‘Yer ile gök arası bir mazlumun ahı kadardır!’ Hz. Ali
Etrafımıza şöyle bir kulak kabarttığımızda, herkesin ağzında hak, hukuk, adalet, helalinden rızık dolanır durur da menfaat kendilerine gelince gerçek yüzlerini ortaya çıkarıverirler…
Allah kimseyi kul hakkıyla karşısına çıkarmasın. Çünkü çok derin ve ağırdır kul hakkı…
Allah’ın adaletini ve mazlumun ahını bilen, buna inanan insan, kul hakkından ve haksızlık yapmaktan çekinir ve korkar. Bunun bilincinde olmak ve bu doğrultuda bir yaşam sürmek, ne yazık ki her insanın harcı değildir...
Sorsanız haktan, adaletten, helal rızıktan bahsedip duranlar, hatta ahkâm kesenler, konuşurken mangalda kül bırakmayanlar, az önce de dediğim gibi konu kendilerine gelince, menfaatleri söz konusu olunca gerçek yüzlerini hemen ortaya çıkarıverirler. Sonuna kadar kendilerini savunurlar. Hatta öyle ki bu zavallılar kendilerini, kendilerinin olmayan hakların sahibi görüp, buna önce kendilerini sonra da etrafındakileri inandırmaya çalışırlar. Bunu yaparken de her türlü çirkinlik, çirkeflik ve duygu sömürüsüyle yaparlar. Dahası her türlü psikolojik baskıyla etrafındakileri sindirerek ve kabul ettirmeye çalışarak yaparlar. Böylelikle minareyi çalan kılıfını hazırlamış olur, tabi inanana!...
O kadar açgözlü, o kadar hırslı ve bencil olurlar ki ne kul hakkı ne Allah’ın adaleti, ne de mazlumun ahı gelir akıllarına…
‘Belki elinden bir şey gelmez. Belki yapmana gerek kalmaz. Ama Allah senin intikamını alır, haberin bile olmaz’ demiş Serhat Yabancı. Haklarımız Allah’a emanettir, O istediğine verir, istemediğine vermez.
‘İnsanoğlu yalnız kendi rahatını düşünür, eğer rahat yaşamak için kardeşlerimizin hakkını yer onları ezersek, işte o vakit kötülük etmiş oluruz.’ Voltaire
Boynuzsuz koyunun bile boynuzlu koyundan hakkını alacağı kıyamet gününde; kasıtlı, çıkarı uğruna, adaletsizlikle, baskıyla, duygu sömürüsüyle, zulümle, tehditle, sadece dünyalık uğruna yenen hakların vebali çok ama çok ağır olacaktır. Bu vebal sadece hak yiyenlere değil, bunlara destek verenlere, körükleyenlere ve sessiz kalarak göz yumanlara dek uzanacaktır…
Kul hakkına girmek, mazlumun ahını almak, hak yemek Allah’ın bu konuya dair kutsal kitabımız Kuran’da ki ayetlerini, ‘haşa’ yalanlamak ve inkâr etmektir. Bunu yapanlar da iki cihanda karanlıkta kalacaktır…
‘Mazlumun zalimden öcünü alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır’ Hz. Ali
Hiçbir varlık, sorumsuz ve sorgusuz değildir ve hiçbir mazlumun ahı da yerde kalmamıştır, kalmayacaktır…
Bu, ilahi teminat altındadır. Mazlumların haklarını yüce Allah korumaktadır. Mazlumun ahı, zalime karşı Allah’a bir şikâyettir ve zalimin felaketi için bir davettir. Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah’ı vardır!...
Yorum yapın