‘DÜM’ ne demektir? Hemen açıklayarak başlayayım anlatmaya…

Balıkesir siyasetinin yaklaşık olarak elli yılına damgasını vurmuş bir isim olan Nadir Karaağaç’ın ifadesiyle ‘DÜM; Dedikodu Üretim Merkezi’ demektir.

‘O merkez neresi?’ Diye soracak olursanız da ‘BALIKESİR’ yanıtını alırsınız hemen…

Otuz beş, otuz altı sene öncesi yani 1989-1990 yılını kadar geriye götüreyim sizleri bir an için…

Devrin iktidar partisi ANAP yani Anavatan Partisi’nin Balıkesir İl Başkanı Nadir Karaağaç aynı zamanda Balıkesirspor Kulübü Başkanlığı görevini de yürütüyordu. Balıkesirspor Başkanı olarak düzenlediği basın toplantısında Nadir Karaağaç’a siyasi içerikli bir soru sordum, daha doğrusu Balıkesir siyasetiyle ilgili sağda solda konuşulan bir iddianın/dedikodunun aslı astarı var mı, diye sordum. Nadir Karaağaç, usta bir siyasetçi edasıyla “Bu toplantıyı Balıkesirspor ile ilgili açıklamalar yapmak, sorularınıza cevap vermek için düzenledim. Başka konularla ilgili soru almıyoruz.” Şeklinde yanıtladı. Bunun üzerine henüz iki buçuk, üç senelik bir gazeteci olmama rağmen Nadir Karaağaç’a bu kez Balıkesirspor ile ilgili sokakta çok konuşulan ve dolayısıyla benim de kulağıma gelen bir iddia daha doğrusu bir ‘DEDİKODU’ olan bir başka konuyu soru olarak yönelttim. Nadir Karaağaç bunun üzerine çoğu zaman yaptığı gibi önce hafif biçimde öksürdü ve bana şu cevabı verdi, daha doğrusu adeta şu cevabı yapıştırdı; “Balıkesir’de DÜM’ler vardır. Mazide de olmuştur. Maalesef gelecekte de olacaktır. Ah bu DÜM’ler olmasaydı da bizlerde bu DÜM’ler ile meşgul olmak zorunda kalmasaydık!..”

Nadir Karaağaç’ın ne demek istediğini anlayamadığım için onun sözünü bitirmesini beklemeden hemen atıldım ve sordum; “Nedir bu DÜM’ler sayın Başkan, ne demek istiyorsunuz?”

Hem Balıkesirspor hem de Anavatan Partisi İl Başkanlığı görevini birlikte yürüten dönemin usta siyasetçisi Nadir Karaağaç, sanki böyle bir soru sormamı bekliyormuş gibi adeta aldı sazı eline şunları söyledi, daha doğrusu uzun uzadıya DÜM’leri anlatmaya başladı; “kıymetli genç gazeteci kardeşim Zikri, bu DÜM’ler esasen ‘Dedikodu Üretim Merkezleri’ manasına gelmektedir. Balıkesir’de maalesef bu DÜM’lerin merkezidir. Biz burada sokakta konuşulan aslı astarı olmayan, yalan, yanlış her şeye cevap vermeye kalksak akşamda sabahı zor ederiz. Delili ispatı olmayan şeyleri bana soru diye sorma Zikriciğim. Bu DÜM’lere sen de alet olma sakın!..”

Ben o gün kala kalmıştım ama Nadir Karağaç’a o gün sorduğum iddia/dedikodu içerikli hem siyasi hem de Balıkesirspor’a ilişkin sorularım daha doğrusu o iddialarım, bir ayına kalmadan Balıkesir’de o günlerde yayımlanan iki farklı yerel gazetede manşetten haber şeklinde yayımlanmış ve bu haberler yalanlanmadığı gibi bir süre sonra da ‘DOĞRU’ ve de ‘GERÇEK’ çıkmıştı.

Ancak Nadir Karaağaç’ın o gün bana söylediği o söz yani şu ‘DÜM’ler meselesi’ geçerliliğini ve gerçekliğini aradan geçen 35 seneye rağmen korumakta muhafaza etmektedir. Çünkü DÜM’ler yani ‘Dedikodu Üretim Merkezleri’ günümüzde de etkindir, faaliyettedir, tam gaz üretimdedir yani…

Şöyle ki; Balıkesir’deki DÜM’leri son üretimi yani dedikodusu şudur;

Ramazan bayramına beş altı gün kala İstanbul’da seçilmiş Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun açılan başsavcılık soruşturması sonucu önce gözaltına alınması sonrasında tutuklanarak cezaevine konulması sürecinde benzer içerikte açılacak bir soruşturmayla Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın da gözaltına alınacağı, belki de İmamoğlu gibi tutuklanabileceği veya görevinden el çektirilebileceği onun yerine de geçen yıl yapılan seçimlerde CHP’den Karesi Belediye Başkanı seçilen Mesut Akbıyık’ın atanacağı veya Meclis’te yapılacak bir seçimle Ahmet Akın’ın yerine Büyükşehir Belediye Başkan vekili seçileceği yönündeki iddialar/dedikodular konuşulup duruyor. Elbette tüm bu iddiaların Nadir Karaağaç’ın yıllar önce söylediği gibi şimdilik DÜM’ler tarafından üretildiği ve piyasaya sağda solda konuşulsun, diye sürüldüğünü düşünüyorum. Ancak tüm bunların yanında işin şurasını da düşünmeden edemiyorum bir türlü; ‘ATEŞ OLMAYAN YERDEN DUMAN ÇIKMAZ!..’

Neden mi böyle düşünüyorum; Ahmet Akın Başkan, sosyal medya aracığıyla ve de yardımıyla çok rahat görünmeye azami gayet göstermeye çalışsa da bulunduğu makamda ‘ÇOK RAHAT DEĞİLDİR’ benim gözlem ve izlenimlerime göre. Çünkü Ahmet Akın, Büyükşehir Belediye Başkanı olarak tüm birimleriyle ve Belediye’ye bağlı bütün şirket ve daire başkanlıklarıyla Sayıştay müfettişleri marifetiyle denetim altındadır. Adeta ensesinde boza pişirilmektedir. Bu işlerden anlayan bir avuç insanda benim gibi bunun farkındadır. İşte bu denetimlerde de sürekli açık aranmakta Ahmet Akın aleyhinde olacak belki de bir şeyler üretilmeye dolayısıyla da onu görevden uzaklaştıracak, el çektirecek bir şeylere zemin hazır hazırlığı yapılmaktadır, diye düşünüyorum. Eğer gerçekten böyle bir şeyler yapılıyorsa günahı da vebali de yapanların boynuna olsun!..

Demem o ki çoğu AK Partili Yücel Yılmaz döneminden kalma bürokratlar ile yoluna devam etme bana göre ‘ISRARLI GAFLETİNİ’ aradan bir yıl gibi aslında uzun bir süre geçmesine rağmen kimilerine göre inatla sürdüren ve bu yüzden ona oy vermiş olan ve onu aslında çok seven Balıkesir’deki CHP’lilerden yoğun biçimde tepki ve öfke dolu beddualar aldığını duyduğum, hatta gözlemlediğim Başkan Ahmet Akın’ın şapkasını önüne koyup bu konuda bir kez düşünmesi ve gereğini yapması bence daha çok geç olmadan kaçınılmaz bir durumdur!...

Çünkü iş işten geçtikten sonra Başkan Ahmet Akın’ın da tıpkı 35 sene önce Nadir Karaağaç’ın yaptığı gibi DÜM’ler den şikayet etmesi kaçınılmaz hale gelebilir. Dost acı söyler diye boşuna dememişler. O yüzden benden söylemesi!..