KARNE
Değiştire değiştire, elleye boza, bir öyle bir böyle diye diye son ismi LGS olan sınav iki hafta önce yapıldı.
Bu Pazar da hayat(!) sınavı haline döndürdüğümüz üniversite sınavları var.
Bugünse karne günü.
Düşünmeyi ve bilgiyi kullanmayı öğrenmesi gereken taze dimağları test ve ezbere gömdük, sınavkolik haline getirdik.
Neresinden bakarsak bakalım özellikle LGS’ye aklımız bir türlü ermiyor.
Geçmiş zamanda Anadolu Lisesi ve Fen Lisesi sınavları olur, Askeri Liseler, Kurumlar Sınavı, Parasız Yatılı gibi sınavlar olur; isteyen istediği sınava girerdi de…
Şimdi tüm ortaokullar sınava giriyor ya…
Lise yıllarında başlayan test manyaklığı bu yüzden indi gitti ortaokul sınıflarına.
Liselerin hepsini Anadolu Lisesi’ne çevirdik de ne oldu?
Eğitim kalitesi mi arttı, çocuklar daha mı bilgiyi özümsedi, daha nitelikli öğretmenlerle mi donattık tüm okulları?..
Eeee…
Sonra…
Eski sistemle bugünkü tablo arasında daha artıya giden ne oldu?..
Sahanın içindekilerle, uygulayıcılarla, öğretmenlerle, rehberlik bölümleriyle, pedagoglarla ne kadar görüş alışverişinde Milli Eğitim?..
Sonra?..
Yurdun her yeri üniversite.
Fellik fellik öğrenci aranıyor, üniversiteler boş.
Dünya genelinde ilk 200 bin bilim insanı arasında binde 6’lık sıralamada Türkiye.
Bir şekilde okumak isteyen okuyor.
Oysa Türkiye’nin asıl ihtiyacı ne?..
Kalifiye eleman, teknik eleman.
Sanayide otomobil tamircisi ol, üniversite mezunundan daha çok para kazanıyor.
Teknik Liselere önem vermek gerek…
Meslek Liselerini tekrar önemsemek gerek…
Yok..
Bir lokantada iyi bir usta aşçının aldığı ücreti üniversitede profesör alamıyor neredeyse, şaka değil bu!
Varsa yoksa LGS…
Liselere geçişin sınavı var, Sayın Bahçeli ne diyordu, üniversitelere giriş sınavı kaldırılsın…
Sınavlar neyi ne kadar ölçüyor bilinmez.
Biz çocuklara kitap okutabiliyor muyuz orası asıl önemli olan.
Ne kadar spora yönlendirebiliyoruz, ne kadar sanat ve kültür temeli atabiliyoruz?..
Kaç yıl yabancı dil dersi veriliyor çocuklara, ufuklarını açacak yabancı bir lisanı kaçı olması gerektiği kadar öğrenebiliyor?..
Bugün karne günü.
Çocuklar için en güzel gün…
Eskinin öğrenciliğinde cep telefonları ve internet hayatı bu kadar işgal etmemiş ve bu kadar tüketim toplumu haline dönmemişken…
Çocukları testkolik haline getirmemize rağmen hepsi güne “dolar bugün kaç lira olmuş, borsa ne durumda” diyerek başlıyorlar iyi mi?..
9-10 yaşlarından 16-17 yaşlarına kadar cehenneme çeviriyoruz hayatlarını.
Çocuklara sınav sistemleri yüzünden çocukluklarını unutturan bizden başka ülke var mı?
Yok LGS var, son iki üç hafta orta sonlar okula gelmeseler de olur.
Yok üniversite sınavı var, lise sonları saldık çayıra mevlam kayıra…
Milli Eğitim’in bunlara kafa yorması gerekirken bir de Atatürk’ü müfredattan ne kadar çıkarabiliriz, karma eğitimin nasıl altını boşaltırız, okullarda laik eğitim sistemine ne kadar zarar verebiliriz bunun derdinde ya ve Milli Eğitim’e siyaset bulaştırmak çabası ayrı bir garabet de geleceğe en büyük zarar nasıl veriliyor ve gelecek nasıl kurtarılamaz hale dönüyor, bunun ayırdında mıyız acaba?
Velhasıl karne günü bugün…
Çocuk olun çocuklar…
Gülün eğlenin, oynayın, bisiklete binin, bisikletten düşün, diziniz kabuk bağlasın, uçurtma uçurun, çamura yatın, topa kafa atın…
Eskinin oyunlarının çoğu da yok ama sokağa çıkın…
Çocuk olduğunuzu hatırlayın…
Sayılı gün, Eylül gelmeden doya doya çocukluğunuzu şarj edin bataryanıza…
Yeni bir test girdabına düşmeden hepinize güzel bir tatil olsun bu yaz.
Yorum yapın