Öğretmenlik mesleği kutsal bir meslektir.
Herkesin eğitim hayatının bir döneminde unutamadığı bir öğretmeni vardır.
O öğretmen kimi zaman bu hayattaki amacımızın yol göstericisi olur kimi zaman gelecekteki dönüşeceğimiz kişiye açılan kapıyı aralar.
Amma son günlerde öğretmenlik mesleği ‘Like’ almaya dönüştü.
Geçmişi hatırladığım zaman birisi öğretmen dediğinde aklımıza tebeşir, tahta veya şefkat gelirdi.
Şimdilerde ışıklar, kurgulanmış videolar geliyor.
Sosyal medyanın büyülü ama bir o kadar da tehlikeli dünyası, okul koridorlarına sızdı.
Fenomen öğretmenler artık aramızda. Sayıları günden güne artınca Milli Eğitim Bakanlığı harekete geçti.
CİMER’e artan şikayetler denetim sürecini başlattı. Belki de başından beri olması gereken buydu.
Kendinden habersiz çocuğunu bir öğretmenin sosyal medya için hazırladığı bir videoda görmek isteyen çocuğu üzerinden beğeni almasını onaylamayan yüzbinlerce veli vardır.
Öncelik bu ince çizgiyi iyi çizmek gerekli diye düşünüyorum.
Fenomen öğretmenler aslında teknolojiyi iyi kullanan, çağın gereklerini sosyal medyanın gücüyle ilham veren konulara dönüştürebiliyorlar. Fakat “fenomen öğretmenler” gerçekten eğitimi mi yüceltiyor, yoksa kendi markalarını çocukların üzerinden mi inşa ediyor? Buna dikkat etmek gerekli.
Neticede hiçbir öğrenci bir sahne dekoru yada figüran değildir.
Bir çocuğun en savunmasız, en doğal haliyle bulunduğu sınıf ortamının; binlerce kişinin izlediği, altına yorumlar yağdırdığı bir dijital vitrine dönüşmesi “eğitim” midir? Tartışmaya açık!
Hatırlatmakta fayda var sınıf mahremiyeti, çocuk haklarının başladığı yerdir. “Beğeni” butonuna basarken aslında bir çocuğun dijital ayak izini, onun rızası dışında sonsuzluğa mahkum ettiğimizi fark etmeliyiz.
Amma öğretmenlere de suç bulamadığım zamanlar oluyor.
Özellikle özel okullar, öğretmenlerine çocukların yaptıkları çalışmaları çekip ailelerine atmalarını istiyorlar.
Bu konu anasınıflarında epey fazla.
MEB okullarda bu süreci takip ederek velilere öğrencilerinin durumları akıllı telefon aracılığıyla whatsap veya benzeri uygulamalar üzerinden ulaştırılıyor.
Bu süreç sosyal medyada paylaşımlarla devam ediyor. Eğer beni alır ve akım başlarsa bu kez fenomen öğretmenlik süreci de hızlanmış oluyor.
Yani fenomen öğretmenliğin kaynağında özel okul yönetimlerinin para gözüyle gördüğü veli profili yatıyor. Süreci buralara taşıdılar. MEB okulları bu sürece dahil oldu. Artık bir çok tanınan fenomen milyonlarca takipçisi olan öğretmenler var.
Bu süreci MEB’in araştırıp kamuoyunu rahatsız eden bölümlerini temizleyip kurum içinde çözüm veya gerekirse temizlik gerekirse yaptırım çarklarını çalıştırmalı.
Belki veliden alınan izinli bir paylaşım iyi niyet veya görmezden gelinebilinir amma öğrenciyi metalaştırıp onun üzerinden beğeni toplama çabası hoş görülmeyecek bir gerçekliktir.
Süreci yakından takip edeceğim.
İnşallah sonuçları olumlu yönde bitir ve örnek teşkil eder.
Saygılarımla.





