Eskiden daha ziyade “hükümet konağı”, “kaymakamlık” derdik…
Sonra bir ara “valilik” demeye başladık konağa.
Şimdi yine “hükümet konağı” kullanılmaya başlandı çoğunlukla… Hem valilik binaları için hem kaymakamlıklar için…
Şimdi konaklar gündemde.
Maliyetleriyle.
Eskileri yıkılıyor yenileri yapılıyor. Yıkılmazsa yeni bir alana süperi dikiliyor…
Ulusal basının bir kısmında yeni yapılacak bazı konakların kaça mal olacağına ilişkin haberler yapılıyor birkaç gündür.
Uçuk kaçık rakamlar.
Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek bu harcamalar hakkında ne düşünüyordur; tasarruf tasarruf derken?..
Gerekli mi, ne kadarı gerekli tartışılır…
Devasa saray yavrusu binalar.
Kaymakamlık binaları bile artık iyice şaşalı hal aldı farkında mısınız?..
İşte Balıkesir Karesi Kaymakamlığı’nın yeni binası… 172 milyon liraya yapılıyormuş; nasıl rakam ama?!
Türkiye’nin kamu harcamalarını azaltması elzem.
Araç kiralamalardan, saraylara, konaklara…
Bir de “vali konakları” olarak bilinen valilerin ikametleri var biliyorsunuz…
Artık onlar da saray yavrusu…
Misal Balıkesir.
Önceki vali konağı gayet sade, gayet mütevazi Bandırma Caddesi’nde bulunuyordu.
Sonra dev gibi Balıkesir’e yukarıdan bakan bir konak yapıldı Yeni Mahalle’ye…
Yaklaşık 8 dönüm yeşil alan içerisinde 3 bin metrekare bina.
Üç kat, devasa odaları, misafir ağırlama odaları, güvenlik müştemilatı….
Bu kadar büyük bir binanın gereği var mıydı?..
Yapıldı geçti.
Zamanın valileri Ahmet Turhan ve Mustafa Yaman döneminde yapıldı, kim ne kadar oturdu, valiler de gelip geçici olduğuna göre sadelikten uzaklaşmanın ve şehir dışına gitmenin kime ne faydası oldu?.. Ne gereği vardı Bandırma Caddesi’ndeki ikamet, gayet yeterken…
Ama furya işte bu.
Balıkesir Vali Konağı vatandaşın içinde; şehirin göbeğinde, samimi bir evdi.
Şimdi tepeden bakan bir binada ikamet ediyor valilerimiz.
Normal bir ailenin oturması mümkün olamayacak büyüklükteki bina ile ne kazandı Balıkesir?..
Devletin harcamalarının gerçekten akıl alacak hali yok..
Böyle bir konak yapılırken cılız da olsa gelen eleştiriler, misafir ağırlama ve konaklama için bu kadar büyük yapıldı diye geçiştirilmişti.
Kaç kere hangi devlet büyüğü gelip de konaklamalı valilerimize misafir oldu hatırlayan var mı?..
Makamlar geçici.
Makamlar sonuçta temsil yeri.
Yapılan harcamaları -kendi paran olsa n’aparsan yap dersin de- bir kere değil on kere değil yüz kere tartmak lazım.
Bu anlayış değişmediği sürece Türkiye’nin ekonomisinin temelden düzene girmesi mümkün değil.
Sayın Maliye Bakanı “tasarruf” diye dursun.
AVM’de kumpir yediği için vatandaşa sıcak gelmişti, bizden biri falan denmişti.
Halk tepeye çıkanın, tepeden bakmasını sevmiyor.
Bunu bir anlayabilirsek değişeceğiz.
Makamlar ve koltuklar devleti en çok düşündüğümüz yerler olmalı.
Umuyoruz; bir gün vatandaş kadar da devlet kemer sıkmayı öğrenir.
İşte o zaman pek çok aksama kendiliğinden düzelmiş olur.