Geçenlerde bir gazete haberinden öğrendiğime göre; AK Parti iktidarının Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne atadığı kayyumun, Silvan yolunu Elazığ’a bağlayacak olan ‘Şeyh Sait Bulvarı’ yapımına başlandığını duyurmasının ardından hemen ilk Diyarbakır surlarına Şeyh Said’in yer aldığı fotoğraflar asılmış. 2024 Mart ayında yapılacak olan yerel seçim öncesinde hem AKP’nin hem de CHP’nin eski adı HDP olan DEM ile ‘seçim işbirliği’ arayışlarını sürdürdüğü bugünlerde, bu konunun yeniden ısıtılıp ortaya atılması, bir anlamda sıcak siyasetin gündemine sokulması sizce de şaşırtıcı değil mi?..
AK Parti ile DEM’in daha önceki süreçlerde birçok kez örneğini gördüğümüz gibi, emperyalizmle işbirliği yapan gerici, etnikçi ve mezhepçi şıh ve şeyhlere ve de onun uzantıları tarikatçılara sahip çıkma konusunda adeta birbirleriyle yarışan iki parti olduğu çok açık değil mi?..
Örneğin; 2014’te HDP ve AKP meclis üyelerinin oylarıyla Dağ Kapı Meydanı’na ‘Şeyh Said Meydanı’ ismi de verilmişti. AK Parti, ‘muhafazakarlık’ dedikleri gerici anlayışı nedeniyle DEM ise ‘etnik bölücülük’ anlayışı nedeniyle 1925’de hain emelleriyle isyan çıkarmış bir şeyhi ‘siyasi çıkarları’ nedeniyle sahiplenebiliyor. Ancak bu noktada benim kanaatim odur ki, ‘asla kabul edilemez’ olan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, bu konuda bir TV programında kendisine yöneltilen bir soruyu, “Şeyh Sait isyanının kendi konjonktüründe Cumhuriyete karşı bir ayaklanma olduğunu biliyorum. Bu ayaklanmanın bastırılması sırasında oluşmuş acılar, bugün bazı torunların kalbini acıtıyorsa, o acıya saygılı olmak gerekir. Cumhuriyetin herhangi bir evresinde yaşanmış acılar varsa o acıları tartışmanın sıcak siyasetin alanı değil, tarihçilerin alanı olduğunu değerlendiriyoruz” diyerek yanıtlamış olmasıdır. Benim düşünceme göre; Öncelikle bu olay, tarihçilere bırakılacak belirsiz bir konu değildir, nasıl gerçekleştiği ve ne olduğu belgelerle ortaya konmuştur. Özgür Özel’in yeni kurulan Cumhuriyete karşı emperyalistlerin kışkırtmasıyla ayaklanan şeriatçı bir şeyh hakkında böylesine çekingen bir yanıt vermesi, laik Cumhuriyetin 100. yılında siyasal İslamcılar tarafından boğulmak istendiği bu dönemde net bir tutum göstermemesidir. Öyle sanıyorum ki, 31 Mart 2024 yerel seçimleri yapılana dek kadar Özgür Özel’in bu tür yalpalamalarına korkarım daha çok tanık olacağız!
1925 yılında İngilizlerin kışkırtması, destek ve himayesiyle gerçekleşen Şeyh Said isyanı ile sosyal medyada ağırlıklı biçimde yer alan dezenformasyonun yani bilgi kirliliğinin kurbanı olmamak için Uğur Mumcu’nun 1919’da İstanbul’daki Kürt örgütlenmeleri ile başlayan, Şeyh Sait Ayaklanması ve Musul sorunu ile noktalanan süreci ayrıntılarıyla ele aldığı, yabancı arşivlerden ve çok sayıda önemli belgeden yararlanarak konuyu incelediği ‘Kürt-İslam Ayaklanması’ adlı kitabını okumanızı mutlaka öneriyorum. Ben okudum, hararetle tavsiye derim. Uğur Mumcu’nun 1991 yılının haziran ayı boyunca o zaman ki Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan bir dizi röportajı vardır. O söyleşiler serisinin Haziran’da yayımlanan ilk bölümü, İngiltere’nin 1919’da Bitlis ve Van illerini içine alan kendi korumasında Kürt devleti kurma planına atıfta bulunulmaktadır. ‘Majestelerinin Kürdistanı’ başlığıyla yayımlanan o yazı dizisinde, Şeyh Said’in mahkemede ‘açıkça şeriat’ istediklerini söylediği sorgu tutanakları, ayrı bir ‘Kürt İslam Devleti’ kurulmaya çalışıldığını apaçık ortaya koyan belgeler de mevcuttur. O nedenle tüm bunları bilmeden o konuyu tartışmak bence çok yüzeysel bir yaklaşım ve bakış açısıdır. Türkiye’de bir süredir kasıtlı olarak siyasette gündeme getirilip alevlendirilen önce son Padişah Vahdettin ve arkasından Şeyh Sait tartışmaları, kanaatim odur ki aynı Vahdettin tartışmasında olduğu gibi, siyasal İslamcıların apaçık bir ‘KARŞI DEVRİM’ atağı, yani hamlesidir. Çok açık olan Cumhuriyetimize karşı ‘KARŞI DEVRİM’ saldırısına karşı bence çok net bir tutum almak gerekiyor: Ya laik Cumhuriyet’ten yana olacaksınız ya da emperyalizmin kışkırttığı ‘dinci/etnik bölücü’ bir karşıdevrim hareketinin yandaşı olacaksınız. İnanın bunun makul bir orta noktası yok!..
Yorum yapın