dinimizle islamiyetle dindarlarla insanlıkla hiçbir bağdaşır yanı yoktur. Hiç yok yere dinimize dindarlara saldırmaya hakkınız yoktur.

Başta aileler olmak üzere okulda hiçbir yerde düzgün dini eğitim alınmayınca arada ki boşluğu böyle sapık tarikatlar veya cemaatler doldurmaya çalışıyor. Diğer yandan okullarda dini eğitim verilince bu defa bazı malum! Çevreler eğitimin ortaçağa döndüğü, çağdışı ve gericilik olduğunu iddia etmekten geri durmazlar.

Bu ülkede halen nikâhsız evliliği ve eşcinselliği savunan İstanbul sözleşmesinin kaldırılmasını bile kabullenmeyenler var.

Yine bu ülkede halen Ayasofyanın müzeden camiye çevrilmesini hazmedemeyen Bizansı, Rumu, Avrupalısı kadar üzülen insanlar vardır.

Başka söze gerek yoktur sanırım. Sağlık ve esenlik dileklerimle.