Birleşik Emekliler Sendikası ve Tüm Emekliler Sendikası, Salih Tozan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirdikleri ortak açıklamada, emeklilerin derinleşen yoksulluğa ve sistematik adaletsizliklere karşı artık susmayacağını vurguladı. Açlık sınırının altındaki maaşlar, yaşam hakkının yok sayılması ve ekonomik çöküş sert ifadelerle eleştirildi. Emekliler, 1 Mayıs için alanlara çağrı yaparak: “Artık yeter, insanca yaşamak istiyoruz” dedi.

Birleşik Emekliler Sendikası ve Tüm Emekliler Sendikası, 19 Nisan Cumartesi günü Salih Tozan Kültür Merkezi yanında düzenledikleri ortak basın açıklamasında, emeklilerin yaşadığı yoksulluk ve adaletsizliklere karşı güçlü bir mesaj verdi. Emekliler yaptıkları basın açıklamasında, ekonomik sorunlar ve sosyal adaletsizliklere karşı duyulan rahatsızlıkların dile getirerek; emeklilerin yaşam standartlarının gün geçtikçe daha da kötüleştiğini vurguladı. 

Basın açıklamasına ilk olarak Birleşik Emekliler Sendikası Genel Merkez Yöneticisi İsmail Üstündağ konuşarak başladı. Üstündağ, yaptığı konuşmada: “Bugün burada yoksulluk, haksızlık ve adaletsizliğe dur demek için toplandık. Bizler, yaşlı ve emekliler olarak, seksen beş milyonluk bu ülkenin zürriyet sahipleriyiz. Yaşadığımız yoksulluk, bizim suçumuz değildir. Yoksulluk, bizim değil, ülkeyi yönetenlerin sorumluluğundadır” dedi.

Üstündağ, ekonomik zorlukların emeklilerin yaşamını her geçen gün daha fazla zorlaştırdığını dile getirerek, hükümetin ekonomiye dair tercihlerinin yoksul ve dar gelirli kesimleri, özellikle emeklileri olumsuz yönde etkilediğini belirtti. Açıklamalarının devamında devletin yanlış politikalarını eleştiren Birleşik Emekliler Sendikası Genel Merkez Yöneticisi İsmail Üstündağ: “Ülkedeki tüm kaynaklar, iktidar tarafından yönetiliyor ve bu kaynakların nereye harcandığını bizler, her gün artan hayat pahalılığıyla daha net şekilde görüyoruz. Ancak bizlere, maaşlarımıza yapılan cüzi zamlarla yetinmemiz dayatılıyor. Oysa, ülkedeki ekonomik büyüme ve kalkınma, halkın çoğunluğu için bir anlam ifade etmiyor”şeklinde konuştu.

“EMEKLİLER ARTIK YOKSULLUK İÇİNDE YAŞIYOR”

İsmail Üstündağ, basın açıklamasında, emeklilerin yaşadığı zorlukları şöyle anlattı: “Pazar tezgahlarında, marketlerde ve kasap vitrinlerinde gördüğümüz temel gıda maddeleri artık emekliler için lüks hale gelmiştir. Süt, peynir, et, zeytin gibi günlük temel ihtiyaçlar, biz emekliler için ulaşılmaz hale gelmiştir. Bugün, bizlerin çalışarak bu ülkenin kalkınmasına katkı sağladığımız yıllarda, emeklilikteki maaşlarımızla geçinmek, artık imkansız hale gelmiştir.”

Merkez bankası yöneticilerinin açıklamalarına da değinen Birleşik Emekliler Sendikası Genel Merkez Yöneticisi İsmail Üstündağ; Merkez Bankası’nın geçtiğimiz günlerde açıklanan zararı ile ilgili olarak: “Merkez Bankası, 700 milyar TL’lik zarar açıkladı. Peki, bu para nerede? Bizim hakkımız olan bu paralar kimlere gitti? Biz emekliler, bu kayıpların bedelini ödemek zorunda mıyız?” diyerek, bu tür büyük ekonomik zararın halkı daha da zor duruma soktuğunu vurguladı.

Birleşik Emekliler Sendikası’nın basın açıklamasının ikinci önemli konusu ise, hukukun üstünlüğü ve adaletin eksikliği üzerineydi. Üstündağ: “Modern ve çağdaş toplumların olmazsa olmaz koşulu adalettir. Eğer bir toplumda adalet yoksa, orada huzur ve mutluluk da olamaz. Bizim için en büyük güvence hukukun üstünlüğüdür. Maalesef, bugün yaşadığımız günler, adaletin ve hukukun işlemediği, mağduriyetlerin en fazla olduğu günlerdir” diyerek, emeklilerin yaşadığı mağduriyetlerin adaletin sağlanmadığı bir toplumda giderek daha derinleştiğini söyledi.

Birleşik Emekliler Sendikası Genel Merkez Yöneticisi İsmail Üstündağ, açıklamalarında ayrıca, 18 yaşındaki yetim kız çocuklarının maaşlarının kesilmesinin yarattığı mağduriyetlere de dikkat çekerek: “Yetim maaşlarının kesilmesi, aileler için büyük bir sorundur. 18 yaşında, kimsesiz kalan bir çocuk, nasıl geçinecek? Devlet iş verecek mi?” diye sorarak, bu tür haksızlıkların sona erdirilmesi gerektiğini ifade etti.

ARIK: “BIÇAK KEMİKTE, İSYANDAYIZ!”

Basın açıklamasında, söz alan bir diğer isim ise Tüm Emekliler Sendikası Başkanı Bedri Arık’tı. Arık, hükümetin emekli maaşlarına yaptığı zamları eleştirerek: “2024 yılını ‘Emekliler Yılı’ ilan ettiler. Ama bakın, 10 milyonun üzerindeki emeklinin maaşı, artık ev kiralarını bile karşılamıyor. Sadece bizlere değil, ülkenin tüm dar gelirli kesimlerine adaletli bir yaklaşım sergilenmiyor” diyerek hükümeti eleştirdi.

Tüm Emekliler Sendikası Başkanı Bedri Arık, TÜİK verilerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek: “TÜİK’in açıklamaları, halkı kandırmaya yönelik oyunlardan başka bir şey değildir. Bize yapılan yüzde 11-15'lik zamlarla, emekliler geçinemezken, bazılarına yüzde 50 zam yapılıyor. Bu ne kepazeliktir!” dedi. Ayrıca, “Biz emekliler sadece geçinmek değil, onurlu bir şekilde yaşamak istiyoruz. Fakat hükümet, bizlere sadece sabır bekliyor. Ama artık sabrımız kalmadı, bıçak kemikte, isyandayız!” şeklinde konuştu.

“ADALETSİZLİKLERE KARŞI MÜCADELE VE UMUT”

Basın açıklamasında halkın iradesinin gasp edilmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Bedri Arık; işçi ölümleri, kadın cinayetleri ve çevre tahribatlarına da dikkat çekerek: “Her gün bir kadın katlediliyor, iş kazaları adı altında 5-6 işçi ölüyor. Bu ölümler artık son bulmalıdır. Aynı şekilde, yeraltı kaynaklarımızı talan eden üç-beş madenci şirketinin faaliyetlerine karşı çıkıyoruz. Havanıza, suyunuza, toprağınıza dokunma diyoruz!” ifadelerini kullandı.

Arık, son olarak, 1 Mayıs’ta alanlarda olacaklarını belirterek: “Demokrasi, özgürlük ve insanca yaşamak için 1 Mayıs’ta alanlarda olacağız. Haksızlıklara ve adaletsizliklere karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.

Birleşik Emekliler Sendikası ve Tüm Emekliler Sendikası, yaptıkları ortak basın açıklamasıyla emeklilerin yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunlara dikkat çekerken, kamuoyunun da bu mağduriyetlere duyarsız kalmaması gerektiğini vurguladılar. Her iki sendika da, emekli maaşlarının artırılması, yaşam standartlarının iyileştirilmesi ve adaletin sağlanması için mücadeleye devam edeceklerini açıklayarak sözlerini sonlandırdı.

 

HABER: BUSE ASLAN