MUHALEFET; ŞEYTANIN İŞİ DEĞİL ASLINDA AKIL İŞİDİR!.

Günümüzde, özellikle bugünlerde 'muhalefet demek, muhalefet etmek şeytanlıkla hatta ihanet etmekle ne yazıktır ki eşdeğer sayılmaktadır.’ Dolayısıyla muhalefet edene, muhalif olana da 'hain' gözüyle bakılmaktadır. Sizin anlayacağınız, 'kral çıplak!' demek, muhalif olmak, ihanetle bir tutulurken 'aslında çıplak olana kralı bol veya dar, kısa veya uzun, yakışan veya yakışmaya giysilerle giydirmek ise' zorunlu ve kaçınılmaz olan bir bakıma ‘yalakalık’ gereği değil midir?..

Sizlerin içinde herhangi biriniz eğer bu tanımını açıkça yaptığım zorunlu ve kaçınılmaz olan 'yalakalık gereğini yerine getirmiyor' aksine şeytanlık ve hatta ihanetle eşdeğer sayılan muhalefet etmeyi tercih ediyorsanız kazara da olsa başınıza gelebilecekleri peşinen kabullenmiş olursunuz. Eğer gerçekten bu aşama geldiyseniz, geri dönülmez noktada iseniz, muhalifliğin doruklarından inmek istemiyorsanız o zaman 'viz gelir, tırıs gider, gelene de gidene de eyvallah!' demeye hazırlıklı olun!..

Memleketin birinde siyaseten liderlik mertebesine erişmiş biriciklerden birisi 'milletim' dediği toplumla kendini özdeş gibi kabul etmiş görünüyorsa, üstelik o biriciklerin birisi o liderin 'milletim' dediği kitle o şahsı atalet içinde aymazlıkla ‘körü körüne de olsa’ gerçekten lideri olarak kabul edip, yığınsal çoğunlukla bağrına basmış benimsemiş ve özümsemiş ise, o zaman öyle bir lidere muhalefet etmek 'akıl tutulmasının aymazlık halinin kitlesel biçimde yoğunlukla yaşayanların gözünde' elbette ki şeytanlıkla eşdeğer kabul edilir ve ihanet sayılır!.

O halde yani bu mantıkla bakarsak 'o lidere muhalefet eden, aynı zamanda milletin iradesine de muhalefet ediyor' demiş olmak değil midir?..

Aslına bakarsanız millet, ulus, halk veya toplum nasıl ifade ederseniz edin, tümü de hepsi de, aynı kapıya çıkan, o sözünü ettiğim aymaz kitle, seçmen olarak sahip olduğu siyasal iradesini kendi iyiliği için kullanıyor iddiası içindedir. Elbette onlara göre doğru olan da budur ama doğru olan gerçekten bu mudur?

Hal ve vaziyet yani durum onlara göre gerçekten böyle olunca 'lidere karşı muhalefet edenler, milletin iyiliğini istemiyor' gibi ‘bir garabet sonuç’ ortaya çıkartmak, akıl tutulmasının aymazlık halini kitlesel biçimde ve de yoğunlukla yaşayan, zeka sorunu had safhada olan bireylere yakışan bir durumdur ve onlar için bu saatten sonra gerçekten yapacak hiç bir şey yoktur!.

Bazı durumlarda lafı uzatmanın, sözü daha dolandırmanın da hiçbir lüzumu yoktur, olmaz da. Bugün anlattığım bu konuyla ilgili olduğu gibi..

O nedenle anlamak isteyenler sanırım, neyi nasıl anlatmak istediğimi gayet iyi anlamışlardır, diye düşünüyorum. O zaman kalın sağlıcakla..