Dün Cumhuriyetimizin 101. Yılını kutladık. 101 yaşındaki Cumhuriyetimizi nice yüzyıllara taşımak hepimizin, en başta da gençlerimizin temel görevidir.

Bu sorumluluğun ve görevin ne kadar önemli olduğunun fakında olmak ve atalarımızın bizlere bıraktığı bu emanete sıkı sıkıya sarılıp, sahip çıkmak zorundayız. Bayramlar, geçmişimizi saygıyla anmak, onurlandırmak; geleceğimize birlik, beraberlik ve dayanışma içinde, umutla bakabilmek ve milli değerlerimizi daha da yüceltmek için büyük bir fırsattır. Bu değerleri geleceğe taşımak için, yola devam etme azmi ve coşkusudur.

Cumhuriyet özgürlüktür, eşitliktir, insan olmaktır. Cumhuriyet korkusuzca yaşamaktır. Kanunlarla halkın korunması ve medeni bir toplum olmanın yoludur….

‘CUMHURİYET; kadının görünmezliğinin kaldırılmasıdır.’ Mustafa Kemal ATATÜRK

İşte tam da bu yüzden Cumhuriyeti en çok koruması gereken ve en çok sahip çıkması gereken biz kadınlar olmalıyız. Atatürk; kadınların zincirlerini kırarak özgürleştirmiştir. Kadınların toplum ve kanunlar önünde değerinin bilinmesini, kabul görmesini, saygınlığını ve birey olmasını sağlamıştır. O yüzden özellikle biz kadınların Cumhuriyete olan borcu çok büyüktür. Ülkemizin refahı ve Cumhuriyetimizin bekası için, elimizden gelenin hep daha fazlasını yapmak boynumuzun borcu olmalıdır...

Her şeye rağmen Cumhuriyeti hala anlayamamış olanlara, Cumhuriyet’in yıkılmasını isteyenlere, Cumhuriyet ile dalga geçenlere, kısacası ‘Cumhuriyet düşmanlarına’ diyorum ki; sizin bu şuursuz düşüncelerinizi kelimelere dökebilmeniz bile Cumhuriyet’in sayesindedir!

Yurdumuzun dört bir yanında ne görüyorsanız hepsi Cumhuriyet’in eseridir. Okullar, camiler, üniversiteler, fabrikalar, hastaneler, kara ve demiryolları, modern şehirler…

Üniversiteli kızlar, çalışan kadınlar, okul bahçelerinde neşeyle oynayan çocuklar…

Tam 101 yıldır Cumhuriyet’in ‘ayrıştırmadan, ötekileştirmeden’ birlik ve beraberlik ruhu ile bizlere sağladığı özgürlük ve eşitlik ortamının eseridir, yurdun dört bir yanında gördükleriniz…

Cumhuriyet’i hazmedemeyenler, yıkma hayali kuranlar, bu ‘hevesleri’ için bile Cumhuriyet’e muhtaç olduklarının farkındalar mı acaba? Ya da kör cahil atıp tutuyorlar mı? Sonuçta Cumhuriyet’in sağladığı özgürlük ve demokrasi ortamı sayesinde atıp tuttuklarının farkında bile değiller mi?...

Cumhuriyet’in çatısı altında ve onun sağladığı bütün imkânlardan faydalanıp, nimetlerinden beslenip, hatta istedikleri gibi kullanarak fırsata çeviren, Cumhuriyet’i küçümseyen, hatta itibarsızlaştırmaya çalışan ‘Cumhuriyet düşmanları’, işte bu nedenlerle Cumhuriyet’i asla yıkamayacaklar!

Bunlar aslında en büyük düşmanlığı kendilerine yaptıklarının, kendilerini itibarsızlaştırdıklarının farkında bile değiller büyük ölçüde…

Cumhuriyet’in değerlerini bilen, ona sahip çıkan milyonlar karşısında ne duruma düştüklerinin farkında bile değiller!

Özgür doğma şansına sahip olabiliriz ama özgür yaşamak için mücadele etmek, o nedenle Cumhuriyetimize sonsuza dek sahip çıkmak zorundayız. Cumhuriyetimize sahip çıktığımız her gün Türkiye’nin bayramıdır. Cumhuriyeti bize armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm atalarımızı ve nenelerimizi, bütün şehitlerimizi rahmetle, minnetle, saygıyla ve büyük bir gururla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun!..

Bir Cumhuriyet kadını olarak şahsım adına büyük onur duyuyor ve hepinizin bir gün önceki Cumhuriyet Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum. Daima var ol CUMHURİYET!..