MAL VE YAŞAMA HIRSI
İnsanlar doğarlar yaşarlar ve ölürler. Dünyaya gelişimizin, hayatımızın,
yaşantımızın doğal bir fıtratıdır bu. Hayatımızı devam ettirmek için manevi şeylere ihtiyacımız olduğu
gibi maddi şeylere de ihtiyacımız vardır. Para mal mülk ve araba ve daha maddi ihtiyaçlarımız
olmadan hayatımızı idame ettirmemiz mümkün değildir. İnsanlarımız bir kısmı yaşamak için manevi
duygulara daha çok ihtiyaç duyarsa da bazı insanlarımızda maddi ihtiyaçları, parayı, malı, mülkü daha
çok önem verir daha çok kazanmak, daha çok maddi şeye sahip olmak için doyumsuz bir hırsa
kapılırlar. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki insanımız artık manevi duygulardan çok maddi ihtiyaçlara
daha çok önem vermeye başladı. Bir başka deyişle insanlarımız yaşlandıkça iki şeye daha çok düşkün
olmaya başladı. Birisi çok yaşama arzusu, diğeri de yaşlandıkça daha çok mal para ve maddiyat
biriktirme hırsı. Elbette ki mal para ve maddi şeyler olmadan yaşayamayız ama ne yazık ki her şey
para ve maldan ibaret değildir. Ben şahsen yaşlanmaya başladıktan itibaren maldan, paradan daha
çok aradığım ve önem verdiğim iki şey var. Sağlık ve huzur. İnsanın sağlığı huzuru olmadıktan sonra
dünya senin olsa neye yarar. Ama ne yazık ki çoğu insanımız bunu aksini düşünüyor ve paraya mala,
mülke daha çok tamah ediyor, ha bire kazanmak için çalışıyor, çabalıyor, mal mülk para biriktirmek
için didinip duruyor. Sorumsuzca israf ediyor, maddi şeyler biriktirmek istiyoruz. Yiyemeyeceğimiz
kadar erzak giyemeyeceğimiz kadar kıyafet, kullanamayacağımız kadar eşya, oturamayacağımız
kadar ev ve araba peşindeyiz. Gözlerimiz midelerimizden, arzularımız ve açgözlülüğümüz
ihtiyaçlarımızdan daha büyük oluyor. Konuyla ilgili burada çok güzel bir hikâyeyi siz okuyucularımla
paylaşmak istiyorum.
Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Pahom daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır. Uzak bir
yerlerde cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyunca daha çok toprak elde etmek için reise
gidip talebini iletir. Gerçektende reis herkese istediği kadar toprak veren cömert biridir.
Pahom’a ^^Sabah güneşin doğuşundan batışına kadar kat ettiğin bütün yerler senin fakat güneş
batmadan yeniden başladığın yere dönmen lazım^^der. Yoksa bütün hakkını kaybedersin.
Pahom güneşin doğuşuyla beraber başlar yürümeye. Tarlalar, bağlar bahçeler geçer. Tam geri
dönecekken gördüğü sulak bir araziyi es geçemez. Şu bağ, bu bahçe derken epeyce bir yürüdükten
sonra bakar ki güneşin batışına az kalmış. Geri dönmek için koşar koşar ama kesilir takati. Halsiz
adımlarla yürümeye devam ederken burnundan kan damlamaya başlar. Tam yürümeye başladığı
noktaya yaklaşmışken biran yere yığılır ve bir daha kalkamaz. Reis olanları izlemektedir. Çok kereler
yaşanan olay yeniden vuku bulmuştur. Adamlarına bir mezar kazdırır. Pahom u bu mezara gömerler.
Reis Pahom un mezarının başında durur ve şöyle der.
^^Bir insana işte bu kadar toprak yeter^.
Yine bir başka hikâyecik da anlatıldığı gibi terazinin bir gözüne insan gözünü koyarlar. Diğer gözüne
para, altın maddi ne varsa koyarlar ama göz ağır gelir, sonra yaşlı bir bilgenin uyarısıyla bir avuç
toprak koyarlar ve toprak gözün olduğu kefeyi anında bastırır. Demek ki insanoğlunun gözünü ancak
bir avuç toprak doyurur.
NOT:
Geçtiğimiz Çarşamba günü Mahallemizde ki Çarşamba pazarına gittim. Pazar yerinde hemen hemen
bütün bankaların ATM leri vardır. Acil para lazım olduğu için devamlı maaş aldığım bankanın ATM
sine gittiğim de bakım yapıldığını ve para veremediğini gördüm. O gün mahallenin pazarı olduğu için
kalabalıktı. Epeyce bir zaman beklememe rağmen ATM nin bakımı bitmedi. Ben de işim acele olduğu
için hemen yanında ki bütün bankaların ATM si yazan ATM den para çekmek istedim. İşlem
başladığında yapılacak çok kısa süreli bir işlem için 12 TL ücret istendiğini gördüm. Ben de işim acele
olduğu için mecburi razı oldum ve paramı çektim. Şimdi soruyorum bir ATM bakımı bu kadar uzun
sürer mi. Banka bunun tedbirini önceden almaz mı. Bütün bankaların ATM yazan banka kısa bir işlem
için bu kadar ücreti neden alır.Madem ücret alacaksın böyle yazıyı neden yazıyorsun.Boşuna
okumuyoruz bankaların bu kadar kazandığını ve kar ettiğini.Demek ki vatandaşı böyle
soyuyorlar.Başka nasıl olacak.Ben de hakkımı helal etmiyorum.
Sağlıklı ve esenlik dileklerimle. Em.Sağ.Yazar. Aslan TORUN.
Yorum yapın