Kurban Bayramı, epeyce yaklaşmışken ‘Balıkesir’in günceline ilişkin, belki de karamsar’ diyebileceğiniz yaşam felsefesine dair ‘ahkam kesmeyeyim’ dedim ama hayat hızla akıp geçtiği için sonra ‘unutulmasın’ diye bir şey yazmak ‘zaruret hasıl olduğunda’ adeta farz oluyor bana…
Malumunuz 31 Mart yerel seçimlerinde tüm yurtta olduğu gibi Balıkesir’de de yerel yönetimlerde büyük bir değişim, dolayısıyla ‘dönüşüm’ yaşandı. Cumhuriyet Halk Partisi; Ahmet Akın ile Büyükşehir belediyesini, Mesut Akbıyık ile Karesi belediyesini, Hakan Şehirli ile de Altı Eylül belediyesini kazanmayı başardı. 31 Mart’tan bu yana neredeyse üç aya yakın bir süre geçti ve kendi adıma ‘bir şeylerin iyice olgunlaşmasını’ bugüne dek sabırla bekledim ancak ‘36 yıllık bir gazeteci olarak’ daha fazla gecikmeden bir şeyler söylemek dolayısıyla anlatmanın adeta ‘farz olduğu’ kanısındayım…
31 Mart’ta Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ahmet Akın ile başlarsak eğer ilk olarak şunu hemen belirtmek isterim; Ahmet Akın, ‘31 Mart’ta sandıkta sağlanan ittifakın, uzlaşmanın, mutabakatın devamı için elinden gelen her şeyi fazlasıyla yapıyor’ diye düşünüyorum. Elbette sizlerde biliyorsunuz sanırım; 31 Mart seçimlerini, Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir’de sadece CHP’lilerin verdiği oylarla değil, AK Partililerin, İYİ Partililerin, hatta MHP’lilerin, Saadet Partililerin, DEVA Partililerin DEMOKRAT Partililerin verdiği oylarla kazandı. İşte bu yüzden Ahmet Akın; öyle sanıyorum ki, hatta sanmak bir yana yürekten inanıyorum ki; sandıkta sağlanan o büyük ittifakın, uzlaşmanın, mutabakatın sürmesi adına ilk genel seçimlere kadar elinden geleni yapacaktır, yapmaya devam edecektir…
‘Nasıl mı?’ Hemen dilimin döndüğünce aklımın yettiğince anlatayım; efendim, Ahmet Akın şöyle yapacak, daha doğrusu şöyle yapmaya devam edecek;
‘BİT’leri, çoğunluğu muhafazakar ve de bağnaz sağ siyasi düşünce ağırlıklı Balıkesirli seçmen tabanının arpalığı haline getirmeye devam edecektir!..’
‘BİT ne yahu demeyin!’ hemen açıklayayım; Belediye İktisadi teşekküllerine BİT denilmektedir. Yani bugün Balıkesir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan daire başkanlıkları, genel müdürlükleri olan kurum ve kuruluşlarla bunlara bağlı oluşturulan şirketlere kısaca BİT denmektedir.’
İşte bu ‘BİT’ dediklerime seçimlerin ardından 3-4 Nisan’da başlayan atamalara, fütursuzca işe alımlara dikkatle bakıldığında, incelendiğinde Mustafa Ömür Boyuer, Aytekin Durmaz gibi ‘Atatürkçü, laik, sosyal demokrat kesimlerin’ sempatiyle bakacağı kimi isimlerin dışında, işte bu sözünü ettiğim Balıkesir’in muhafazakar merkez sağ eğilimli seçmen yapısına, sosyal dokusuna gayet uygun isimler getirilmiş getirilmeye de son sürat devam edilmektedir. Ancak bunların arasında benim dahi, ‘hadi yahu bu kadar da olmaz’ dediğim, kimi ‘anti laik, Atatürk karşıtı, faşist eğilimli’ bazı kimselerin ya mevcut yerlerini korudukları ya da bu BİT’lerin birine tepeden inme üstelik Balıkesir dışından getirtilip oturtulduğunu, maalesef gözlemlediğimi açıkça ifade etmek isterim. Bu bahsi şimdilik kaydıyla kapatmadan şunu da belirtmek isterim ki, Ahmet Akın, bizim eskiden ‘basın’ dediğimiz şimdi lerde genel anlamıyla ‘medya’ konusunda ise ‘böyle başa böyle tarak’ felsefesiyle hareket ediyor gibi geliyor bana, görünen o çünkü. Vasıfsızlığın, seviyesizliğin, vasatlığın kol gezdiği Balıkesir medyasını zerre kadar ipine takmadığı, sallamadığı gözlenen Ahmet Akın’ın bundan sonraki süreçte de en azından kısa vadede Balıkesir basınına medyasına karşı çok farklı davranacağını pek zannetmiyorum doğrusu!..
Karesi Belediyesine daha doğrusu Mesut Akbıyık’a gelirsek öncelikle şunu belirtmem gerekiyor; Mesut Akbıyık eğer CHP’nin adayı olmasaydı, Cumhuriyet Halk Partisi, Karesi belediyesini zor kazanırdı veya kazanamazdı. Öncelikle bu realiteyi kabul etmek gerekiyor. Sonra da Mesut Akbıyık’ın göreve geldiği günden bu yana neler yaptıklarını, neleri yapamadıklarına bakmak gerekiyor ve de çok acele etmemek gerekiyor. O yüzden yaklaşık 27-28 yıldır çok yakından tanıdığım, görüştüğüm, çoğu zaman takdir ettiğim, sevdiğim, bana karşı saygısını hiç eksik etmeyen sevgili kardeşim Mesut Akbıyık’ın Karesi belediyesindeki icraatlarına ilişkin geniş kapsamlı değerlendirmelerimi bayram sonrasına bırakmak istiyorum…
Altı Eylül Belediyesi, Hakan Şehirli’ye gelince de işte orada biraz durup düşünmek gerekiyor sanırım. Şöyle ki; Hakan Şehirli, göreve geldiği makam koltuğuna oturduğu günden bu yana ‘yapması gerekenlerin bana göre henüz 10’nunu dahi yapmadı, yapamadı ama yapmaması gerekenlerin ise hiçbirini de tam anlamıyla yapmadı!..’
‘Bu da ne demek yahu demeyin lütfen!’ O yüzden şu ana kadar geçen süreçte Hakan Şehirli ‘çok keskin biçimde şunu yaptı, şunu yapmadı, yapamadı’ denilecek şeyleri sıralamak ve bunun üzerinden de icraatlarını, ya da icraatsızlıklarını eleştirmek şimdilik ‘yersiz ve gereksiz’ olacaktır, diye düşünüyorum. Bugünlük de bu kadar derken, yarından sonra kutlayacağımız mübarek Kurban Bayramınızı içtenlikle kutluyor, her gününüzün bayram sevinci içinde geçmesini diliyorum..
Yorum yapın