Deprem bölgelerinde sağlık hizmetlerinin aksadığı ve Aile Sağlığı Merkezlerinin (ASM) depreme dayanıklı hale getirilmesi gerektiği vurgulandı.

Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Balıkesir Şubesi, Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu, Balıkesir Aile Hekimleri Derneği ve Birlik ve Dayanışma Sendikası Balıkesir Şubesi, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen büyük depremlerin üzerinden 2 yıl geçtiğini hatırlatarak, depreme dayanıklı Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) inşa edilmesi gerektiğini belirtti. Yapılan açıklamada, deprem bölgesinde yaşanan sağlık hizmetleri sorunlarına dikkat çekildi ve bu sorunların çözülmesi için acil önlemler alınması çağrısında bulunuldu.

Açıklamaya göre, 6 Şubat 2023 depreminde toplamda 53 bin 725 kişinin hayatını kaybettiği, 107 bin 213 kişinin ise yaralı olarak kurtulduğu ifade edilerek, depremin etkisiyle binlerce sağlık tesisi de zarar gördü. Sağlık hizmetlerinin sağlanabilmesi için kullanılan konteynerler, su, elektrik ve internet gibi temel altyapı eksiklikleri nedeniyle birinci basamak sağlık hizmetlerinin büyük zorluklarla verildiği kaydedildi. Bunun yanı sıra, sağlık çalışanlarının tükenmişlik sınırına geldiği ve birçoğunun istifa ederek bölgeyi terk ettiği belirtildi.

Açıklamada, depremlerden iki yıl sonra yapılan konut ve işyeri inşaatlarına rağmen, bu yeni yapılara hizmet verecek birinci basamak sağlık hizmet binalarının yapılmadığına dikkat çekildi. Sağlık Bakanlığı'nın, depremin yaralarını sarma adına yeni yönetmelikler çıkararak aile hekimlerinin ücretlerini kısıtlamaya ve iş güvencelerini zayıflatmaya çalıştığı öne sürüldü. Ayrıca, Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunun altı çizilerek, olası yeni büyük depremlere hazırlıklı olunması gerektiği ifade edildi.

Sağlık Bakanlığı'nın, İstanbul gibi büyük şehirlerde depreme dayanıklı olmayan ASM'lerin olduğunu kabul ettiği ancak bu konuda herhangi bir önlem almadığına dikkat çekildi. Özellikle İstanbul’daki şehir hastanelerinin 1 aylık kira bedeliyle, deprem riski taşıyan ASM'lerin yenilenebileceği ifade edildi. Açıklamada, depremler sırasında halkın sağlık hizmetlerine ulaşamaması nedeniyle büyük sorunlar yaşandığı ve olası bir depremde benzer durumların yaşanacağına dair endişeler dile getirildi. Bu bağlamda, açıklama yapan kurumlar, tüm Aile Sağlığı Merkezlerinin deprem güvenliğinin sağlanması için il sağlık müdürlükleri tarafından ivedilikle incelemelerin başlatılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, deprem riskli bölgelerdeki ASM binalarının güçlendirilmesi gerektiği, güçlendirilmesi mümkün olmayan binaların ise güvenli yerlere taşınması gerektiği vurgulandı.

Kurumlar ayrıca, Aile Hekimliği çalışanlarına AFAD ve UMKE gibi acil müdahale ve ilkyardım eğitimlerinin verilmesi gerektiğini, ASM'lerde afet sonrası hizmet verecek şekilde acil eylem planlarının hazırlanması gerektiğini belirtti. Bu planların düzenli olarak güncellenmesi gerektiği ifade edildi. Diğer yandan, açıklamada vergi adaletsizliğine de dikkat çekildi. Enflasyon oranlarının yüksek olduğu, ücretli kesim ve emeğiyle geçinen halkın ağır vergi yükü altında zorlandığı belirtildi. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), Ocak 2025 itibarıyla yıllık enflasyon oranını yüzde 81,01 olarak açıklarken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise yüzde 42,12 olarak duyurmuştu. Bu durumun, özellikle sağlık emekçileri için büyük bir ekonomik sıkıntıya yol açtığı ifade edilerek, gelir ve vergide adalet talep edildi.

Aile Hekimliği Eziyet Yönetmeliği'nin iptal edilmesi talep edilirken, sağlık emekçilerinin çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiği vurgulandı. Son olarak, açıklamaya katılan kurumlar, her hafta çarşamba günleri taleplerini dile getirmek ve çözüm için mücadele etmek üzere bir araya gelmeye kararlı olduklarını bildirdi.

HABER: HABER MERKEZİ