Ülkemizde yaşananları olup bitenleri anlıyoruz, biliyoruz ama hiçbir anlam veremiyoruz. Tesadüfen bir yerlere gelenler halkın çoğunluğunu aptal sanıyor saçma sözler ve davranışlarla insanların onlara inanmasını istiyor ve inandırıyor da sanırsın tüm idareciler birer filozof.

 Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın söyledikleri sosyal medyada hayli ilgi çekmişti. Erbaş, maaş zamlarını Allah az yapıyor deyince usta televizyoncu Fatih Altaylı, Erbaş’ı eleştirip sözlerine karşılık verince Erbaş belki de söylediğine pişman oldu.  “Sayın Erbaş, Allah bizim maliye bakanımız mı maaşlarımızı az ya da çok versin? Ama siz çıkıp maaş artışlarını Allah yapıyor derseniz buna inanacak milyonların olduğunu biliyorsunuz zira bu halkı bilerek ve isteyerek cahilleştirdiniz. Zira bu cahil halka uzatılan sokak mikrofonlarına bakın neler söyleniyor ekonomi nasıl gidiyor sorusuna şu yanıtı veriyor sakallı amca Reisimizin sayesinde çok şükür iyi gidiyor ekmeğe zam geliyormuş sorusuna bırakın ekmeği atomu kim parçaladı biliyor musunuz? Avrupalılar market market dolaşıyor yiyecek yok yiyecek” diyor. Şimdi gel bu amcaya ülkede gerçekten bir sıkıntı var diye anlat akaryakıt çok pahalandı her ürüne her gün zam geliyor desen de yani gerçekleri söylesen de sana inanmaz. Diyanet İşleri Başkanı; “Maaş artışlarını biz yapmıyoruz Allah yapıyor” diyor. Ey Erbaş! Sen atanmış bir personelsin işinde halkına dinini sevdirmek ve anlatmak zamları kimin yaptığını sen de biliyorsun ama insanların gözüne baka baka yalan söylüyorsun. Ne uğruna? Oy uğruna... Oyla senin ne işin ver yoksa sen de yeni parti kurdun da bizim mi haberimiz yok? Erbaş unutma ki akıllı olan sadece sen değilsin. Akıllı olmasından gurur duyduğumuz bir yöneticimiz var Balıkesir’in gururu Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz, her şeyden anlayan her yere yetişmeye çalışan turizmden, tarımdan, ulaşımdan, daha doğrusu her şeyden anlayan bir başkanımız var.

Geçtiğimiz günlerde Kepsut’ta 58 üreticiye 585 küçükbaş hayvan desteği sağlamış, iyi yapmış. İyiye iyi denir ancak yanlış yaptığında da yanlış demeliyiz. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin önemli bir yanlışını hemen söyleyelim belediyeler engelli vatandaşlara ulaşımda ve su faturalarında indirim sağlarlar.

Yaptığım araştırmada: 81 ilde % 40 ve üzeri engelli raporu olan vatandaşlarına % 50 su indirimi yapıyor buna uymayan 81 ilin içinde sadece Balıkesir indirim yapıyor ama bu indirimde bile ayrım yapıyor engelli vatandaşların kırsalda yaşayanlara %50, şehirde yaşayanlara %25. Bunun açıklaması olur mu bilmem ancak  bana göre kırsalda yaşayan halkın çoğunluğu cahil ve yol yordam bilse de  yeterli değil. Birçok köyde taşımalı eğitim olduğundan köyde yol gösterecek öğretmen de yok, %50 indirim hakkın var git raporunu belediyeye ver diyen de kimse yok. Şehirde yaşayan engelliler rakam olarak çoğunlukta olduğu için %25 indirim yapıyorlar. Şehirde yaşayanın engelli raporu tam teşekküllü hastaneden verilirken kırsalda yaşayanın da aynı olduğuna göre neden bu uygulamayı yapıyorlar bunu bir izah edin de akıllı olduğunuzu kanıtlayın. Yazımın başlığında vurguladığım gibi onlar akıllı demiştim.

Bu haftaki yazıma bir alıntıyla devam etmek istiyorum dört hafta önce okuyup çok beğendiğim bu alıntıyı bugün kullanırsam hani cuk oturdu denir ya işte öyle olacak. Prof. Dr. Rona Turanlı yazmış; “AKP iktidara geldiği günden bu yana ülkede binbir güçlüklerle kurulmuş ve ülke ekonomisine katkı sağlayan fabrika, liman, rafineri, baraj satılmış.” Satılan 81 eserin zamanınızı almamak adına tek tek yazmayacağım ancak şunları bilin istedim Ak Parti iktidara geldiğinden bugüne dek toplanan vergi tutarı 2 trilyon 700 milyar dolar yurtdışından alınan kredi 454 milyar dolardır. Özelleştirilmeden elde edilen gelir 71 milyar dolardır. Hazine ise 60 milyar dolar eksi bakiyededir. Bu demektir Ak Parti döneminde toplam 3 trilyon285 milyar dolar para harcanmıştır bu parayı 20 yıla bölersek yılda 164 milyar 250 milyon dolar harcanmış demektir.  Bu rakamla yılda 96 Osman Gazi Köprüsü, 41 Keban Barajı, 23 adet Şehir Hastanesi, 320 adet Tokat Havalimanı yapılır. Hükümetin hizmet diye dağıttığı tüm yatırımlar hazineden beş kuruş çıkmadan vatandaşı 10-20 yıl arası borçlandırarak üstelikte fahiş fiyatlarla yapılan rant yatırımlarıdır. Öyleyse kasada olması gereken 3 trilyon 285 milyar dolar nerededir? Şimdi anladınız mı, 2002 den bu yana günde % 120 artmış hiper enflasyonun 12 kat artmış dövizin, %  100- 200 arası  zamlanmış  zorunlu  tüketim  malzemelerinin % 66’sı  yoksulluk ve açlık sınırının altında  yaşayan  toplumsal  çöküntünün  nedenini bir Öğretim Üyesi olarak  “Türkiye  ekonomisi nasıl batırılır?” başlıklı bir kitap yazmam gerekseydi  hiç endişe etmeden AKP’nin 20 yıllık iktidarını kaleme alırdım ve kitabın son cümlesini aldıkça al, çaldıkça çal istersen ver yüz arzuhal ne sorgu var ne sual olarak bağlardım. Şunu asla unutmasın ki AKP, bu ülkenin böğrüne saplanmış paslı bir bıçaktı. Bu alıntı yazıyı destekleyen yeni bir icraat geliverdi AKP’den İstanbul’un 39 ilçesine deprem valisi atandı. Her ilçeye bir vali düşüyor. 39 ilçe belediye başkanı var onların durumu ve yetkileri yeniden gözden mi geçirilecek bilemiyorum ancak olası büyük bir depremde İstanbul’un toplanma alanları yok edilirken rantlara kurban edilirken yetkililer duyarsız kalırken yerel seçimlere çeyrek kala 39 valinin İstanbul’a atanması acaba deprem korkusu mu İstanbul seçimleri yeniden kaybetme korkusu mu?

Ne de olsa onlar akıllı ya biz?