Ayvalık ilçesine; Türk Eğitim-Sen temsilciliği tarafından Millî Eğitim Bakanlığı bünyesindeki Proje Okulları’nda yapılan öğretmen atamalarına tepki gösterildi.

Türk Eğitim-Sen Erzurum Ayvalık Temsilciliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, proje okulu uygulamasının köklü düzenlemelerle kamuoyunun vicdanında kabul görecek boyuta getirilmesi gerektiği vurgulandı.

Temsilcilik tarafından yapılan yazılı basın açıklamasında, “8 Nisan 2025 tarihinde Millî Eğitim Bakanlığı tarafından proje okullarına yeniden öğretmen atamaları yapılmıştır. Bilindiği üzere yaklaşık 38 bin öğretmen, bu okullarda büyük bir özveriyle ve başarıyla görev yapmaktadır. Ancak yapılan son düzenlemelerle birlikte, dört yıllık görev süresini dolduran öğretmenler yeniden görevlendirilmeden mağdur edilmiş; sekiz yılını dolduran öğretmenlerin görev süresi sonlandırılmış, pek çoğu istemedikleri hâlde başka okullara gönderilmiş veya norm kadro fazlası durumuna düşürülmüştür” ifadeleri yer aldı.

Proje okullarının; nitelikli eğitimi önceleyen, belirli bir vizyonla hayata geçirilmiş kurumlar olduğunun vurgulandığı açıklamada, “Bu okullarda görev yapacak öğretmenlerin seçiminde, sadece ‘dört yıl görev yapmak’ gibi tek bir kriter esas alınamaz. Eğitim gibi hayati bir alanda, atamalarda kişisel ilişkiler ya da keyfi kararlar değil; liyakat, tecrübe, başarı ve hizmet süresi gibi objektif ölçütler belirleyici olmalıdır. Ancak üzülerek görüyoruz ki, proje okullarına öğretmen atamaları için herhangi bir sınav, değerlendirme ya da başarı kriteri öngörülmemektedir. Eğer bu okullara kimlerin atanacağı yalnızca Sayın Bakan'ın takdirine bırakılacaksa, o hâlde öğrencilerden de sınav kaldırılmalı, hangi okulda okuyacaklarına da bizzat bakan karar vermelidir. Eğitimde adalet, fırsat eşitliği ve motivasyonu ancak şeffaf ve liyakat esaslı uygulamalarla sağlanabilir. Aksi hâlde öğretmenlerimizin emeği yok sayılır; kurumsal barış, mesleki motivasyon ve kamu vicdanı ciddi biçimde zarar görür.” denildi.

ÖNERİLERDE BULUNDULAR

Türk Eğitim-Sen olarak, kurumsal barışın, mesleki motivasyonun ve kamu vicdanının zarar görmemesi için; kamu görevlisi olmanın sorumluluğu bilinciyle önerilerde de bulundu.

Açıklamada, bu öneriler şöyle sıralandı;

1. Yazılı Sınav (Alan ve Genel Kültür Bilgisi)

• Aday öğretmenlere yönelik alan bilgisi, pedagojik yeterlilik, eğitim mevzuatı ve genel kültür konularını içeren çoktan seçmeli ve/veya açık uçlu sorularla yazılı sınav yapılabilir.

• Bu sınavlar merkezi yapılmalı ve objektif puanlamaya tabi tutulmalı.

2. Şeffaf ve Puan Esaslı Mülakat Sistemi

• Mülakat varsa bile; sorular önceden belirlenmiş, standartlaştırılmış ve puanlaması kamuoyuna açık bir sistemle yapılmalı.

• Mülakat sırasında tüm adaylara aynı sorular yöneltilmeli ve değerlendirme kriterleri net olmalı.

3. Hizmet Puanı ve Tecrübe Katsayısı

• Öğretmenin toplam hizmet süresi, dezavantajlı bölgelerde çalıştığı süre, katıldığı kurslar vb. unsurlar bir puan sistemine dönüştürülmeli.

• Bu puanlar nihai atama puanına katsayı olarak yansıtılmalı.

4. Öğretmenlik Kariyer Basamaklarıyla Entegrasyon

• Uzman ya da başöğretmen unvanına sahip öğretmenlere öncelik tanınabilir.

• Ancak bu, tek başına yeterli görülmemeli; yazılı sınav ve tecrübe gibi diğer kriterlerle dengelenmeli.

5. Performans Dosyası / Portfolyo Sunumu

• Aday öğretmen, önceki çalışmalarıyla ilgili bir portfolyo dosyası sunabilir (ders içi uygulamalar, projeler, öğrenci etkinlikleri, sosyal faaliyetler vs.).

• Bu dosya, değerlendirme sürecine yüzde 10-15 oranında katkı sağlayabilir.

6. Okul İçi Öğretmen Görüşü (Şeffaf Biçimde)

• Başvuru yapan öğretmenlerin atandıkları okullarda uyumlu çalışıp çalışamayacağına dair, mevcut öğretmenlerin ve yöneticilerin genel eğilimi yazılı ve gerekçeli biçimde sorulabilir.

• Ancak bu, sadece tamamlayıcı bilgi niteliğinde kullanılmalı, karar verici olmamalıdır.

7. Akraba-Referans Engeli

• Aynı okulda yönetici olan bir kişinin birinci derece akrabası, özel bir durum dışında bu okula atanamamalıdır.

• Bu tür atamalar varsa bile etik kurul iznine tabi olmalı.

HABER: MAYHA