HAYATA POZİTİF BAKABİLMEK..

Yaşamın içinde gerginlikler, olumsuzluklar, türlü zorluklar ve yoğun stres, günlük hayatımızı ne kadar zor ve çekilmez kılıyor, insanı ne denli yıpratıyor, hasta ediyor, tahmin edebiliyor musunuz?.

Elbette hayat, güllük gülistanlık değildir her zaman!.

Her şey hep istediğimiz gibi gitmiyor, gerçekleşmiyor, her zaman..

Dolayısıyla hayatın akışını değiştiremeyiz, ama bakış açımızı değiştirebiliriz. Bence hayata pozitif bakmak, ruhumuzu iyileştiren zor olanı kolaylaştıran önemli bir beceri, zihinsel bir yetenektir..

Olumsuz insanlarla sürekli bir arada olduğumuzda yaşam enerjimiz düşer, negatif duygular zihnimize yapışıp kalır. Beynimiz bir sünger gibi karşımızdakinin bütün negatifliğini emer. Aynı biçimde etrafımızdaki pozitif insanlar yaşam sevincimizi arttırır, yaşam kalitemizi yükseltir, hayatta daha olumlu ve dolayısıyla verimli olmamızı sağlar. O yüzden hayata olumlu bakmamız için, bizi mutlu eden ve gülümseten insanlarla zaman geçirmek daima önemlidir, önemli olmalıdır..

Yaptığımız hataların sorumluluğunu başkalarının üzerine atmak, kolaya kaçmak olduğu gibi, geçici bir rahatlama sağlasa da, bu hataları görüp onlardan ders çıkarabilirsek, o hataların sorumluluğunu üstlenip daha kalıcı bir zihinsel rahatlama da sağlamış oluruz. Olumlu düşünmek, pozitif olabilmek hayatımızı daima değiştirir ve güzelleştirir. Bu bir zihinsel güç mü, yoksa Polyannacılık mı, bilemem ama, daha rahat, daha hafif hisseder ve yaşarız hayatı, diye düşünüyorum..

Bir amaç edinmek, iyi olanı kabul edip, kötü olan ne varsa evrene geri yollamak, içimizdeki mutluluğu her daim korumak, hayata ve insanlara güzel gözlerle bakabilmek ne büyük bir marifettir aslında..

Ve aslına bakarsanız en beceriksiz olduğumuz konu yine kendimiziz gibi geliyor bana..

Çünkü; “Güneşi önümüze alırsak gölgeler arkada kalır!.”