Hayat akıp geçiyor, geçerken de içinde her şey akıp geçiyor, geçtikçe değişiyor, hiçbir şey aynı kalmıyor…
Doğa değişir, mevsimler değişir, insanlar değişir, insanların sorunları, dertleri değişir. Zaman geçtikçe akıp gider, sorunlar, dertler temizlenir, hafifler insan…
Zaman her şeyin ilacıdır…
En çok çaresiz hissettiğimiz durumlar, hiçbir şeyin değişmeyeceği, hep aynı ve hep olumsuz olacağı inancına kapıldığımız durumlar değil mi?..
Yaralarımız, yangınlarımız tazeyken en çok çaresiz, zayıf, tükenmiş hissetmiyor muyuz?..
O durum hiç geçmez sanırız, o durum değişsin isteriz. Ama o anda asıl göremediğimiz ve hissedemediğimiz en önemli şey, o durumun ya da duygunun aynı yoğunlukta kalmayacak oluşudur. En derin acıları, yaraları, olayları, sorunları, hayat akıp geçerken temizler, onarır, hafifletir. İşte bu zamanın iyileştirici gücüdür!..
İyileştirebildiği kadar iyileştirir mutlaka, ama en azından sorunlarla, olumsuzluklarla, acılarla baş etme gücümüzü arttırır…
Hayat akarken, bizler de değişiriz. Hayata bakış açımız, olaylara karşı tutumumuz, duruşumuz, direncimiz, zaman geçtikçe değişiklik gösterir. Bir sene önceki halimiz ile duruşumuz ile şimdiki halimiz, duruşumuz arasında bile ne kadar çok fark var, her açıdan…
Hayat akıp geçerken içindeki her şey de akıp geçiyor ve de değişiyor. Karşılaştığımız durumlara göre; kimi zaman daha kuvvetli ve esnek olabiliyoruz. Kimi zamanda daha zayıf ve kırılgan. Hayatın getirdiklerine göre ya değişime uyum sağlarız ya da uyum sağlamayıp savruluruz. O zaman uyum sağlamak için çaba göstermek zorundayız. Hep aynı kalmaya çalışarak, alıştığımız düzeni korumak adına değişimden kaçarak, belki de hayatın bize sunduğu fırsatları kaçırıyoruz, kim bilir?..
Değişimi kabul etmek, hem kendimizde değişmesi gereken yanlarımızı görmemizi hem de zor zamanlarımızda değişim ümidini görmemizi sağlar. En sıkıntılı, zor ve kötü zamanlarımızda her şeyin akıp gittiğini ve her şeyin değişeceğini hatırlayalım, iyi gelecektir!...
Yorum yapın