Kötüye gidiyor.
Günden güne kötüye gidiyor.
Çünkü caddeler 60-70 yıl önce neyse o.
Centrum olarak adlandırılan şehir merkezi inanılmaz bir hale evrildi.
Atalar Caddesi’nin Kızılay Caddesi ile birleşen 50 metrelik kısmında, Kızılay Caddesi’nin aynı şekilde küçük bir kısmında yolu ikiye bölüp çift şeritli(yanlış anlaşılmasın gidiş-geliş değil) hale sokup aynı yönde çift akış olsun diye çabalasanız da milyonun içinde bir tanecik rahatlama sağlayabilirsiniz.
Çünkü…
Kızılay Caddesi yine aynı durumda, yol bölünse de sağ şerit yine işgal altında…
Hele hele Atalar Caddesi.
Kabus ötesi durumda.
Mesai saatlerinde, kış aylarında, hafta sonları velhasıl boş ve tıkanmadan ilerlemeniz zaten mümkün değil de Atalar’da çift şerit park bile varken, tüm araçlardan temizlenmeden, Atalar tümüyle iki gidiş haline çevrilmeden kabus görünümünden çıkmaz, çıkamaz… Çardaklı’dan başlayarak Atalar’ın tümden parktan arındırılması şart.
Kızılay Caddesi ile Atalar’ın kesişme noktasına da günün o işlek saatlerinde polis mi gelir, trafik ışığı mı konur takdir idarenin ama Çardaklı’dan Kızılay Caddesi’ne 20 dakikada gidebiliyorsan ve oradaki kilit her tarafı zincirleme kilitliyorsa çok kafa yorulması gerek çok.
Zaten şehir merkezinde bir nokta tıkandı mı her taraf tıkanıyor, daire çizin, Atalar, Kızılay, Mili Kuvvetler, Anafartalar, Örücüler, Yaymacılar ve buralara çıkan sokaklar…
Hal böyleyken şehrin başka noktaları da felç olsun diye gelmiş geçmiş tüm yönetimlerin sorumsuzluğuyla daracık bölgeler devasa betonlara teslim edildi…
Bunun miladı da centrum açısından söyleyelim Hasan Baba Çarşısı’nın betona dönmesi, Yorgancılar Çarşısı’nın kaldırılması, bilahare iki katlı Özel İdare’nin yıkılarak şimdiki BBB’nin olduğu Özmerkez olarak yapılan binanın merkeze çökmesi, sonrası Paşa Cami civarına, Saat Kulesi civarına verilen akıl almaz betonsal izinler…
Birbirine bitişik dev konutlar…
Park yeri olmadan durmaksızın yükselen apartmanlar? Nerede zorunlu park ve bunun takibi?
Hiç olmadı, yapılmadı, uygulanmadı.
Hadi eski mahalleleri, centrumun sıkışıklığını bir ölçü anlayabilirsiniz…
Peki yeni açılan mahallelerde geçmişin hatalarından hiç mi ders alınmaz…
Kentin şehir hastanesinin ve avm’sinin olduğu bölge, araç ve trafik keşmekeşi, inanılmaz dahiyane bir şekilde yapılan labirent yollar…
Böyle rezalet bir manzara olabilir mi; Şehir Hastanesi civarı Pakistan ötesi bir durumda!
Geçmişin hataları katlaya katlaya geliyor işte…
Çığ gibi büyüyor…
Önünde kalanı da altında bırakacak potansiyele sahip…
Emniyet ve BBB el ele verip sıkı ama sürekli bir denetim ile öncelikle kent merkezinde akışa bir çare bulunması şart.
Kızılay’da yol bölünüyor, vatandaşın umru değil, geliyor sağ şeride, eski tas eski hamam, aç dörtlüleri in git…
Sonra tıkanır tabi Hükümet önünden Çardaklı’ya kadar tek araçlık caddeler…
Netice olarak kabus ötesi trafiğin hali.
En azından yeni gelişen semtlerde, en azından bugünden sonra acil planlama, acil büyük düşünme, acil geleceği görme…
Dün geçti gitti, bugünü kaybettik, bari yeni bölgelere nefes alacak imkan ve gelecek bırakmak için çaba harcayalım…
Büyükşehirler içinde trajik bir halimiz var trafik, caddeler ve kargaşa açısından…
El atmazsak giderek boğulacağız!
TRAFİĞİN KABUS HALİ…

Yorumlar
Yorum Yazmak İçin Tıkla
Yorum yapın