Son zamanlarda artan kur oranları ve gelen zamlar, en çok gündemimde olan konu ve bu konu sadece benim değil tüm Türkiye’nin gündeminde olan bir şey.

Kendi ekonomimizi düzeltmemiz gerekirken başta bulunanlar dış ülkelerin ekonomisini düzeltmemiz gerektiğini söyleyerek bizlerle dalga mı geçiyor yoksa ciddi olarak mı bunu söylüyor bunları anlamış değilim.

Konu şu ki eğer dalga geçiyorsa sıkıntı yok, ama kendi ekonomik sıkıntılarını boş vererek dış ülkelerin ekonomisine değer veriyorsa bu bizler için daha vahim bir durum.

Yaklaşık olarak bir ay içerisinde akaryakıt fiyatlarında depo başına gelen toplam zamlar nedeni ile 55TL’nin üstünde fazladan cebinden para çıkmakta.

Eskiden gaz yağı, tüp gibi kuyrukların olduğu söyleyen yaşlı kesim şimdi ise benzin istasyonlarında ki yakıt kuyruklarını da görüyorlardır umarım.

Şu anda ülkemizde uygulanmakta olan faiz düşürme politikası önümüzde ki süreçte ne kadar fiyatların düşmesine sebebiyet verme şansı olsa da (ki ben hiç sanmıyorum) aynı oranda enflasyon artacağından dolayı bu durum gene aynı olmuş olacak.

1990’lı yıllarda Amerika’da yaşanan krizle birlikte artan enflasyon oranı nedeni ile faizler 25’e çıkarılmıştı uzun bir süre sıkıntı çeken Amerika Birleşik Devletleri vatandaşları ilerleyen süreçte ve günümüzde refah seviyesi en yüksek ülke konumunda yer almakta.

Yani sözüm şu ki şu anda uygulanan faiz ve kriz yönetimlerindeki amaç nedir, bunların hepsinin vatandaşa şeffaf bir şekilde, anlaşılabilir bir dille anlatılması gerekiyor.

Sadece sabretmemiz gerektiği söylenerek görmemezlikten gelmemizi beklemeleri çok saçma.

Artık 7’den 70’e herkes bu kriz durumdan rahatsız.

“Ülkede refah seviyesinin yüksek olduğunu düşünen yüzde 10’luk bir kesim var onlar hariç.”

İnsanların her geçen gün alım güçleri düşüyor ama halen daha bu durumların dış güçlerin oyunu olduğunu düşünen insanlarla bir arada yaşamak zorundayız.

Bu tür insanları da anlamış değilim amaçları ve düşüncelerinin çok fazla bir şey içerdiğini de düşünmüyorum.

Önemli bir hususta şu ki ülkece seçim havasına girmiş bulunmaktayız.

Ancak bir şeylerden korkuyorlar mı yoksa farklı bir düşünceleri mi var da erken seçime girmek istemiyorlar bu da ayrı bir ki soru işareti kafamın içinde.

Sıkılmış durumdayız ve tüm ülke olarak yalanlara doyduk tamamen görmek istediğimiz şey icraat havadan sudan konuşarak bu işlerin çözüleceği, duracağı yok ve bugün 12 15 seviyelerinde olan dolar Euro yarın veya ondan sonra ki gün bir anda 18 22 seviyelerine çıkmayacağını da kimse bilmiyor.

Uygulanmakta olan kriz yönetimine karşı çoğu ekonomist yanlış bir politika izlediklerini bas bas söylüyorlar ancak 2,3 tane adamın dediklerine bakıyorlar.

Ancak bu gidişatın böyle gitmeyeceğinin bende kendileri de ülkede içinde çıkan ayaklanmalardan farkındalardır diye düşünüyorum.

Gerçi bu ayaklanmaları da dış güçlerin oyunu diyerek milleti kandırmaya çalışacaklarını düşünüyorum ancak sanmıyorum ki bizim milletimiz artık bu yalanlara kansın.

Lafın kısası Allah sonumuzu hayırlara vesile istesin kötü günleri görüyoruz ve yaşıyoruz temennim daha kötü günleri ne görmemiz nede yaşamamızdır.