Önceki yazımda vesvesenin hayatımızı nasıl zorlaştırdığını ve engellediğini anlatmıştım. Zihnimizin içinde dönüp duran, bizi en kötü senaryolara inandıran, mutlu olmamızı engelleyen o sinsi düşünceler…

Küçücük bir şüpheyle başlayan, sonra bir bakmışsın içini kemiren kocaman bir endişeye dönüşmüş gereksiz, boş düşünceler…

Kimimiz bu düşüncelerle yaşamak zorunda olduğumuzu sanırız, kimimiz de bir noktada pes edip kendimizi vesveseye teslim ederiz!..

Vesvese; aslında bir alışkanlıktır. Sürekli endişelenmeye, her şeyi sorgulamaya o kadar alışırız ki, zamanla bunun normal olduğunu düşünmeye başlarız. Ama işin güzel tarafı, eğer vesveseyi alışkanlık haline getirdiysek, ondan kurtulmayı da alışkanlık haline getirebiliriz. Akışına bırakmayı da öğrenebiliriz…

Hayatta her şeyi kontrol edemeyiz, o yüzden vesveselerle kendimizi ve zihnimizi gereksiz yere yormak, hayatı zorlaştırmaktan başka hiçbir işe yaramaz…

Çünkü bazı şeyleri ne kadar düşünsek de değiştiremeyiz. İşte tam da bu yüzden bazen en iyisi, akışına bırakmak. Vesvesenin en büyük gücü, bizi hayatın akışından koparması, o anda mutlu olmamıza, rahat hissetmemize, anın tadını çıkarmamıza izin vermemesi…

Çünkü sürekli bir ‘acaba’ döner durur zihnimizde…

Bundan kurtulmak için de her şeyi kontrol etmeyi bırakmalı ve hayatın akışına güvenmeliyiz.

Her düşündüğümüz şey doğru değildir. Çoğu zaman vesveseler, sadece kafamızın içinde büyüyen ağırlıklardır ve onları fark ettiğimizde etkileri de azalır. Dediğim gibi, ne kadar uğraşırsak uğraşalım bazı şeyleri değiştiremeyiz ama onları kontrol etmeye çalışmayı bıraktığımızda ve sürekli her şeye kaygılanmak yerine, kontrol edebileceğimiz şeylere odaklandığımızda zihnimizde çok daha hafifleyecektir…

Vesvese; genellikle ya geçmişe ya da geleceğe odaklanır. Bazen geçmişe takıldığımızda pişmanlık, geleceğe daldığımızda da kaygı duyarız. Ama hayat dediğimizde şu anda yaşanır. O yüzden eski hatalarımızla ya da gelecek kaygılarıyla boğuşmak yerine, hayatı ıskalamadan yaşamalı, anın tadını doya doya çıkarmalıyız. Her şeyi hemen sonuçlandırmak, çözmek zorunda değiliz. Bazen de hayatın akışına bırakmalıyız ve bu akışa güvenmeliyiz. Anı yaşamayı öğrendiğimizde, vesveseye çok daha az yer kalacaktır...

Hayat bazen kontrol etmeye çalıştığımızda daha da karmaşık hale geliyor. Oysa bazı şeyleri akışına bırakmak, zihnimizi özgürleştiren en büyük adımdır.

Vesvese; gelip geçen bir düşüncedir ama biz onu ne kadar beslersek o kadar büyür. Onu fark ettiğimizde, ona önem vermediğimizde de etkisini giderek kaybeder. Çünkü gerçekten de bazen en iyi çözüm, fazla düşünmeden sadece yaşamak, hayatı akışına bırakmak…