Balıkesir’in Ayvalık ilçesinin Altınova Mahallesi’nde dualar ve hayır yemeğiyle yapılan ilk hasat geleneği yüzyıllardan bu yana aynı tazeliğiyle sürdürülüyor.

Balıkesir’in Ayvalık ilçesinin Altınova Mahallesi’nde dualar ve hayır yemeğiyle yapılan ilk hasat geleneği yüzyıllardan bu yana aynı tazeliğiyle sürdürülüyor.
Altınova’da; ölümsüzlük ve bereketin simgesi olarak nitelendirilen zeytin ağaçlarından geçimini sağlayan çiftçi, ilk hasatta bereket duasının ardından ilk hasatı, tatlı ve hasat yemeği geleneğiyle yaptı.
Ayvalık’ın tanınmış zeytincilerinden Hüseyin Bozkurt’un tarlasında gerçekleşen dualı ilk hasatta yüz yıllar öncesinden günümüze gelen gelenek bozulmadı.
Zeytin toplayıcılarının büyük bir şevkle başladıkları hasatta, zeytinler ağaçların dallarından kadın çiftçiler tarafından elle toplandı.
Nuriye Hatice Yeşilkaya geleneksel dualı hasat ile ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, 'Babam ve annem ÇKS’ye tabii olarak bu zeytinleri üretmektedir. Ben de tüccar sıfatıyla onlardan alıp, satışını yapıyorum. Biz de bu sezon havaların erken ısınmasıyla birlikte zeytin toplamaya biraz erken başladık. Sanırım bu durum, dünyayı tehdit eden küresel ısınmayla ilgili bir durum. Biz zeytin hasatımıza her sene olduğu gibi dualarla başlıyoruz. Bu yönde geleneğimiz ve göreneğimiz var. Her hasat sezonu başında hocamız gelip dua ediyor. Böylelikle kendi zeytinliklerimizin yanı sıra tüm zeytin üreticilerine hayırlı, bereketli sezon diliyoruz. Duaların ardından da bir ritüelimiz olan odun ateşinde pişen yemeklerden oluşan Halil İbrahim Sofrası kurup, birlik ve beraberliğimizi perçinliyoruz 'dedi.
Zeytin hasatının bir ekip işi olduğunu vurgulayan Yeşilkaya, 'Çünkü zeytin mahsulünü tek başımıza tarladan kaldırabilme şansımız yok. Bu işte uyumlu bir ekip kurmak da önemli. Ekibin, hasat yaparken güzel bir birliktelik yaşaması da bizim temennimiz' ifadelerini kullandı.
Dualarla başladıkları zeytin hasatında yine dualarla yenilen yemeklerin olmazsa olmazı konumundaki tatlı içinde açıklamalarda bulunan Nuriye Hatice Yeşilkaya, 'Tatlı da bizim geleneğimiz. Tatlı bir hasat sezonu geçsin diye, hasat duamızın hemen akabinde tatlı yiyerek hasat yapmaya başlıyoruz. Her öğle saatinde de aynı sofraya diz çöküp birlik ve beraberliğimizi perçinliyoruz.' dedi.
Türkiye’de sektörün yaşadığı sorunlara rağmen, çiftçiliğin geleceğin en popüler mesleği olacağını savunan Yeşilkaya, 'Çünkü üretmek zorundayız. Yemek zorundayız' diye konuştu.
Zeytin çiftçisi Gülsevim Ceylan ise, 25 yıldan bu yana zeytin toplayıcılığı yaptığını belirterek, '6 yıldan bu yana da Nuriye Hatice Yeşilkaya’ya tayfa getiriyorum. Biz her hasat sezonu başında pilavla, kalburabastı tatlısıyla başlıyoruz. Zeytin topladığımız her gün de öğle yemeklerimiz aynı şekilde veriliyor. ' dedi.


KAYNAK: İHA