ALLAH’IM NE OLUR YARDIM ET

Allah yardımcımız olsun ve bize sadece Allah yardım edebilir. Bu ülkenin çivisi çıktımı çıkmak üzere mi öyle ilginç olaylar yaşıyoruz ki nasıl anlatsam bilemiyorum ama bir yerden başlamak zorunda olduğumu biliyorum.

Başlayalım  o zaman  dağılan 6’lı masanın iki ayağı TBMM  gurup kurdu hayırlı olsun  yeterli sayı 20. Gelecek ve Saadet’in milletvekili sayısı da 20 ileride Allah korusun biri ölür yada  partisinden istifa ederse kurdukları gurubun devam etmesi için CHP’nin kapısını çalarlarsa hiç şaşırmam.

Gurup kurulurken Davutoğlu’nun söyledikleri ilginçti “Birçok konuda fedakarlık yaptık” diyordu sayın Davutoğlu  ve Karamollaoğlu  6’lı masaya gelirken hangi fedakarlıkları yaptınız bir anlatsanız da dinlesek, sizler değil miydiniz “Seçmenimizi CHP’ye oy vermek için ikna edemiyoruz” diyen madem sözünüz geçmiyordu neden masada kalmaya devam ettiniz.

Nasıl olsa  gurup kurar CHP’den koparız düşünceniz vardı sizin için fark etmezdi, asıl suçlanması gerekenler belli  1993 yılında Pir Sultan Abdal Şenliklerinde kaldıkları Madımak Otelini ateşe vererek aydınlarımızı sanatçılarımızı diri diri yakan gözü dönmüş yobazların Belediye Başkanı Temel Karamollaoğlu’ nu o masaya alanların  hiç mi suçu yok.

 Gelecek Partisi Davutoğu  sütten çıkan ak kaşık değil elbette. Ülkenin en büyük ve geniş ağa sahip tarikat şeyhini İsmail Ağa Cemati’nin lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun  cenazesinde baş köşede kasılıyordu bu kadarla kalsa  neyse.  Bakın Davutoğlu zeytin ağaçları için neler demiş “Zeytin ağaçlarının yerine  İslama uygun helal ağaçlar  dikelim.” Zeytin yağıyla yapılan mezeler içki sofralarını süslüyor  bu mezeler  içki tüketimini arttırıyor. Bu nedenle zeytin ağaçları sökülmeli. Zeytin Rumların  anlayışıyla Truvaatı olarak  bıraktığı bir bitkidir fazla kullanıldığında kısırlaşmaya sebep oluyor.” Cumhuriyet Halk Partisi’nden hiçbir Allah’ın kulu bu sözleri duymadı mı ülkenin ekonomisi ve sağlıklı nesillerin yetişmesi için vazgeçilmez olan zeytin için söylediği bu sözlerden dolayı  bırakın  Altılı masaya oturmayı CHP’nin kapısından bile girmemesi gerekir tabi bunlar benim şahsi düşüncelerim siz  ne isterseniz onu yapın.

Kendi seçmenini ikna edemediğini söylemesine rağmen CHP seçimleri kazanmış olsaydı Cumhurbaşkanı yardımcısı koltuğuna koşarak gidip otururdu neyse şöyle bir geriye dönüp küçük bir hesap yaparsak 2014 seçimlerinde Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan 51.79 oy alarak seçimi kazanmış  Ekmeleddin İhsanoğlu 38.44 oy alırken, Selahattin Demirtaş 9.76 oy almıştı.

Buradan yola çıkarsak son seçimlerde AK Parti 52.18 oy alırken, CHP 47.82 oy aldı. HDP aday çıkarmadı, İyi Parti, DP, Saadet , Gelecek, DEVA ve  CHP  bunları toplam aldıkları oy  47.82.

Yeminle  söylüyorum hesap ortada Ekmeleddin İhsanoğlu bunlardan çok çalışmış  bir oy Kemale bir oy Merale diyen dahil olmakla birlikte hiçbir parti seçmenini çevresini ikna edememiş masada olmamasına rağmen masadakilerden daha fazla çalışan bir gizli kahraman var. İster kabul edin ister etmeyin Cemal Enginyurt. Her platformda altılı masa için çalıştı hala kararından vazgeçmedi.

 Enginyurt daha geçenlerde yıllık enflasyon 38 ise Milletvekilliğinden istifa edeceğim açıklaması yaptı. “TUİK  asrın yalanını söylüyor.  Yıllık enflasyon 38 ise neden mazot 27 lira,  benzin 26 lira. Neden mortolu taşıtlar vergisi %100  zamlanıyor, yollarda doğru dürüst göremediğimiz yerli ve milli arabalarınıza neden 300, 400 bin lira zam yapıyorsunuz” dedi. Evet doğruları söyledi. Şimdide  emekli bir gazeteci olarak biz soralım. Enflasyon bu kadar düşükse işler tıkırında demektir. Peki o zaman  emeklinin maaş  artışını niye kuş kadar verdiniz. Seçim öncesi verilen sözler, hani refah payı, memura  verdiniz ne verdiğiniz ayrıca tartışılırda ama azda olsa verdiniz asgari ücretliye de verdiniz hani emekliye  yok. Ben demiyorum siz diyorsunuz enflasyon %19.77 ise niye memura %84  verdiniz  böyle hesap olmaz.

Hani derler ya ağzı olan konuşuyor. Tabi anlayanda konuşuyor anlamayanda. Facebook ta bir vatandaş yazmış en düşük emekli aylığı 15000 lira olsun çağrımıza destek verecek 10 bin kafası çalışan emekli arıyoruz demiş.

Kardeşim emekli yıllardır asgari ücretin altında kaldı bu birincisi ikincisi 10 bin kafası çalışan emekli olsa bu sandığa yansır boşuna arama bulamasın.  Ancak  Balıkesirlilere  çok güzel masallar anlatanlar var. Hiç canımız sıkılmaz  bunu iyi biliyoruz alın size eski bir masal.

Bir varmış mir yokmuş Balıkesir’in güzel bir Devlet Hastanesi varmış. Hastane örnek gösterilecek kadar güzel hizmetler veriyormuş ancak şehir büyüyüp nüfus artınca ihtiyaca yanıt veremez olup yığılmalar her geçen gün artmaya başlamış. Hal böyle olunca büyüklerimiz yeni bir hastane yapmak için modayı da takip ettikleri için Balıkesir Şehir Hastanesini yapmışlar. Yapanların ellerine sağlık ancak şehrin yerleşiminden hayli uzak olduğu için  gidip gelmek çok zor oluyormuş. Bu nedenle Şehir Hastanesi yapıldıktan sonra neredeyse içi boşaltılan Devlet hastanesi  yıkılarak yepyeni modern bir hastane yapmaya karar vermişler. Ama sadece karar vermişler.   Hastanenin  35 bin 429 metrekarelik alanına  iki kat bodrum  zemin artı  8 kat olacağı  söylenmiş  400 yataklı  olacak hastane  108  adet çift kişilik, 84  adet  tek kişilik,  13 ameliyathane,  82 poliklinik 10 yataklı diyaliz olacak  denilmişti hatta dönemin CHP Milletvekili Fikret Şahin hastanenin neden yapılmadığını ve bu gidişle hastanenin yapılamayacağını söyleyince  İktidar Milletvekili Mustafa Canbey  tarafından  Fikret bey  “Buradan size ekmek çıkmaz hastaneyi biz yapacağız açılışa sizi de davet edeceğiz bakalım nasıl mahcup olacaksınız demiş” sadece Canbey değil vekilliği sona  eren Adil Çelik bile hastaneyle ilgili  defalarca açıklamalar yapmış.

Bu masalın devamını dinlemek istiyorsanız şöyle devam ediyor. Kahramanımız yine Canbey  CHP  milletvekili Ensar Aytekin’in  alevi vatandaşların köylerine yaptığı ziyaretlerde “AK Parti’ye oy vermediğimiz için yollarımızı yapmıyorlar” dediklerini  duyduk  ancak Canbey  hemen harekete geçerek  Aytekin’i  yalanlayarak  “Biz hiçbir ayrım yapmadan hizmetlere devam ediyoruz”  dedi.

41 yıllık gazetecilik yaşamımda Çukurhüseyin köyünün köprüsünü Alevi oldukları için yapılmadığını  çok iyi biliyorum. Köylülerin kalasları ekleyerek yaptıkları iptidai köprüden traktörlerin dereye uçarak insanların öldüğünü sanırım Canbey bilmez, Kabakdere Köyünden AK Partiye bir tek oy çıkmadığı için köye dozer ve kepçeleri göndererek imarsız evleri yıkmaya sanırım ben gitmedim.  ama birileri hala ayrım yapmıyoruz diyor.

Olsun tek tesellimiz deterjan, şampuan, tuvalet kağıdında KDV %20’ye çıkarılmış şükürler olsun  pis gezeceğiz. Masalımızda sona erdi.