YÖK sessiz sedasız kaldırdı ikinci öğretimi.
Devlet üniversitelerinde bu yıldan itibaren.
Vakıf üniversitelerinde gelecek yıldan itibaren.
İkinci öğretim kalktı.
İlk soru şu: Neden bu tarihsel farklılık?
YÖK Başkanı, amaçlarının erişilebilir ve kapsayıcı bir yükseköğretim olduğuna vurgu yaparken ikinci öğretim kapatılınca bu amaç sekteye uğramış olmuyor mu bunun açıklamasını vermemiş.
İkinci öğretim bildiğiniz gibi öyle basit veya lay lay lom bir okul değil.
Yine sınavla giriliyor, yine tercih yapıyorsunuz, yine harç ödüyorsunuz; her şeyiyle aynı.
Hatta bu uygulama üniversiteler açısından maddi anlamda belli bir ek kaynak da sağlıyordu.
Peki o zaman üniversitelerin fikri alındı mı acaba bu konuda, yoksa YÖK kendince bir karar alıp uygulamaya mı soktu?
Zira ikinci öğretim genellikle akşam saatlerinde sunulan ve iş veya başka sorumlulukları nedeniyle gündüz okullarına devam edemeyen veya örgün öğrenimi kazanamayıp puan bakımından daha avantajlı olarak gördükleri için seçilen okullarda öğrenim görenler için kullanılıyor.
O halde ikinci öğrenimin kapatılması aslında pek çok kesim için ve özellikle çalışıp da gündüz okula devam edemeyenler için mağduriyet yaratmadı mı?..
Neden böyle bir tercihe yöneldi YÖK?
Deniyor ki pek de anlaşılamayan konuyla ilgili o açıklamada:
“….Bu dönem üniversitelerimizdeki program kalitesini artırmaya yönelik belki de en önemli çalışmamız devlet üniversitelerimizdeki ikinci öğretim programlarının kapatılması olmuştur. Vakıf üniversitelerinde, devlette olduğu gibi, ikinci öğretim programları yerine istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara dönüştürülmesi temin edilecektir. Vakıf üniversitelerimizin de gelecek yıla yönelik planlamalarını buna göre yapmalarını bekliyoruz…”
İkinci öğretim kapatılınca program kalitesi mi artacakmış; istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara mı ağırlık verilecekmiş?..
Eeee ne engel ki buna; ikinci öğretim mi?..
Yanlış anlaşılmasın ikinci öğretim denen olay ikinci veya üçüncü üniversite okumak da değil, ikinci öğretim çok büyük ağırlığını çalışmak vs sebeplerle gündüz okula gidemeyenlerin akşam üniversite okumaları.
Ki geçen yıl 80 bin civarında öğrenci ikinci öğretime yerleşmiş.
Az bir sayı da değil ve her yıl bu civarda öğrenci geldiği nazara alınırsa açıklanan gerekçelerin ne anlama geldiğini anlamak da mümkün olmuyor haliyle…
İkinci öğretim akşam verilen dersler ve öğrenci memnun, akademisyen memnun, üniversiteler memnun.
YÖK diyor ki geleceğe yönelik mesleklere ilişkin program yapacağım… İstihdama duyarlı olacağım…
E zaten öyle olmanız gerekiyor da bunun engeli miydi ikinci öğretim…
Yaptım oldu gibi bir YÖK kararı…
Akademisyenler nicedir şaşırmış bu duruma, öğrenciler zaten şaşkınlık aşamasından daha tarifsiz..
İkinci öğretim hayal edenlerde de büyük bir şok.
Anla anlayabilirsen…
Akademisyen arkadaşlarımız anlayamamışlar…
Biz nasıl anlayacağız ki bu kararı?