Bu ülkede evine et girmeye milyonlar var. Yalnız Kurban Bayramı’nda evlerine komşular vasıtası ile et girenler var. Böyle bir ülkede. Meclisin bahçesinde mangal sefası yapmak ne derece doğrudur?   Göz hakkı diye bir olay vardır. Sizin mangal sefanızı gören kişilerin. Göz hakkını nasıl ödeyeceksiniz. Allah ayetin kerimesinde şöyle buyuruyor. Benim huzuruma kul hakkı ile gelmeyin diyor. Bütün ulamaların bu konuda söylemleri var. Diyorlar ki? Bir kişi din konusunda bütün ulamaların yaptıklarını yapsa. Üzerinde tırnak ucu kadar kul hakkı olsa. Bu hak üzerinden düşmeden cennete giremeyecektir diyorlar. Bu hakkın yalnız yiyecekle sınırlı olacağını zannetmeyin. Bu hak çok geniştir. Saymakla bitmez. Göz hakkında tutunda hayatınızdaki her şeyin hakkı vardır. Oradan geçenlerden bir kişi sizin mangalı görüp de mangalda pişeni canı çekerse? Bunun hakkını nasıl ödeyeceksiniz. Meclis bahçesi sizin mangal sefası yapacak yer değildir. Biz AK partiliyiz istediğimiz her şeyi yaparız diyorsanız? Diyecek bir şeyimiz yoktur. Oradaki mangal sefanız size yakışır. Çünkü bu ülkenin fakirleri sizi ilgilendirmiyor. Siz kendinizden başkasını kesinlikle düşünmeyen bir tutumunuz var. Fakat orada yaptığınız mangal sefası ile çok kişinin sizin üzerinizde göz hakkı doğmuştur.  Oradan geçen çok düşkün ve fakir birisi oradan geçerken. Şayet mangalda pişirileni canı çekti ise. Onun göz hakkını öbür tarafta mutlaka önünüze gelecektir. Bu meclis bahçesinde mangal keyfi yapmak. Gösterişten başka bir şey değildir. Ya oradan geçen birisinin canı çekti ise onun haklını nasıl ödeyeceksiniz. Şu kelimeyi biz sık sık duyuyoruz. Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Bu hak meselesi çok önemli bir olaydır. Buna çok dikkat etmek gerekir. Mesela en basiti! Komşuluk hakkı! Ev almada komşunu bul. Yola giderken yol arkadaşını bul diye boşuna söylenmiş bir söylem değildir. Bir hikâye anlatayım. Adamın birisi hasta yatağında. Çocuklarını toplamış. Çocuklar ben iyi değilim. Birkaç gün içerisinde ruhumu teslim edecek gibiyim. Ben ilk gün korkarım. Benim yanıma bana yoldaş olacak birini yatırın. Bir gece yatsın sabah çıkarırsınız diyor. Eskiden tellal diye bir olay vardı. Milletin bilmesi gerek bir şey olduğunda bu tellal o bilinecek şeyi anons ederdi. Bu kişinin çocuklar bir kişinin mezarda birisini yanında bir gece yayacak kişiye yüklü meblağ para ödenecektir diye anons ettiriyorlar.  Dağdan odun getirip satarak geçimin sağlayan bir oduncu. Mezarda yatmaya talip oluyor. Adam vefat ediyor. Oduncuyu çağırıyorlar. Mezarı geniş kazıyorlar. Ölen kişi ile birlikte oduncuyu da mezara defnediyorlar. Bir hortumla oduncunun hava alamsın sağlıyorlar. Sorgu melekleri sorguya geliyorlar. Burada iki kişi var. Birisi gelip geçici. Önce bu sorguya çekelim. Bu nasıl olsa bizim diyorlar. Başlıyorlar oduncuyu yargılamaya. Sen ne iş yaparsın. Dağdan eşekle odun getirir satarım böyle geçimimi sağların diyor. Eşeğin parasın nerden buldun. İpin paranı nerden buldu. Eşeği yemini zamanında verdin mi gibi sorularla sabaha kadar sorguluyorlar. Sabah geliyorlar mezarı açıp odunculu çıkarıyorlar. Adam kan ter içerisinde.  Eve götürüyorlar kendine gelince parayı uzatıyorlar. Ne parası kardeşim? Ben bir eşeğin, baltanı ve ipin hesabını veremedim. Ben orada yatanın buradaki mallarının hesabı nasıl verecek onu merak ediyorum diyor. Parayı da almıyor. İşte öbür tarafta her şeyin hesabını vereceğiz. Onun için hak yememeye çok dikkat etmemiz gerekiyor. Helalleşmek çok önemlidir. Bir cenazeyi evinin önünde alırken Helallik alınır. Camide namazı kılındıktan sonar cemaatten helallik alınır. Defin yapıldıktan sonrada helallik alınır. Hak çok önemli bir olaydır. Buna lütfen dikkat edin arkadaşlarım. Saygılarımlar.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! NE MUTLU CUMHURİYETÇİYİM DİYENLERE! NE MUTLU ATATÜRKÇÜYÜM DİYENLERE!