EHEMMİ MÜHİMME TERCİH EDİLİRSE..

Bu ne şimdi, nereden çıktı, demeyin lütfen yazacaklarımı, dolayısıyla anlatacaklarımı dikkatle okuyun, anlamaya çalışın..

Geçenlerden Emre Kongar, Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde güzelce anlatmış; “Ehemmi mühimme tercih etmenin ne demek olduğunu’ bende buradan hareketle kendi bakış açımla yaklaşan seçimlere dair yerel ölçekte siyasete ilişkin bir şeyler anlatmaya çalışacağım. Efendim, bizde genellikle ‘Eski Türkçe’ dediğimiz Osmanlıca aslında eklektik, yapay bir dildir. Yani Osmanlıca aslında Arapça ve Farsça ile Türkçenin karışımından oluşur. Osmanlıca bu üç dilin sentezinden oluştuğu için bazı küçük farklılıkları vurgulamakta kimi zaman çok işe yarar. Örneğin Arapçada, bazı sıfatların karşılaştırmalı halleri için farklı sözcükler kullanılır. Örneğin; Büyük sıfatı için ‘Kebir’ En büyük sıfatı için ‘Ekber’ sözcükleri kullanılır. Bizim toplumumuzda çokça ve sıkça kullanılan ‘Allahu Ekber’ sözü de Müslüman toplumlarda bireylerin inandığı Allah’ın, ‘En büyük Allah’ yani ‘En büyük Tanrı’ olduğu anlamına gelen bir sıfattır. Özetle ifade etmek gerekirse ‘Eski Türkçe’ denilen Osmanlıcada Arapçadan gelen bazı deyişleri, birtakım karmaşık duyguları veya durumları çok net ve çok veciz bir biçimde ifade eder, diye düşünülür. Yazının başlığında kullandığım ‘ehemmi mühimme tercih etmek’ deyişi de böyle bir deyiştir. Saygıdeğer okurlarım, kıymetli hemşehrilerim, sevgili dostlarım umarım sizlerde biliyorsunuz, ‘mühim’ sözcüğü Türkçe de ‘önemli’ anlamına gelmektedir. ‘Ehemmi’ sözcüğü ise daha önemli, en önemli anlamı taşımaktadır. O nedenle “Ehemmi mühimme tercih edilirse” şeklinde bir başlığı bugünkü yazıma atma gereği duydum. Zaruret hasıl oldu yani!..

“Ehemmi mühimme tercih etmek” demek daha önemli olanı, çok önemli olanı, önemli olana tercih etmek demektir, sizin anlayacağız!..

Bu noktada, aslında şöyle düşünmek gerekiyor kanısındayım; “14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimlerinin ülkemizin karşı karşıya olduğu tüm sorunların çözümlenip, çözümlenemeyeceğini kısa ve uzun vadede sorunlara çare bulunup bulunamayacağını, kısaca sözü edilen çözümlere veya çözümsüzlüklere ne denli etki edeceğini ortaya çıkaracağı için çok ama çok önemli süreç yaşıyoruz!.” Diye düşünüyorum, bu kanaatteyim yani..

14 Mayıs seçimlerini ya Adalet ve Kalkınma Partisi ve dolayısıyla Recep Tayyip Erdoğan kazanacak veya ‘Altılı MASA’ bileşenleri ve onların ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu kazanacaktır. Dolayısıyla “EHEMMİ MÜHİMME TERCİH EDİLİRSE” neler olacağı, daha doğrusu neler olabileceği apaçık ortaya çıkacaktır. O yüzden şunu söylemek, ısrarla ve de vurgulayarak belirtmekte kaçınılmaz biçimde fayda görüyorum;

Seçimlere 53 gün kala şunu aklınızdan sakın çıkarmayın ve sürekli düşünüp, sorgulayın, böylece en doğru kararı verin; 14 Mayıs’ta ya ‘EHEMMİ MÜHİMME’ tercih edeceksiniz ki bence doğrusu budur. Ya da 20 yıldır hemen her seçimde yaptığınız gibi ‘MÜHİMMİ EMEMME’ tercih edeceksiniz ve dolayısıyla sonuçlarına(!) bugüne kadar olduğu gibi yine katlanmaya devam edeceksiniz!..