BENCE İKİNCİ TUR KADER OYLAMASI..

28 Mayıs Pazar günü gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci tur oylaması bence bu milletin kader oylaması olacaktır!.

Neden derseniz, ki diyeceksin, elbette soracaksınız, sorgulayacaksınız!.

Öngörüm odur ki; Eğer 29 Mayıs sabahı sandıktan çıkan sonuçlara göre, Recep Tayyip Erdoğan, yeniden, bir beş yıl için daha cumhurbaşkanı seçilmiş olursa, bu ülkede artık hiç kimsenin demokrasi, hukuk, özgürlükler, refah gibi konularda şikayet etme, yakınma, hatta eleştirme hakkı yoktur, kalmamış, demektir. Hani derler ya “bu memlekette hemen herkes dert üstü, murat üstü, durumdadır!” ve o yüzden de “bu memlekette hiç kimsenin 29 Mayıs’tan sonraki süreçte, yakınma, şikayet etme, eleştirme hakkı yoktur, kalmamıştır” yani bir bakıma, bu saatten sonra muhalefetinde “böyle istediniz, böyle oldu, böyle başa, böyle tarak misali şikayet etme hakkınız kalmadı, yok artık!” deme hakkı kuvvetlice mümkün olacaktır!..

Bilmem anlatabildim mi?..

Buna karşılık, çok zayıf bir olasılık gibi görünse de, eğer ikinci turda Kemal Kılıçdaroğlu, sandıktan çıkarsa, çıkabilirse, işte o zaman ‘yandı gülüm keten helva misali, bu ülkede siyasetin kartları yeniden karılacak, yeniden dağıtılacak ve taşlar yerinden oynayacaktır, bundan emin olabilirsiniz!’ “Sonunda her şey güllük gülistanlık mı, olacak?” Diye sorarsanız, gayet açıklıkla şunu söyleyebilirim; “Kılıçdaroğlu’ndan mucize bekleyenler büyük yanılgıya düşebilir, kısa vade de umutlar büyük ölçüde hayal kırıklıklarına sebep olmasa da, bu ülke ve bu ülkenin insanı, eğer Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilirse, Tayyip Erdoğan döneminden çok daha kötü bir memlekette yaşamak zorunda kalmayacak, bırakılmayacaktır. Buna dair umudum ve inancım tamdır. Dahası Kılıçdaroğlu, eğer cumhurbaşkanı seçilebilirse icraatlarını, yaptıklarını veya yapamadıklarını beğenmez iseniz, şikayet etme, eleştirme, protesto etme hakkınız, gayet demokratik biçimde onu değiştirme hakkınız olacaktır. Zaten, eğer Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilebilirse onun cumhurbaşkanlığı süresi Erdoğan gibi beş yıl yıllık bir dönem değil, en fazla üç veya  dört yıl sürecektir. Ama eğer Kemal Kılıçdaroğlu seçilirse, bu ülkede hiçbir şey eskisi olmayacaktır bundan eminim!..

Eğer 28 Mayıs’ta yine sandıktan Erdoğan çıkarsa bu memlekette bırakın hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, bu memlekette başta ekonomi olmak üzere her şey eskisinden daha kötü duruma gelecektir, bu günlerimizi dahi mumla arar duruma düşeceğiz, bundan da maalesef çok eminim!.

İster inanın, ister inanmayın, kimin haklı çıkacağını çok değil altı gün sonra göreceğiz, yaşayacağız!.

İddia ediyorum; Bu ülkede, ne ulusal boyutta, ne yerel düzeyde hiçbir gazetesinde veya moda deyimle medyasında bu tarzda, bu üslupta ve de bu biçimde bir yorum, makale veya değerlendirmesini bulamaz, okuyamazsınız. Çünkü yaklaşık 35 yıldır içinde bulunduğum basın camiasında, medya dünyasında hiçbir zaman, hiçbir koşulda ve hiçbir dönemde şu sıralar birilerinin çokça yaptığı gibi, küçük hesapların adamı, piyonu, figüranı olmadım, olmayacağım. O yüzden gerekirse yumurtalar kırılırsa kırılsın, fincancı katırlarını ürkütmekten geri durmadım, asla durmam, durmayacağım, bedel ödemek gerekiyorsa da geçmişte ödediğim gibi yine öderim. Ancak doğruluktan dürüstlükten, ahlaki ve etik davranmaktan öyle olmaktan asla vazgeçmem. Üç kuruş uğruna vicdanlarını cebine koyup veya evde bırakıp dolaşan, musluk akarken küpünü durduranlar veya doldurduklarını sananlar elbet bir gün hüsrana uğrayacak, en azından takke düşecek kel görünecektir veya testi kırılacaktır ama biraz önce de dediğim gibi ben onlardan olmadım, olmayacağım, beni asla öyle olduramayacaklar!..

Evet her neyse yazacağımı yazdım, söyleyeceğimi söyledim. Gerisi bu saatten sonra boş gelir, o yüzden daha fazla uzatmaya hiç gerek yoktur.

28 Mayıs Pazar günü yapılacak cumhurbaşkanı seçimi ikinci turu bence Erdoğan mı, Kılıçdaroğlu oylamasından çok öte bu milletin kader oylamasıdır!..