Düşünce, duygu ve davranışlarımız, hayatımız boyunca birbirinden ayrı düşünülmeyecek kadar önemli bir bütündür. Bu üçlü, bir çark gibi aynı doğrultuda ve aynı yönde devam eder durur. Ama bazı durumlarda akıl ile kalp ne denli uyumlu, duygular düşünceler ne kadar örtüşüyor?..
Hep bir arada kalmışlık mı var ya da bir uyum bir bütünlükle mi devam ediyoruz hayata?..
Hayatta her şeyin bir frekansı var. Duyguların düşüncelerin ve bedenin de…
Avuçlarımızın içinden yayılan enerjinin bile bir frekansı var. Bu doğrultuda kalpler güzel düşüncelerle birleştiğinde, daha mutlu daha az sorunlu, neşeli ve dolayısıyla daha kolay bir hayat yaşarız…
Biz nerede olursak olalım, içimizde hissettiğimiz sevgi, huzur, mutluluk, neşe ya da hüzün, karamsarlık, huzursuzluk da oradadır…
Mutluluk da mutsuzluk da duygu ve düşüncelerimizde yani içimizdedir!..
O yüzden düşüncelerimizi, duygularımızı ve de davranışlarımızı bir denge içinde tutmaya mecburuz. Aksi halde olumsuz duygu ve düşünceler vücudumuzda fiziksel rahatsızlıklara mutlaka bir sebeptir. Yaşamış olduğumuz fiziksel rahatsızlıkların çoğu, yıllarca biriktirdiğimiz olumsuz düşüncelerin bir ürünüdür. Çünkü olumsuz duygu ve düşünceler vücut direncini düşürür, bu da vücudu her türlü hastalığa açık hale getirir. Denge içinde yaşamak için aklı ve kalbi aynı anda duymak, aynı anda görmek gerek. Bunun için bazen kenara çekilip sadece seyretmek, sessizlikte düşünmek, o dengeyi yeniden kurdurabilir. O dengeyi kurduğumuzda, kendi düşüncelerimizi gözlemler, takip eder ve düşünceler içinde kaybolmayız. Hayatın yükü ağır kendisi zor. O yüzden aklın kalbin ve bedenin uyumu çoğu zaman şaşırabiliyor. Bu da hayatı daha da zorlaştırıyor, akıl karışıyor, beden yoruluyor. Bu durum da bazen öfkeye, bazen de hüzünlü bir dalgınlığa sebep olabiliyor…
Kalbimizi düşüncelerimizle birleştirdiğimizde sevgiyi, mutluluğu, huzuru ve bunun gibi bütün güzellikleri bedenimizde taşıyabiliriz. Hayatımız boyunca yaptığımız her şey bir mutluluk arayışı değil midir?
Hayat zaten mutluluğa adanmış ve bizlerde doğuştan mutlu olmaya programlanmış gibiyiz!..
Yorum yapın