Baharın gelmesiyle birlikte sokaklarda kuş sesleri, çocuk sesleriyle birleşerek yükselmeye başladı. Bisiklete binen, koşturan, top oynayan, doyasıya eğlenen çocuklar, çığlık çığlığa yükselen sesler eşliğinde adeta baharı müjdeliyor!..

Düşündüm bir an çocuk olmak ne kadar güzel!..

Tek amaçları sevilmek, eğlenmek, koşup oynamak…

Hiçbir şey düşünmek zorunda olmadan, gelecek kaygısı taşımadan, hiçbir sorumluluk sahibi olmadan, anın tadını doya doya çıkararak, aslında farkında olmadan hayatlarının en güzel çağını yaşıyorlar. Yaşam deneyimleri yok ama yaşama sevinçleri çok büyük!..

Çocuklar yaşamaktan keyif alır, meraklıdır, öğrenmek ister, keşfetmek ister. Küçücük şeylerden büyük keyif alırlar, anın tadını en çok çocuklar çıkarır. Enerjileri de yaşama sevinçleri kadar büyüktür. Tek dertleri, saklambaçta sobelenmek, istedikleri şeyin alınmaması veya maç kaybetmeleridir. Yine de her çocuk bir an önce büyümek ister, büyümeye özenir, bir heves vardır çabucak büyümek için hep içlerinde…

Yaş ilerledikçe de yaşam deneyimleri artar, sorumluluklar artar ve acı-tatlı birtakım zorluklar sırtlarına yüklenmeye başlar. Dolayısıyla yaşam sevinci azalmaya başlar ve eskiden çok keyif alınarak yapılan şeyler artık o kadar da keyif vermez…

Gençlikte enerji çok fakat yeterli deneyim yoktur. Yaş ilerleyip akıl başa gelince ve de tecrübe kazanınca da aynı enerjiye sahip olamıyor insan!..

Gençlikte değerini bilemediğimiz çoğu şeyi, yaşamımızın ileri ki yıllarında mumla arıyoruz. Hayatın koşuşturması içinde zevk almamız gereken şeyleri kaçırıyor, sonra da geri dönüp onları özlüyoruz…

İşte böyle adeta ters orantılı bir tarifi vardır hayatın. Küçükken yetmiyor, büyürken küçülüyor, zaman varken yapmıyor, zaman azalınca da çoğunu isteyip duruyoruz. Çocukluk yılları ömrü olana bir anlamda geri geliyor da fakat aynı enerjiyle ve aynı yaşam sevinciyle asla olamıyor. Çocukken büyümeyi, büyüyünce de çocukluğuna, gençliğine geri dönmeyi istiyor insan. Ama yaşadığımız her dönemimizin ve her yaşımızın ayrı bir tadı var, ayrı bir özelliği ve güzelliği var. Bunu hep hatırlayalım!..