1-İnsanlara teşekkür etmek için acele edeceğim. Sonraya bırakırsam belki bu fırsatı kaçırabilirim.
2-Beklemek kaybetme ihtimalini artırır. Her şeyin mükemmel olmasını beklemek yerine hayırlısını
Dileyip öyle bekleyeceğim.
3-Tenkit edilmekten korktuğum kadar taltif edilmekten de korkarım. Marifet iltifata tabidir. Ama
Nefsimize tatlı gelen fazla iltifat tahrifata yol açar. O zaman egomu sıfırlamak için en yüksek
Makama tabi olacağım.
4-Eğer kimsenin beni anlamadığını düşünürsem kalbimle dilim arasında ki mesafeyi ölçerim. Özüm
Sözüm bir olmasa tesiri sıfır olur. Bu da anlatım bozukluğuna yol açar.
5-İnsanlara güvenip suizan etmem. Kendime güvenmesem kimseye güvenemem. Kimseye
Güvenmeden geçen bir hayat birçok hayal kırıklığına uğramama yol açar.
6-Birisi kaldıramayacağım bir söz söylerse aldırmam. Eğer o sözü hak etmediğimi düşünürsem
Bırakırım yer de kalsın, kaldırmam. Ama hak ettiğimi düşünüyorsam o zaman kendimi düzene
sokma egzersizi yaparım
7-Birisi bana hoşuma gitmeyen bir şey söylediğinde –Benimle nasıl böyle konuşabiliyorsun diye esip
Gürlemem. Dünyanın en kıymetli insanları bile hakarete uğramıştır. Kim olduğumu düşünür
Kendime gelmeye çalışırım.
8-Nezaket ve saygı standartlarını insanların mevki ve makamlarına göre ayarlamam. Bazen bir
Garibin duası zengin ve nüfuzlu kişilerin referansından daha tesirli olabilir. Sadece üstüme
Saygı gösterirsem hayatım alt üst olur, kimseden saygı ve sevgide göremem.
9-Birisi gelip bir başkasının aleyhinde konuşursa rahatsız olurum. Bunu karşımdakine yansıtırım.
Böyle yapmazsam laf taşıyanların yük boşalttığı istasyonda irtifa kaybettiği gibi uçuruma
Düşmekten korkarım.
10-Benden daha başarılı olanları tehdit olarak görüp kıskanmam. İnsanı en çok kıskançlık duygusu
Küçültür. Enerjimi onları kıskanmak için değil, onlar gibi başarılı olmak için harcarım.
11-Bir işte hata yaptığımda suçumu azaltmak için başkalarının açıklarını aramam. Başkalarının
Açıklarını aramak yerine nerede hata yaptığımı araştırıp kendimi düzeltmeye çalışırım.
12-Maddiyatın ve makamın yükselmesini bir başarı olarak görmek istemem. Çünkü insan en çok bu
ikisinden imtihan olur. En büyük endişem makam mevkiden değil, helalinden kazanacağım rızkımdan
Olur.
13-Çok para kazanma hırsını –Çocuklarım ileride rahat etsin mazeretiyle sevimli hale getirmeye
çalışmam. Çok para kazanma yerine evlatlarımı kazanmaya çalışırım. Geleceğe yapacağım en güzel
yatırım bu olacaktır.
14-Meslek hayatımda başarılı olmak için çalışırken iyi bir eş ve baba olmaya çalışmayı ihmal etmem.
İkisini de ihmal etmemeye çalışırım. Asıl kariyerin evde yapıldığını hiç unutmam.
15-Yaşadığım her anı başkalarıyla paylaşamam. Araya bazen perde koymak gerekir. Perde koyup
karanlığa kalırsam hata ve kusurlarımı daha iyi görme fırsatını bulmuş olurum.
16-Çocuğumu ve eşimi sosyal medyada sevmek istemem. Evlilik rol yapmayıp, seyircisiz oynanan bir
oyundur. Gösterişe kaçan sevmelerin sonu her zaman hüsran olacağını unutmam.
17-Özgür irademi yanlış düşünüp nefsime esir olmak istemem. Hakiki özgür irade her istediğimi
yapmak değil, arzu, eylem ve niyetlerimi kontrol altın da tutabilme gücümdür.
18-Niyetimi düzgün tutmaya çalışırım. Söylediklerime ve davranışlarıma özellikle dikkat ederim. Üç
düşünür bir konuşur, beş düşünür bir yaparım. Böyle yaptığım için hiç pişman olmadım.
19-Yazdığım her kitapta herkesin kendisinden bir şeyler bulduğu hayat dersleri vermeye çalıştım.
Sadece para kazanmak veya meşhur olmak için bir satır bile yazmadım. Şöhretin insan için en büyük
hüsran ve pişmanlık olacağını hiç aklımdan çıkarmadım.
20-Anne baba duası almak için her fırsatı değerlendirmek gerekir. Özellikle elden ayaktan
düştüklerinde kazanç fırsatını kaçırma. En uzun vadeli, geleceğe ve ahrete garantili yatırımın başta
anne baba olmak üzere büyüklerin duasını almaktan geçtiğini hiç unutmadım.

21-Kaç yıl yaşarsak yaşayalım ölüm son nefestir. Bir nefeslik kısa ömrümü nefsime uyarak geçirmem.
Ölüm acısı aslında pişmanlığın acısıdır. Öyleyse hayatımın muhasebesini iyi yaparak ölmekten değil,
pişman ve perişan olmaktan korkarım.
22-Ruhumu ibadet ve duayla iyileştiririm. Aciz bir kul olduğumu ve ölümü hiçbir zaman unutmam.
Saatimin alarmını sabah namazına göre kurarım. Çünkü sabah namazı yeni ve güzel bir güne
uyanmanın en güzel vesilesi olduğunu hiç unutmadım.
Son söz olarak: Doğmak, hayat ve ölüm arasındaki ince yolda kendi deyimimle ^ADAM GİBİ ADAM
OLMAK^’prensibimi hiç aklımdan çıkarmadan, buna uymaya çalışıyorum.
Sağlık ve esenlik dileklerimle. Em.Sağ .Yazar.Aslan TORUN.