Dünkü yazımda Balıkesir’de yakın tarihin siyaset geçmişine dair merhumlar Sabri Uğur ve Ahmet Edip Uğur özelinden anılar, anekdotlar aktararak bir şeyler anlatmaya çalışmaya başlamış devamını bugüne bırakmıştım. Dünkü yazımda anımsayacaksınız Sabri Uğur ile nasıl tanıştığımızı anlatırken lütfen sakın çok fazla ayrıntıya girdiğimi lafı fazla uzattığımı falan düşünmeyin!..

O'nun adını ilk kez nasıl duyduğumu, nasıl tanıştığımızı ve de kaynaştığımızı uzun uzadıya anlatmamım nedeni 'Sabri Uğur'un Ahmet Edip Uğur’dan farklı bir Uğur olduğunu' vurgulamaktır!..

'Nasıl farklı bir Uğur anlat da biz de bilelim?' diye sorduğunuzu duyar gibi oldum. Hemen anlatayım. Sabri Uğur aynı soyadını taşıyan yakın geçmişe değin Balıkesir milletvekili, 2014’den sonraki süreç de ise zorla istifa ettirildiği 2017’ye kadar zaman diliminin Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur' dan da onun oğlu kısa bir dönem hem yerel medya patronu hem de Balıkesir Sanayi Odası Başkanı İsmail Uğur'dan da merhum Ahmet Edip Uğur beyefendinin diğer oğlu olan Mahmut Uğur'dan da çok farklı bir Uğur'du!..

37 yılı yaklaşan meslek yaşamımda Balıkesir siyasetinde tanıdığım altı belki de en fazla yedi isme 'ağabey' diye samimiyetle hitap etmişliğim vardır. Bu 6-7 isimden Sabri Uğur' da dahil olmak üzere 3'ü bugün hayatta değildir. Diğerleri de Allah uzun ömürler versin. Sabri ağabeyimle tanıştığımız 2001 yılından vefatına kadar geçen süre yaklaşık olarak 17 yıldır. Bu yaklaşık 17 yılın yine yaklaşık olarak 16 yılı da çok samimi ve çok yakın dostane ilişkiler içinde geçmiştir. Karşılıklı içten duygularımız hep aynı kalmıştır ama özellikle son bir yıl içindeki yakınlığımız, daha doğrusu görüşmelerimiz epeyce azalmıştı. Son bir içinde yüz yüze üç kez, telefonla ise altı veya yedi kez görüşebilme fırsatımız olmuştu. Son olarak Sabri ağabeyimle vefatından 14-15 gün önce telefonla görüşmüştük. O görüşmemizde bana "Şimdi İstanbul'dayım. Balıkesir'e geldiğimde söz ilk seni arayacağım. O zaman gelirsin yanıma, hasret giderir, karşılıklı hasbihal ederiz. " demişti. Olmadı işte!..

Neyse ömrü vefa etmedi, görüşemedik. Artık, benim içinde ‘HAK VAKİ OLDUĞUNDA’ ahirette buluşur, onunla orada hasbihal ederiz!..

Konuyu daha fazla dağıtmadan, lafı da uzatmadan şu 'Sabri Uğur, farklı bir Uğur'du' konusuna geleyim öncelikle.

Hemen peşin sıra şunu özellikle belirtmek isterim ki; Sabri Uğur, asla kindar, hırsının ihtirasa dönüştüğü, makam mevki uğruna en yakınındakileri dahi harcayacak kadar gözü dönen bir siyasetçi kimliğine asla bürünmemiştir. O'nun siyaset yaşamında belediye başkanı olarak görev yaptığı beş yıllık dönem ve o dönemin öncesi ve sonrasında tek amacı, tek derdi ve tek hedefi memleketi Balıkesir'e ve dolayısıyla ülkesine, ülke insanına hizmet etmekti, inancını bugün dahi kuvvetlice taşıyorum. Her fani gibi onunda elbette hataları, kusurları, eksiklikleri, yanlışları olmuştur. Ancak çok yakın ve samimi olduğumuz için söylüyorum; Sabri Uğur’un vicdani ve de insanı anlamda Balıkesir’e bu kentin halkına bilerek ve isteyerek hiçbir yanlışı, kusuru olduğuna inanmıyorum!..

2003 yılının sonlarına doğru 2004 yılı mart ayında yapılacak yerel seçimlerde belediye başkan adayı olmayı düşündüğünü gelip bana söylediğinde çok heyecanlanmış ve ona koşulsuz destek vereceğimi söylemiş, "Ağabey sana başkanlık yakışır!" demiştim. Sabri Uğur ağabey bana o zaman "Bizim şu AK Partilileri bir yokla bakalım, ne düşünürler benim adaylığım hakkında" demişti. Ben de bunun üzerine Sabri Uğur'un en yakınındakilerden başlayarak AK Parti'nin o zaman Balıkesir'de ağır topları sayılan isimlerle görüşüyordum. O görüşmeler esnasında ince siyasi hesaplar uğruna, onun hakkında en yakınındaki önemli(!) bir ismin "Yahu Sabri'den belediye başkanı mı olur, bir kere Sabri çok agresif bir insan, bak il başkanı olmaya heveslendi, olmadı, istemediler onu" demesine hem şaşırmış hem de çok yadırgamıştım.

Hemen gidip bu durumu isim vermeden de olsa Sabri Uğur'a anlatınca o da bana "Boş ver yahu Zikri, siyaset böyle bir şey işte, Hayırlısı diyelim. Ben bu işin olmayacağına yani benim adaylığımın kabul edilip, başkan seçilemeyeceğime inansam bu yola çıkmazdım. Herkesin hesabı farklı işte. Onlar yaptıkları ince hesaplarda beni hiç düşünmemişler anlaşılan. Ama bak göreceksin, onların o ince hesapları tutmayacak!" yanıtını vermişti.

Gerçekten de başkalarının ince hesapları değil Sabri Uğur'un kendine doğru vey de akılcı siyaset stratejisi tuttu ve onun adaylığında girilen seçimde Sabri Uğur Balıkesir belediye başkanı seçildi.  Seçimlerin hemen ardından ise bana bir buçuk ay önce "Yahu Sabri'den belediye başkanı mı olur, bir kere Sabri çok agresif bir adam!" diyen Sabri Uğur'un çok yakınındaki o malum AK Partili zat-ı muhterem bu kez hiç utanmadan, sıkılmadan bana ilk gördüğü yerde "Bak gördün mü Zikri. Nasıl seçtirdik Sabri'yi belediye reisi. Onun adaylığını da ben temin ettim, Ankara'da az uğraşmadık Sabri’nin aday olması için." Deyivermişti hiç utanmadan sıkılmadan!..

Şimdi sorabilirsiniz 'kimdi o zat-ı muhterem?' diye ama hiç boşuna uğraşmayın, bu saatten sonra hiç söyleyemem. Siz tahmin edin bulun o şahsı muhteremi!.. Çünkü Sabri Uğur ağabeyim sağlığında bir değil hem de iki kez söz verdirdi bana; "ben hayattayken de hak vaki olduğunda da kesinlikle bu ve bunun gibi üç önemli mevzu da adı geçen kişileri asla kimselere açıklamayacak, yazmayacak, kimseye söylemeyecek, anlatmayacaksın. Senden bilhassa rica ediyorum. Ha benimle ilgili bu üç konuda adı geçen isimlerin gidip bu sözlerini yüzüne vurabilir, anlatabilirsin, Sabri Uğur hakkında şunu söylemiş, şunları yapmıştın zamanında diyebilirsin ama başkalarına söylemek, ifşa etmek yok, anlaştık mı!.."

Dolayısıyla bizzat tanık olduğum, birini bu vesileyle anlattığım bu ‘üç hassas mevzuda’ adı geçenlerin isimlerini ben de mezara kadar sır gibi saklayacağım. Bu satırları okuyunca zaten o üç mevzuda odak oluşturan ve hala AK Partili geçinen o zat-ı muhteremler, benim onlara Sabri Uğur’un vefatının ardından bir veya bir buçuk yıl sonra gidip hem olayları hem de sarf ettikleri sözlerini nasıl anlattığımı, nasıl yüzüne vurduğumu öyle zannediyorum ki hemen anımsayacaklardır. Bu günlük benden bu kadar yeter sanırım. Çünkü Sabri Uğur'un neden farklı bir Uğur olduğunu anlaşılır biçimde anlatırken Balıkesir’in yakın siyaset geçmişinin muhafazakar sağ siyaset ekseninde yer alan bugüne kadar hiç kimsenin bilmediği tarafına kuvvetli bir ışık tuttuğuma inanıyorum!..