1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. ADALET VİCDANDA SAKLIDIR! 

ADALET VİCDANDA SAKLIDIR! 

0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

Adalet, insanlık tarihinin en eski arayışlarından biridir. Toplumlar kurulmadan önce bile insanlar arasında haklıyı haksızdan ayırma çabası vardı. Ne var ki bu çaba, zamanla yasalarla, kurallarla ve kurumlarla sistemleşse de adalet hissi hep tartışmalı kaldı.

 

Bir ülkenin gelişmişlik düzeyini saptama konusunda iyi bir ipucudur yukarıdaki tümce. Bir ülke onu ne kadar az duyarsanız, o kadar gelişmiş, ne kadar sık duyarsanız da o kadar gelişmemiştir. Şimdi Türkiye’yi bu kantara koyun bakalım! İkide bir, “adalet bir gün herkese lazım olur” deyip durduğumuza göre sonucun negatif çıktığını, çok da adil bir düzende yaşamadığımızı görüyoruz.

 

En yüksek erdem sayılan adalet, akıl ve vicdan unsurlarından oluşur. Aklı ve vicdanı olmayan kişi ve toplumların sonu hüsrandır. İlkel adalet, uygar adalet, denkleştirici adalet, dağıtıcı adalet, sosyal adalet, ilahi adalet gibi değişik türleri vardır. Adalet, birçok noktada eşitlik, ahlak, ölçülülük ve hakkaniyet kavramları ile kesişir.

 

Mezopotamya tarihi ve kültüründe adalet şöyle özetlenmiş. “Adalet isteyen kendi için ister, lakin adil olan herkes için adalet ister. Bu yüzden adaleti isteyen değil adil olan değerlidir. Adil olan kendisine verileni paylaşabilir. Adalet arayan ise kendisi için en iyisini ister sadece.” Haklının kim olduğunu bilmek için öncelikle hakkın ne olduğunu öğrenmek gerekir. Kâinatta yaratılmış canlı cansız her şey çok ince bağlarla birbirine bağlıdır ve her varlığın bir yaradılış amacı vardır. Bunun hikmetini anlayamayanlar adil olmadıkları gibi zulüm yaptıklarının da farkına bile varamazlar.

 

Peki adalet herkes için mümkün mü?

 

Teoride evet. Her bireyin eşit haklara sahip olduğu, kanun önünde eşit sayıldığı bir sistemde bu mümkündür. Fakat pratikte, sosyal, ekonomik, kültürel ve hatta duygusal eşitsizlikler, adaletin terazisini sürekli sarsar. Birinin hakkı çabucak teslim edilirken, diğerininki yıllarca ertelenebilir. Aynı kurallar farklı hayatlara farklı işler. Gerçek adalet, sadece eşitliği değil, eşit imkanları da sağlar. Herkesin aynı kapıyı çalabildiği bir düzende, o kapının herkese aynı şekilde açılması gerekir. Aksi halde adalet, güçlü için bir zırh, zayıf için bir duvar haline gelir.

 

Adaletin asıl gücü, haklıya cesaret vermesinde değil, haksıza sınır çizmesindedir. Ve bir toplum, adalete olan inancını yitirdiğinde, güven de barış da umut da zedelenir. Belki de en büyük soru şudur: Adaleti sistem mi sağlar, yoksa insan mı? Ve cevabı şurada gizlidir: Adalet, sistemin içinde değil, onu ayakta tutan insanların vicdanındadır.

Sağlıcakla…

Saygılarımla

Osman Köse

 

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
sinirli
Sinirli
ADALET VİCDANDA SAKLIDIR! 
+ -
Giriş Yap

Balıkesir Birlik Gazetesi - Son Dakika , Güncel Haberler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!