Kendi kendime  söz vermiştim, yazılarımda  siyasete fazla yer vermeyecektim zira yanlı davrandığımı düşünenler oluyormuş . Zaten  kim olursa olsun gerçekleri ve düşündüklerini söyleyince hemen yanlı  deyiveriyorlar.

O zaman gerçekleri, eğitimi, sağlığı, barınmayı hiç konuşmayıp yazmayacaktım ancak günlük yaşamımız  öyle  şekiller alıyor ki  insanın tövbesini bozduruyorlar oysa karar almıştım yaklaşan yerel seçimlere rağmen sürekli magazin çiçek böcek konularına değinecektim.

Bana ne, kim ne yaparsa yapsın demiştim  hani yıldırım hızı derler ya olaylar işte öyle gelişiyor bunları tek tek  anlatmaya çalışacağım  madde  bir  öncelikle  geçenlerde  yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum.

Aniden rahatsızlanmam nedeniyle  koah  rahatsızlığım  beni yatağa düşürünce beş yıldan bu yana takip eden  göğüs hastalıkları uzmanı sevgili doktorum değerli Mesut Güder beyefendiye gittim.  Güzel bir muayeneden sonra film istedi ve sonuçlara göre ilaçlarımı yazdı. Ekledi “bunları kullan eğer bir değişiklik göremesek hastaneye yatman gerekebilir seni burada biraz tedaviye alırız” dedi.

Sağ olsun hastaneden ayrılıp ilaçlarımı almaya gittim. Eczacıma reçetemi verdim bekliyorum  istediklerimi hazırladılar poşetin üzerinde bir ödeme fişi iliştirilmiş bir baktım 106 lira ilaç farkı  ilaçlarımda  altı adet  iğne  bir antibiyotik oda 7 tablet  şimdi  benim hastalığım başkalarını tabiî ki ilgilendirmez ama ben emekliyim benim sosyal güvencem var diye elini kolunu sallayarak sakın eczaneye gitmeyin  paranız yoksa hiç gitmeyin. İki kalem ilacın farkı 106 lira ona göre.

Sosyal devletin gereğini yerine getiren bir siyasi iktidarımız var. O iktidarımızda görev yapan dini bütün  öyle  lafta değil  gerçekten adı gibi AKP yani Adalet ve Kalkınma Partisi öyle adaletliler ki kendilerinden olmayan bir milletvekilinin TBMM  kürsüsünden  ne  yaptığı konuşmayı dinliyorlar nede  konuşmasına izin veriyorlar.

Yazdıklarıma inanmayanlar için kanıt yazıyorum  geçtiğimiz günlerde Saadet Partisi Milletvekili  rahmetli  Hasan Bitmez,  İsrail-Filistin savaşında  iktidarın  yanlı tutum içerisinde olduğunu söyleyince Ak Parti Milletvekili Özlem Zengin, başta olmak üzere kürsüde bulunan  milletvekilini bir dövmedikleri kaldı  o kadar yüklendiler ki  sayın  vekil son sözü “Allah’ın gazabı” dedi ve yere yığıldı  kalp krizi geçiren  vekil yerde yatarken meclis tutanaklarına geçen şu sözler mevcuttu  Allah’ın gazabını gördün mü ve  bu vekil hastanede ölümle pençeleşirken Ak  Parti  Diyarbakır Milletvekili  Suna  Kepolu  Ataman’ın TBMM bahçesinde organize ettiği mangal  patisinde  şişler dizilmiş  ciğerleri afiyetle yediler.

Kebap  partisinin sona erdiği  saatler sonrası Hasan Bitmez vekilimiz ruhunu teslim etti. Meclis kürsüsünden son uyarılarını ve görevini yerine getirdiği için sanırım huzur içinde uyur. Yazımın başında söyledim tövbemi bozdurdular hadi gelin siz olun da bozmayın.

Örümcek kafalı idarecilerimizin işgal ettiği makamlar varken  bundan sonrada  hiç tövbe yok ne duyarsam yazacağım zira tövbeyi bozdum bir kez. Bakın Allah aşkına Ankara Gençlik Spor  İl Müdürü bir açıklama yapıyor.  Kız Voleybol  maçlarına seyirci olarak erkek öğrenciler salonlara alınmayacak bunun adına ayrıştırma denmez mi?  müdürün gerekçesi erkek öğrenciler maçlarda kavga ediyorlarmış çocuklar çok ayıp kavga etmeyin bakın siz kavga ederseniz bunlar bizleri uyutmaktan vazgeçerler. Uyutmaktan dedim yanlış okumadınız  bakın birkaç üründen örnekler vereyim.

2 Litrelik zeytinyağı Mayıs ayında 210 TL. Aralık ayında 624 TL zam oranı % 200 kg Tavuk  Mayıs’ta 65 TL  Aralık’ta  155  zam oranı % 137,   bir kg  zeytin Mayıs’ta 119 TL  Aralık’ta  260 TL zam oranı % 119, peynir  1 kg  Mayıs 190 TL  Aralık’ta  414 TL  zam oranı % 118, 220 gr sucuk Mayıs’ta  99 TL  aralıkta  185 TL  zam oranı % 185,  bir kilo çerez  Mayıs’ta 199 TL aralıkta  360 TL  zam oranı % 80.

Görüyorsunuz  ne güzel uyutuyorlar.  TÜİK  makyajladığı enflasyon sonuçlarıyla emeklileri açlığa mahkum ederken  “sizde hiç mi vicdan yok” diye sorarım hadi verin cevabını.

Dört yıl önce tüm emekliler asgari ücretten yüksek maaş alırlarken  neden emeklinin cebindeki parasına göz diktiniz.  Sanki ekonomiyi emekliler bu hale getirdi. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan “Hayat çok pahalı ev tutamıyorum bu yüzden annemin yanına yerleşme kararı aldım” dedi. Nede güzel söyledi siz annenize yerleşin biz ne yapalım anamız yok, babamız yok  ama  Devlet kuruluşu olan TÜİK var yok mu?  var var!