Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Altıeylül İlçe Kongresi’nde konuşan Özlem Ural, neden ‘baba ocağı’na döndüğünü açıkladı. CHP’ye olan bağlılığını ve Türkiye’nin demokrasi mücadelesindeki tarihi anları hatırlatan Ural, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Özlem Ural, sözlerine partinin özünden geldiğini vurgulayarak başladı: “Biz, Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Cumhuriyet Halk Partisi’ni Atatürk’ün emaneti bilerek büyüdük. Ailelerimiz de bunun farkındaydı ve biz her zaman bu konuya sahip çıktık.”
Ural, geçmişteki kritik süreçlere değindi: “2018 yılında 15 vekilimizin demokrasi için yaptığı o muhteşem siyaset hareketini biliyorsunuz. O günlerde ben de bir kadın cumhurbaşkanı adayının imza mücadelesine destek verdim. 2019 yerel seçimlerinde ise, Ekrem İmamoğlu aslında Türkiye’yi kazandı, çünkü İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanırdı. O dönemde Tuzla ilçe örgütümüzle İstanbul’da sandıklarda kesintisiz çalıştık.”
Ural, partiye olan bağlılığının yeni olmadığını dile getirerek, “Partimize, örgütümüze dün geldi, bugün geldi yok. Genel Başkanımızın insanüstü mücadelesine büyük bir saygı ve hayranlık duyuyoruz. Onun ‘baba ocağı’ çağrısı bizim için çok kıymetli.” dedi.
“BU YOL YANLIŞ BİR YERE ÇIKIYOR” ELEŞTİRİSİ
2024 yerel seçimleri öncesindeki stratejiye dair eleştirisini açıkça ifade eden Ural, uyarılarının haklı çıktığını belirtti: “2024 yılında maalesef Millet İttifakı yok dendi ve başka bir yola geçildi. Biz o dönemde, ‘Bu yol yanlış bir yere çıkıyor’ dedik. Hatta şunu söyledik: Eğer 2024 yerel seçimlerinde bir demokrasi dengesi sağlanamazsa, biz demokrasiyi, özgürlüğü mumla arayacağız. İşte bu yüzden, omuz omuza mücadele ettiğim arkadaşlarımla birlikte baba ocağına geri geldik.”
Ural, yerelden başlayarak halkın gücüyle başarıya ulaşacaklarına inancını aktardı: “Bigadiç kongresi sürecinde gördük ki, partimizin henüz üyesi olmamış ama çok kıymetli bir adam olan Ramazan dayı, köyleri dolaşıp Sayın Ekrem İmamoğlu için en fazla imzayı getirdi. Halkı yanımıza alacağız. Ben bu işin başarılacağına yürekten inanıyorum.”
Konuşmasını sonlandırırken, örgütlere güç diledi: “Allah içeride olan başkanlarımıza, emektarlarımıza dayanma gücü versin. Örgütlerimize direnme gücü versin. İnşallah bizlere nasip olsun; gençlerin önünden barikatları, ülkenin önünden tarikatları gönderelim. Her şey çok güzel olsun.”