Bu sıcaklarda buz gibi bir gazoz harika gider.

Televizyonlarda rengârenk reklamlar, albenili şişe kapakları, açınca “psssst” sesi, adeta bir davetkâr fısıltı. Amma o sesin altında vücudunuzu tehlikeye sokacak bir çok şey olduğunu unutmayın.

Gazlı içecekler, şeker bombası olmanın ötesinde sağlığımızı yavaş yavaş kemiren birer tatlı tuzaktır.

Bir kutu kolada ortalama 7 ila 10 küp şeker olduğu söyleniyor.

Düşünsenize, herhangi bir yemeğin üstüne 10 küp şeker serpip yer misiniz?

Ama bir kutu içecekte bunu afiyetle içiyoruz. Bu kadar şeker vücutta ne yapar? En başta kan şekerini hızla yükseltir, ardından ani düşüşlerle açlık krizlerini tetikler.

Uzun vadede ise tip 2 diyabet, obezite, insülin direnci gibi ciddi sağlık sorunlarının kapısını aralar.

Gazlı içeceklerdeki fosforik asit, vücudun kalsiyum emilimini azaltır. Bu da özellikle çocuklarda ve gençlerde kemik gelişimini olumsuz etkiler. İlerleyen yaşlarda ise osteoporoz riski artar. Yani gençken içilen her kutu, yaşlılığa bırakılan bir kemik erimesi mirası olabilir.

İçindeki kafein ve şeker olan gazlı içecekler alışkanlık yapar zamanla bir bağımlılığa dönüşür. Günde bir kutuyla başlayan bu alışkanlık, fark etmeden üçe beşe çıkar. Sigarayı bırakmak ne kadar zorsa, uzun süre düzenli gazlı içecek tüketen biri için ondan vazgeçmek de o kadar zor olabilir.

Asidik yapısı mideyi tahriş edebilir, reflü ve ülser gibi sorunlara davetiye çıkarabilir.

Ayrıca yüksek şeker oranı ve katkı maddeleri karaciğer yağlanmasına, hatta hipertansiyona kadar gidebilecek bir dizi dolaşım sistemi rahatsızlığına neden olabilir.

Kabul edelim; gazlı içecekler kısa vadede keyif verir ama uzun vadede bedel ödetir. Bu bedel ise sadece sağlıkla değil, bazen hayat kalitesiyle de ilgilidir. Alışkanlıkları değiştirmek zor olabilir ama bir başlangıç her zaman mümkündür.

Buz gibi bir şişe yerine, soğuk bir maden suyu ya da ev yapımı limonata belki de daha iyi bir tercihtir. En azından içinde ne olduğunu bilirsiniz.

Çünkü unutmayın: İçtiklerimiz sadece boğazımızdan geçmez, hayatımıza işler.

Saygılarımla.