Günlük yaşantımızda “şeytan gibi adam” cümlesini sık sık duyarız. Şeytan hep aramızdadır ve bazı insanlarda gerçekten şeytanın temsilcisi gibi hareket edebilir. İnsanlara sürekli olarak kötülük telkin eden şeytanlar olduğu gibi şeytanlaşmış insanlarda vardır.
Bu kişiler fitne ve fesadı sever. Cin ve şeytanlardan Allah'a sığınmak lazımdır. İnsanın şeytanı vardır ve onlar cin şeytanlarından daha şerlidir. Şeytanlaşmış ve sizi her türlü kötülüğe sürüklemek için hazır bekleyen bu kişilerle arkadaşlık yapmamak gerekir.
Şeytan diğer adı ile iblis insanların en büyük düşmanıdır. Şeytanın işi gücü sizi Yüce Allah’tan uzaklaştırmaya çalışmaktır. Allah’a isyan eden şeytan yaptığından pişman olmamış ve bunun üzerine de kovulmuştur.
Şeytanın dünyadaki tek muhatabı insandır. İnsanların Allah’ kulluk etmemeleri için akıllarına türlü türlü fikirler sokar. Bu fikirler şunlardır: aile düzenini bozma, vesvese verme, tahrik etme, yalan söyleme, aldatma, günahları süslü gösterme, unutturma ve sihirdir. Şunu hiçbir zaman unutmamak gerekir; cin ve insan şeytanları gerçek yaratık olup insanlığın önemli bir düşmanıdır. Onlar hastalık yapan virüs gibidir. İnsanın virüsten kurtulması için hastalığı önleyecek tedbirleri almaları ve onları etkisiz hale getirilmesi için aşılanmalıdır. Şeytana karşı aşı, şirkten uzaklaşarak Yaratıcıya inanma ve inancının gereğini yapmalıdır.
İnanç olmadan satanizmin etkisinden kurtulmak mümkün görülmez.
Öte yandan görünmeyen bir düşman olan şeytandan korunmak için her şeyi gören ve etkisiz hale getirme gücüne sahip olan Allah'a sığınma gerekir. İnançlı insanlarda şeytanın etkisi görmek mümkün değildir. Şeytanın yaptırım gücü inanmayan ve inancı zayıf insanlar üzerindedir.
İnsan yaptığının suçunu şeytana atamaz. Şeytanın kendine iş edindiği görev;
isyan, başkaldırı, muhalefet, iyileri kabul etmeme, Allah’ın koyduğu kanun
ve kurallara karşı çıkmadır. İnsanoğlu kendisine inanmaz, güvenmez ve korkmazsa şeytanın etkisinden kurtulamaz. Bunları yerine getirmeyen biri şeytanın etkisinden kurtulamayacağı gibi Allah'ın yardımını beklemesi de pek mümkün değildir.
İslami kurallara uyan müminlerin cin ve insan şeytanların her türlü şerrinden ve zarar vermesinden Allah'a (c.c.) sığınması ve onlardan korkmaması gerekir. Onlara hiçbir şekilde meyletmeyen ve iradesini sadece hak ve hakikat doğrultusunda kullanan kimseler cin ve şeytanlardan gelebilecek her türlü etki ve zarardan korunmuş olurlar.