HAYAL KIRIKLIĞI..

Hepimizin yaşam içinde zaman zaman yaşadığı olumsuz bir duygu olan hayal kırıklığı, beklentilerin ve umutların çöküşünden kaynaklanan duygusal bir durumdur..

Beklentilerimize karşılık bulamadığımızda ya da umutların boşa çıktığını görünce, yaşadığımız sıkıntı, öfke, acı ve üzüntü hallerinin toplamıdır hayal kırıklığı..

İnsanların dünya görüşleri, kendi, kendi değer ve inançlarımızdan tamamen farklı olabilir. Etrafımızdakileri suçlamak yerine kendi davranışlarımızı, isteklerimizi sorgulamak öncelikli olmalıdır..

Hayatımız boyunca bir çok hayal kırıklığı yaşamışızdır mutlaka..

Çünkü hayal etmek, umut etmek, her şeyin iyisini, güzelini istemek naturamızda var, bunun önüne geçemeyiz..

Dolayısıyla zaman zaman hayal kırıklıkları da yaşarız. İmkanlar dahilinde en iyi şartlarda yaşamak, en azından bunu umut etmek hepimizin hakkı ve hayali. Ama maalesef hayat o kadar adil değil, hayatın içinde yaşananlar hiç adil değil. Böyle olunca da hayal kırıklıkları kaçınılmaz oluyor. Hayal kırıklığına uğramak istemiyorsak, yüksek beklentiler içine girmeden, boş hayaller kurmadan, olduğuyla yetinerek “azıcık aşım, Kaygusuz başım” mantığıyla kanaat getirip geçinip gideriz. En güzelini, en iyisini beklemeden, “bütün bunlar benim de hakkım” demeden ‘AZ’a kanaat edip, ÇOK’u bulunca sevinmek’ daha mı iyidir, hayal kırıklığı yaşamaktan?.

Yaşadığımız olumsuz duyguları, belli sınırlar dahilinde dışa vurmak, aslında en sağlıklısı, eğer becerebilirsek elbette..

İçimizde çokça biriktiği zaman başa çıkamayacağımız psikolojik sıkıntılarla uğraşmak zorunda kalabiliriz. Hayal kırıklığının üzerinde fazla durmadan, saplanıp kalmadan, bunu tecrübeye çevirip, deneyim kazanmış olduğumuzun bilinciyle, kaldığımız yerden devam etmeliyiz hayata ve yolumuza..

Çünkü geçmişte yaşanılan hayal kırıklıkları, günümüzde birer deneyim olarak bize yarar sağlar hayat adına..

Duygularımızı, hayallerimizi ve umutlarımızı kontrol altına alabilirsek, sonucunda yaşanabilecek hayal kırıklığını da en aza indirebiliriz. Dostoyevski’nin şu sözüyle bugünkü yazımı noktalamak istiyorum; “Aslında insanı en çok acıtan şey, hayal kırıklıkları değildir. Yaşaması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır!.”