Çok konuşmak, içinde duygusal dengesizliğinde bulunduğu psikolojik bir rahatsızlıkmış. Konuşma bağımlısı olarak tanımlanan bu insanlar ne kadar fazla konuştuklarının farkında olurlarmış. Fakat kendilerini durdurmayı başaramazlarmış. Bu konuşma sürelerini bir sorun olarak da algılamazlarmış!...

Okuduğum bu bilgilerden yola çıkarak ve birçok defa mağduriyet yaşamış biri olarak ben de bugün bu konuya değindim. Hepimiz biliriz konuşmanın karşılıklı yapılan bir eylem olduğunu. Karşılıklı konuşulduğunda bunun adı sohbet olur. Bir grup içinde sürekli bir kişi konuşuyor, diğerleri dinliyorsa daha doğrusu dinlemek zorunda bırakılıyorsa bu sohbet olmaktan çıkar, bir işkence ve hatta ızdırap halini alır. Duygularımızı, düşüncelerimizi, bilgilerimizi kısacası iletişimimizi konuşarak sağlıyoruz. Konuştuğumuz kadar dinlemeyi de bilmemiz gerekir. Dinlemeyi hiç sevemeyip konuşmaya bayılan insanlar vardır. Bunlar bir ortama girdiklerinde kendilerini o ortamın merkezine koyarlar her konuda fikirleri vardır ve her şeyi onlar bilirler. Bir alırlar sazı ellerine, başka hiç kimseye fırsat tanımazlar. Anlattığını farklı kelimelerle tekrar tekrar anlatırlar, can sıkarlar, rahatsız ederler, bunaltırlar…

Yaptıkları hadsizliğin farkında bile olmazlar. Belki de farkındadırlar ama oralı olmazlar kim bilir!..

Hani konuşmak karşılıklı yapılan bir eylemdi!..

Konuşmak en başta haddini bilmekle ilgilidir, bilgiyle ilgilidir. Konuşmak hatır saymakla, saygı duymak ile sevgiyle alakalıdır. Bazıları hiç susmaz, sustuğu nadir zamanlarda da zaten dinlemez. Çünkü kafasında hep bir an önce sazı tekrar eline almak vardır, o yüzden aklını sana veremez…

Karşılıklı konuşulduğunda biri konuşurken onu ilgiyle saygıyla dinlediğinde bunun adı sohbet olur ve bu sohbetten hiç kimse sıkılmaz. Neyi, nerede, kiminle ne zaman ve nasıl konuşacağını bilen ve bir o kadar da dinlemesini bilen biri ile sohbetin tadına doyulmaz. Konuşurken duygularımızı, düşüncelerimizi etrafımızdakilerle nasıl paylaşıyorsak karşımızdakilerin de düşüncelerini, duygularını öğrenebilmemiz için onlarında konuşmalarına izin vermeliyiz. İletişim bu şekilde sağlanır. Bunu yapamayan, durmadan konuşan kişiler sağlıklı iletişim kuramazlar dolayısıyla da birçok yerde istenmezler. Çünkü bu bir saygısızlıktır ve karşısındakinin hakkına girmektir, konuşma hakkına!..

Güzel bir sohbet istiyorsak karşımızdakini dinmeyi bilmeliyiz, hem bu ona önem verdiğimizi gösterir. Her şeyi her yerde ve herkes ile konuşmamaya dikkat etmeliyiz. Detaylarda boğulmadan sürekli tekrara düşmeden söz kesmeden ve haddimizi bilerek yaptığımız sohbete doyamayız…

Çok konuşan, durmadan konuşan insanlar ne yazık ki çevrelerinde istenmeyen insanlardır ve zaman içinde dışlanırlar. Başta da belirttiğim gibi bu durum tıbben de psikolojik bir hastalıkmış. Allah onlara şifa versin!...