Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, çocuklar için Tip 1 Diyabet Ölçüm Cihazı Yardım Programında çocuklar arasında ayrımcılık yapıldığını, çok sayıda çocuğun bu kapsamdan yararlanamayacağını ifade ederek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’a ayrımcılığı durdurun çağrısı yaptı.
Türkiye’de de uzun süredir sürdürülen girişimlere karşı nihayet adım atıldı ve geçtiğimiz hafta Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’ın açıklaması ile Tip 1 Diyabet Tanısı Almış Çocuklara Yönelik Glikoz Ölçüm Cihazı Programı’nın geliştirildiği ve başvuruların başladığı belirtildi. Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin ise Bakan Yanık’ın açıkladığı programın kapsamının yetersiz olduğunu, bu kapsamın genişletilmediği sürece çok sayıda ailenin ve çocuğun mağdur olacağını ifade etti.
CHP’li Aytekin’in açıklamasına şöyle başladı: “TİP 1 Diyabet tanısı almış çocuklar, tüm dünyada sağlık kuruluşları ve ailelerin özellikle takip etmesi gereken çocuklardır. Bu çocuklarla ilgili geliştirilecek tedavi yöntemleri gelecekte organ yetmezliği başta olmak üzere birçok hastalığa karşı tedbir alınmasına olanak sağlar. Çocukların gün içerisinde, defalarca parmaklarına iğne batırıp şeker ölçüm cihazlarında ölçümü yapmak, hem çocuğun canını yakmakta hem de fiziksel ve psikolojik sorunlar yaşamasına sebep olmaktadır. Tüm dünyada bu konunun çözümü için deri altı ölçüm cihazları ile alternatif ölçüm metotları teknolojik araçlarla entegre şekilde kullanılmaktadır. Ülkemizde de uzun yıllardır bu konuda çeşitli talepler dile getirilmekteydi. Nihayet, bakanlık nezdinde bir adım atıldı. Aile Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’ın yaptığı açıklamaya göre, Tip 1 Diyabet Tanısı Almış Çocuklara Yönelik Glikoz Ölçüm Cihazı Yardım Programı’nın hayata geçirildiği ilan edildi. Bu adım, hiç adım atmamaktan elbette önemlidir. Ancak bu haliyle çok ciddi bir soruna ve hayal kırıklığına sebep olacaktır.”
“HİÇBİR EKONOMİK KAYNAK ÇOCUKLARDAN DEĞERLİ DEĞİL”
Sözlerinin devamında CHP’li Aytekin, ihtiyaç sahibi hanelerdeki çocuklara yönelik yapılan projede cihazın en fazla 2 yıllık temin edilebileceğini belirterek hiçbir ekonomik kaynağın çocuklardan kıymetli olmadığını söyledi. Ensar Aytekin: “Başvuru koşullarına baktığımızda Sosyal Yardımlaşma Vakıflarınca tespit edilen ihtiyaç sahibi hanelerdeki çocuklara yönelik olduğu ve cihazın en fazla 2 yıllık temini tapılacağı belirtilmiştir. Hiçbir ekonomik kaynak çocuklardan kıymetli değildir. Cihazın 2 yıl boyunca temin edilecek olması ise başlı başına bir eksikliktir. Peki 2 yıl sonra ne olacak? Diyabet mi bitecek, 2 yıl sonra bu ailelere bu çocuklara ne diyeceğiz? Uzun yıllardır İngiltere'de, İtalya'da, Yunanistan'da hatta Suudi Arabistan'da 18 yaş altı Tip 1 diyabetli çocukların sağlıklı yaşam hakkı ayırımı yapılmadan devlet güvencesinde ve sensörler devletin sosyal güvenlik sistemi içinde ücretsiz olarak veriliyor. Türkiye’nin sosyal güvenlik sistemi Yunanistan’dan kötü müdür? 18 yaş altı her bireyin sağlığının devletin sigortası altında olmasına rağmen, bir yaş ve gelir ayrımına tabii tutulması nasıl bir mantıktır? Proje ilk başta ortaya çıktığında 18 yaş altını kapsıyordu. Sonra gördük ki proje 18 yaş altının tamamını değil, 14 yaş altını hedefliyor. Bu haliyle hedef tahmini olarak 11bin 500 çocuk olduğu belirlendi. Şimdi ise yardıma muhtaç olanlar olmayanlar diye çocuklar bir daha ayrıldı. Son sayı ile cihazdan faydalanabilecek çocuk sayısı yalnızca 6 bin. Kalan çocuklar ne olacak belli değil. Yardıma muhtaçlık kriterini ne belirleyecek belli değil. İşi Sosyal Dayanışmaya yıkmak, her şeyden önce adil değil. Bu adaletsizliğin bir an evvel düzeltilmesi ve kapsamın çocukların tamamını alacak şekilde güncellenmesi gerekiyor. Bu ailenin ihtiyacı olup olmama meselesi değil, devletin vatandaşlarına tam kamusal hizmet üretiminde eşit olması meselesidir. Varsın bütçeniz açık versin, bütçe sırf bu yüzden açık verecekse kimse sesini çıkaramaz. Çünkü çocuktan kıymetli hiçbir şey olamaz” dedi.
KAYNAK: İHA
Yorum yapın