El sanatkarı ve antika biriktirmeyi bir tutku haline getiren Zeki Ayhan, antika sanatını ve bu mesleğin sırlarını balikesirbirlikgazetesi.com’a anlattı.
Balıkesir’in Susurluk ilçesinde antika dükkanı bulunan Zeki Ayhan, bir eşyanın antika olabilmesi için en az bir asırlık olması gerektiğini söyledi. Antika olan ürünlerin üzerinde bu eşyayı yapan ustanın adı, soyadı, tarihi v.b. detaylar varsa o ürünün daha da değerli olduğunu belirten Ayhan, ayrıca ilk günkü görüntüsünü koruyan, sağlam ve temiz ürünlerin değerini katlayarak arttığını ifade etti.
“KALİGRAFİ BURADA İLGİ GÖRMÜYOR”
Asıl işinin kaligrafi olduğunu söyleyen el sanatkarı Zeki Ayhan, Susurluk’ta kaligrafi sanatının çok ilgi görmediğini söyledi. Deve kuşu yumurtalarından takılar yaptığını dile getiren Ayhan, bu sanatın nasıl olduğunu şu şekilde açıkladı; “Deve yumurtalarından takı yapmak kolay değil, bir sürü aşaması var. İnsanlar benim bunlardan takılar yaptığım görünce çok şaşırıyor. Bu takıların benzerleri var aynıları yok” dedi.
Askerden geldikten sonra 1980’li yılların sonunda İstanbul Beyoğlu Adliyesi’nde bir süre muhabirlik yaptığını anlatan Ayhan, bunun sonrasında küçüklüğünden beri ilgisi olan el sanatına yöneldiğini ve bu kaligrafi sanatının işinin yavaşladığını ifade eden Antikacı Zeki Ayhan daha sonra Antika işine girdiğini ve 25 yıldır bu işi yaptığını söyledi.
“ANTİKA BİR TUTKUDUR”
Antikacı Zeki Ayhan, antikanın bir sanat olduğunu ve bunun bir tutku olduğunu şu sözleriyle tamamladı; “Antika bir tutkudur. Antika nedir diye sorulduğunda verdiğim cevap vefat etmiş bir kişinin eşyasını vefat edecek olan insanlara satıyoruz, demek oluyor.”
“BAZI NOSTALJİK ÜRÜNLER ANTİKAYA TAKLA ATTIRIR”
Bir ürünün antika olup olmadığını anlamak için antikacının tecrübesine dayandığını ve bazı yazılı notların olduğunu anlatan Zeki Ayhan antika işinin tarihsel dönemlerle alakalı olduğunu söyledi. Antikacı Zeki Ayhan, eski dönemde yapılan çoğu ürün el işiyle yapıldığı için ustanın değerinin paha biçilemez olduğunu ifade eden bu yüzden ürünün onu daha değerli yaptığını dile getirdi. Bir ürünün antika olması için en az 100 yıllık olması gerektiğine vurgu yapan Ayhan, üründe ustanın adı, soyadı, tarihi vb. detaylar varsa ürünün daha da değerli olacağını söyledi.
Antika denildiği zaman bir kişinin ilk aklına gelen şeyin kişiden kişiye göre değiştiğini söyleyen Zeki Ayhan, antikanın değerinin de nadir, sağlam ve temiz olması gerektiğini dile getirirken sözlerinin devamında antika ürünü ne kadar iyiyse ürünün değerinin de o kadar kıymetli olacağını ifade etti.
“NADİR YAPILAN İŞ DAHA FAZLA DEĞER GÖRÜR”
Antika sanatını her yerde yapan görebilmek mümkün diyen Zeki Ayhan sözlerinin devamında şunları ekledi; “Nadir yapılan iş her zaman daha fazla değer görür. Aynı şeyi tekrarlayan kimse bu kadar değer görmez. Ben sana kaligrafiden örnek vereyim, herkes yazı yazabilir ama bu sanatı yapamaz. O yüzden yaptığın işi severek ve eşsiz yapmaya çalış” diyerek sözlerini tamamladı.
ZEKİ AYHAN KİMDİR?
Zeki Ayhan 1968 yılında Susurluk’ta dünyaya geldi. 1969 yılında daha 9 aylık bir bebekken ailesiyle birlikte Almanya’ya göç eden Ayhan’ın antika eşyalara ilgisi küçük yaşlardan geliyor. Çocukken yurtdışında gördüğü büyük pazar yerlerindeki antika eşyaları kurcalamayı çok sevdiğini söyleyen el sanatkarı Zeki Ayhan, meslek hayatına el sanatı olan kaligrafi ile başladığını ve deniz kenarlarında deve kuşu yumurtasından takı yaparak başladığını dile getirdi.
Zeki Ayhan uzun yıllardır Balıkesir’in Susurluk ilçesindeki Zeki Collection adıyla kendine ait antika dükkanını işletiyor.
ÖZEL HABER: BUSE ASLAN
Yorum yapın