“Yavuz Sultan Selim'in son, Kanuni Sultan Süleyman'ın ilk veziri”
Piri Mehmet Paşa defterdarlıktan gelmiş olup, 1523'te emekliye ayrılarak ve Silivri'ye yerleşmiştir. Paşa, burada ölmüş olup, aynı semtte türbesi ve kendisine ait camisi vardır. Zehirlendiği iddiası ise kanıtlanamamıştır. Aslen Aksaraylı olup, Türktür ve bürokrasiden yetişmiş bir devlet adamıdır.
Piri Mehmet Paşa’nın; Yavuz Selim ile olan diyaloğu meşhurdur: İşte o diyalog...

Senden İyisi Bulamadım
Bir gün gece vakti, Piri Mehmet Paşa uyurken, askerler sadrazamı zorla kaldırırlar. Padişahımız, seni görmek istiyor derler. Kendinden önceki vezirlerin akıbetleri hep ölüm olduğu için, gece vakti uykusundan kaldırılan sadrazam, abdest alıp, padişahın huzuruna çıkar:
Yavuz Sultan Selim: Hoş geldin Piri, diyorum ki Rodos'a yapılacak sefer için kaç aylık barut stoklayalım? Ben, 6 aylık barut yeter diyorum, ya sen ne dersin?
Piri Mehmet Paşa: Af buyurun devletlüm, düşünerek gelmedim. Beni bu saatte çağırınca...
Yavuz Sultan Selim: Ne olmuş bu saatte çağırdıysam?
Piri Mehmet Paşa: İdamıma karar verdiniz, diye düşündüm.
Yavuz Sultan selim: Aslında benim dahi maksadım budur. Lakin senden iyisini henüz bulamadım.
Hazine İki, Belki de Üçtür!
Yavuz Sultan Selim, bir gün Piri Mehmet Paşa’ya sorar:
“Lala, hazinenin durumu nasıldır?”
“Sultanım, hangi hazineyi soruyorsunuz?”
Sultan Selim Han, bilmiyormuş gibi davranarak:
“Paşa! Hazine iki midir?”
“Hazine iki, belki de üçtür! Biri Sultanımın iç hazinesidir, buradan dışarıya hazine çıkarılamaz, koruyucusu hazinebaşıdır, padişahımızın hususi ödeneğidir. Diğer hazine Divanhane’de bulunur, vezirlerin gözetimindedir; dış hazinedir. Üçüncüsü Yedikule’dedir, iki yıldan beri bakıcısı başvezir olan kulunuzdur. Bir başka hazine ise edilecek dualardır. Siz hangisini emir buyuruyorsunuz?”
Cihan Padişahı bu cevabı pek beğenir ve Paşa’yı mükafatlandırır.