Büyük lokma ye amma büyük söz söyleme. Büyük lokmayı mide eritebilir. Fakat büyük sözleri hiçbir organ eritemez. Başına bin türlü iş açar. Meral Akşener Hanım Efendi çok büyük sözler söyledi. Bunları söylerken hedefine ulaşmak için söylediği sözlerdi. Hedefine ulaşmak için kendinden adeta çok emin sözler söylüyordu. “Ölsem de öldürülsem de tek bir kişi kalsam da bu mücadeleden dönersem namussuzum, şerefsizim, namerdim. Bu Müslüman bir kadının yeminidir”. Diye millete hitap ediyordu. Bu söylemin içerisinde mücadeleden vazgeçersem deniyor. Ne mücadelesi idi? Hedefe ulaşmak mücadelesi idi. Şimdi mücadelenin nedeni anlaşıldı. Cumhurbaşkanı ile görüşmek imiş. Görüşme talebinin cumhurbaşkanından geldiğini. Meral Akşener’in özel kalem müdürü söylüyor. Ve şöyle bir söylemde bulunuyor. Meral Akşener hür ve müstakildir. İstediği kişilerle görüşe bilir diyor. Nerede ise kanlı bıçaklı duruma gelmelerinin ne anlamı kaldı ki? Mücadele ettiği bir kişi ile birlikte oluyorsan. Ve mücadele ettiği kişi sizi görüşmeye davet ediyorsa. Görüşmeyi kabul edip hiçbir şey olmamış gibi görünmeye devam ediliyorsa. O güce teslim olmuş demektir. Görünen köy kılavuz istemez. Bu olay Meral Akşener’in cumhur ittifakına katıldığının bir göstergesi bu görüşme olacaktır. Pekiyi Meral Akşener Cumhurbaşkanı ile görüşmesinden hemen sonra büro açıyor. Bu büronun açılması birlikte iş yapmanın bir göstergesi midir? Meral Akşener şimdiye kadar büro açmıyor. Görüşmeden hemen sonra büro açılıyor. Artık bu ülkenin her şeyin suyu çıktığı gibi. Siyasetinde cılkı çıktı. Cumhur ittifakı rakiplerini birer ikişer derken hepsini kendi bünyesinde toplayacak. Cumhurbaşkanının görevi ülkenin bölünmez bütünlüğünü korumak ve birlik beraberliğini. Ve milletin sırtının pek karnının tok olmasını sağlamaktır. Bizde ise ülkeyi ikiye ayırıp. Kendinden olmayanları illet, zillet diye kötülemek ülkeyi parçalamaya çalışmaktır. Bu cumhur ittifakı nereden çıktı. Ülkeye sığınmacı toplamak. Para ile Türk vatandaşı yapmak. Cumhur ittifakını kuvvetli olarak elinde tutmanın bir amacı vardır. Sığınmacıları ülkede barındırmanın çareleri aranıyor. İşte onun içinde cumhur ittifakını güçlü tutarlarsa. İstedikleri kadar Türk vatandaşı yapabilirler. Dünyada ülkesinde en çok sığınmacı bulunduran ülke Türki’yedir. Kırmızı bültenle aranan kişiler dahi Türk vatandaşı yapılmıştır. Hem Türkleri sevmiyorlar. Hem de Türk vatandaşı yapmaya gayret ediyorlar. Seçmen atık bazı şeylere vakıf olmuş. Onun için Mart’ta yapılan seçimde şayet İktidar birinci parti çıksaydı. Derhal hilafet ilan edilecekti. Çünkü cumhurbaşkanının en büyük emeli bu idi. Seçmenin bazı şeyleri anlamış olması ülkeyi kurtarmıştır. Marttaki seçimde AKP’den desteğini çeken seçmenlere bu ülkenin bir teşekkür borcu vardır. Saygılarımla.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! NE MUTLU CUMHURİYETÇİYİM DİYENLERE! NE MUTLU ATATÜKÇÜYÜM DİYENLERE!
Yorum yapın