Güzellik uğruna katlanılan acılar, bazen sadece estetikle sınırlı kalmıyor; sağlığımızı da ciddi anlamda tehdit edebiliyor. Son yıllarda artan şikâyetler, sosyal medyada dolaşan korkutucu örnekler ve uzmanların uyarıları bir gerçeği açıkça gözler önüne seriyor. Merdiven altı kuaförlerde saç boyatmak, büyük bir risk!

Ucuz fiyatlar ve kolay erişim, birçok kişiyi ruhsatsız, denetimsiz kuaför salonlarına çekiyor. Oysa bu salonlarda kullanılan saç boyaları çoğu zaman Sağlık Bakanlığı onaylı değil. Etiketleri bile okunamayan, içerikleri belirsiz bu kimyasallar; alerjik reaksiyonlardan, saç derisinde yanıklara hatta kalıcı saç dökülmelerine kadar uzanan sonuçlara yol açabiliyor. Daha da vahimi, bu boyalarda zaman zaman yasaklı kimyasallara da rastlanıyor.

Hijyen kurallarının hiçe sayıldığı bu ortamlarda kullanılan fırçalar, kaplar, hatta havlular bile bulaşıcı cilt hastalıklarının yayılmasına zemin hazırlıyor. Ucuza kaçarken, sonrasında dermatolog kapılarında sürünmek ya da yıllarca saçsız kalmak ne yazık ki ihtimal dışı değil.

Bir de işin psikolojik boyutu var: Beklediğiniz renk başka, aynadaki sonuç bambaşka olabiliyor. Kalitesiz ürünlerle yapılan uygulamalar, saç renginizi mahvedebildiği gibi özgüveninizi de yerle bir edebiliyor.

Elbette herkesin bütçesi lüks salonlara yetmeyebilir. Ancak güvenilir, belgeli, denetlenen kuaförleri tercih etmek; saç sağlığınız kadar genel sağlığınız için de hayati önem taşıyor. Unutmayın, güzellik bir süreçtir ve bu süreçte sağlığınızı feda etmek zorunda değilsiniz.

Saçınıza kimyasal değdirmeden önce iki kere düşünün. “Ucuza geldi” dediğiniz bir işlem, pahalı sonuçlar doğurabilir. Güzellik, sağlığınızdan değerli değil.