ERDOĞAN YENİDEN ADAY OLABİLİR Mİ?
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden
Cumhurbaşkanı adayı olup olamayacağına ilişkin tartışmalar son bir aydır
gündemden düşmüyor. Gazetelerin köşe yazarları ve televizyon ekranlarındaki
tartışmacılar sürekli olarak bu konuyu köpürtürcesine konuşuyorlar. Konu
hakkında, Bülent Ecevit kabinesinin Adalet Bakanı Anayasa Profesörü Hikmet
Sami Türk’ün kitap haline getirilen görüşlerine başvurdum. Şimdi konunun
hukuksal ve anayasaya uygunluğu açılarından o değerlendirmeleri aktarmak
istiyorum;
Zamanında yapılması öngörülen ve öyle söylenen yani Anayasa’nın 16.4.2017
tarih ve 6771 sayılı kanunla değişik 77. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “
Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri beş yılda bir aynı
günde yapılır. ” hükmü ile Milletvekili Seçimi Kanunu’nun 6. maddesinin ikinci
fıkrasındaki “Bir önceki seçimin yapıldığı tarihten itibaren beş yılın
dolmasından önceki son pazar günü oy verilir. ” hükmü uyarınca 18 Haziran
2023 Pazar günü yapılması gereken seçimlere kadar 16 aylık bir süre olduğu
halde bu konuda şimdiden tartışmalar başlamış bulunmaktadır. Tartışmalar,
özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üçüncü kez aday olup
olamayacağı sorusunda yoğunlaşmış durumdadır. Anayasanın 21 Ekim 2007
günü halkoyu ile kabul edilen 5678 sayılı kanunla değişik 101. maddesinin II.
fıkrasında şu hüküm yer almaktaydı: “Cumhurbaşkanının görev süresi beş
yıldır. Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir.” Aynı hüküm,
anayasanın 16 Nisan 2017 günü yine halkoyu ile kabul edilen 6771 sayılı
kanunla değişik 101. maddesinin II. fıkrasında tekrarlanmıştır. Kural budur.
Fakat 6771 sayılı kanunla bu kurala istisna niteliği taşıyan, ikinci döneminde
bulunan cumhurbaşkanının üçüncü kez aday olmasına olanak tanıyan yeni bir
düzenleme yapılmıştır. Anayasanın 6771 sayılı kanunla değişik, “Türkiye Büyük
Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanı seçimlerinin yenilenmesi” kenar başlıklı 116.
maddesinin doğrudan doğruya bu konu ile ilgili I. ve III. fıkraları şöyledir:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla
seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet
Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenme-
sine karar verilmesi halinde, cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.”
İşte bu düzenlemeyle TBMM’nin erken seçim kararı nedeniyle ikinci beş yıllık
dönemini tamamlayamamış bulunan cumhurbaşkanına üçüncü kez aday olma
olanağı tanınmıştır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu göreve ilk kez 10
Ağustos 2014 günü doğrudan halk tarafından seçilmiş ve 28 Ağustos 2014 günü
anayasanın 103. maddesi gereğince Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde ant
içerek görevine başlamıştır. 24 Haziran 2018 günü milletvekili genel seçimiyle
birlikte yapılan cumhurbaşkanı seçiminde ikinci kez seçilen Erdoğan, 9 Temmuz
2018 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde ant içerek görevine
başlamıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan, halen ikinci döneminde görev
yapmaktadır. Anayasanın 101. maddesinin II. fıkrasındaki “en fazla iki defa
Cumhurbaşkanı” seçilebilme kuralı gereğince, zamanında yapılacak
cumhurbaşkanı seçiminde üçüncü kez aday olması olanağı yoktur. Üçüncü kez
aday olabilmesi, ancak Meclis’in üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla, yani
360 oyla seçimlerin yenilenmesine karar vermesi durumunda söz konusu
olacaktır. Anayasa’nın 116. maddesinde düzenlenen bu yolun dışında bir
arayışla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ikinci kez aday olacağını iddia edebilmek
için sistem değişikliği gibi tutarsız birtakım yorumlarla onun birinci dönemini
yok saymak, o dönemde cumhurbaşkanı sıfatıyla yaptığı, imzasını taşıyan bütün
işlemleri geçersiz saymak anlamına geleceği gibi, bu sıfatla kendisine
gösterilmesi gereken saygıyla da bağdaşmaz, diye düşünüyorum..
Anayasanın 116. maddesinde TBMM üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu gibi
nitelikli bir karar yeter sayısına bağlanmış bulunan erken seçim kararı için halen
581 üyeli Meclis’te ne Cumhur İttifakının oyları, ne Millet İttifakı’nın oyları
yeterlidir. HDP’nin Millet İttifakını desteklemesi durumunda dahi (274 + 56 =
330) erken seçim kararı için gerekli 360 oya ulaşılamaz. Bu karar, ancak
Meclis’te partiler arası geniş bir uzlaşma ile verilebilir. Her durumda Türkiye
Büyük Millet Meclisi’nin seçimleri öne alma kararı ve birlikte yapılacak
cumhurbaşkanı seçimi ile milletvekili genel seçimi, siyasi ve ekonomik bakımdan
kritik bir dönemden geçen Türkiye’nin geleceği için büyük önem taşımaktadır..
Yorum yapın