EREN BÜLBÜL

Ayşe ve Hasan Bülbül çiftinin çocuğu olarak 1.1.2002’de Trabzon’un Maçka ilçesine bağlı Köprüyanı Mahallesi'ndeki tek katlı evde doğup büyüdü. Köprüyanı İlkokulu, Çatak İlköğretim Okulu’nu bitirip İmam Hatip Lisesi'nde okumaya başladı. 2016 yılında babasını kaybetti. Okuldan geri kalan zamanlarda bahçe işlerinde çalışarak ailesinin geçimine yardımcı oldu.
Evlerinin yakınında, 11 Ağustos 2017'de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sağlanan sıcak temas sırasında yaralandı ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Cenazesi, 12.8.2017'de Köprüyanı Mahallesi'ndeki aile kabristanlığında toprağa verildi.
Şehit Eren Bülbül'ün ölümü Türkiye'yi yasa boğarken, ölmeden önce sosyal medyadaki küçük yaşında odun taşırken görüntülendiği fotoğrafı ve; “Biri de çıkıp demiyor ki, Eren iyi ki varsın!” paylaşımıyla hafızalarda iz bıraktı. Çalışkanlığı, vatan sevgisi ve kahramanlığıyla herkese örnek oldu.
Teröristlerin şehîd ettiği Eren Bülbül ve Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik'in hikâyesini anlatan “Kesişme; İyi ki Varsın Eren” filmin galasını Cumhurbaşkanı ile gözyaşı ile seyreden annesi; “Biz ağladık ama, Cumhurbaşkanımız bizden çok ağladı. Yavrumun filmini değil, bir anne olarak hayatımızı izledim. Eren, kıpır kıpır bir çocuktu. Hele o Eren'i oynayan küçük oyuncuları görünce, aynı Eren'i görmüş gibi oldum. 13 tane evlâdımın birini vatana şehit verdim. Eren’imin 4 yıldır doğum gününü kutluyorum. Büyüttüğüm evlâdımdan gururluyum. Bugün yaşasaydı 20 yaşını dolduracaktı. Filmin en çok etkileyen bölümü; çeşme başında sırtından vurulup düşmesiyle gözlerinin açık kalması... Emeğim helâli hoş olsun! Ben ona hakkımı helâl ettim. Yavrularımı yokluk içinde büyüttüm. Eşimi kaybedene kadar çok mutlu, dört dörtlük bir aileydik. Ne zaman ki eşimi kaybettim, bir yıl sonra Eren'imi şehit verdim, benim dünyam başıma yıkıldı. Bütün şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum...”
Not: Bu film; 5 milyondan fazla seyirci rekoru kırdı.
ALLAH RAHMET EYLESİN.

/////

İSTİKLAL MADALYASINI BEKLERKEN

Her Balıkesirli ve Balıkesir de yaşayan bireyler gibi bende İstiklal Madalyası’nı bekliyorum. Kuvayı Milliye şehri Balıkesir bu madalyayı hak ediyor. İlk kurşunu atan Ayvalık ve son kurşunu atan Bandırma’da bu madalyayı beklemektedir.O yıllarda işgal başladığında Balıkesirliler “Okuma Yurdu”nda toplanarak çeşitli kararlar alırlar ve işgali protesto ederler.
Bu kişiler arasında yer alan Zarbalı Hulusi Bey’in evinde gizli gizli toplanırlar. Daha sonra bu toplantılar Alaca Mescit’te devam eder.
Düşmana karşı fiili saldırı kararı alınır ve 41 Bayrak Adam oluşumu burada başlar.
Benim dedem ve  o zamanın müftüsü A.Sadık Yırcalı’nın içinde bulunduğu Kuvvacılar,  Soma, Akhisar, Salihli, Alaşehir’de düşman kuvvetlerine karşı direnişte bulunurlar.
19 Mayıs günü ikindi namazından sonra kalabalık bir cemaat mevlit okuma bahanesiyle bir araya gelir. Karesi Mebusu Vehbi Bolak mevlit okumasından sonra ayağa kalkarak cemaate hitaben bir konuşma yapar ve Redd-i İlhak Cemiyeti kurulmasını gerekliliğini işaret eder. Bu olaydan sonra Balıkesir Milli Mücadeleye başlar.
Balıkesir Kongreleri tertip edilir. Kuvvacılar, Balıkesir’deki faaliyetleri halka duyurabilmek için Balıkesir Ses, Doğru Söz gibi gazeteler çıkarırlar ve bu mücadelelerini yurda duyurmaya çalışırlar.
Milli Mücadele sırasında canla başla çalışan Balıkesir'e İstiklal Madalyası verilmesi bizim Kuvay-ı Milliye şehitlerimize borcumuzdur.
“Balıkesir Hak Ettiği İstiklal Madalyası’nı Bekliyor!”  ve Balıkesir'in hak ettiği madalyaya kavuşmayı bekliyor.