BALIKESİR (AA) – ÖMER FARUK YALÇIN – Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde meydana gelen depremlerin ardından evi yıkılan Geleneksel El Sanatları Sanatçısı Fatma Oya Kocataş (56), Yörük otağında barınma ihtiyacını karşılarken, Yörük bebeklerin üretimini sürdürüyor.
Sındırgı Yağcıbedir Yörükler Derneği Başkanı da olan Kocataş, 2016'da unutulmaya yüz tutmuş Yörük kültürünü yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak için atık kumaş, tel, sünger ve eski yemenileri geri dönüşüm teknikleriyle işleyerek Yörük bebekleri yapmaya başladı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Geleneksel El Sanatları Sanatçısı ünvanına sahip Kocataş, Sındırgı'da 10 Ağustos'ta meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremlerin ardından evini kaybetti.
Kocataş, 2020 yılında hayata geçirilen "Yağcıbedir Halısına Can Veren Kadınlar" adlı projesi kapsamında ilçeye kazandırılan 100 metrekarelik Yörük otağında hem barınmak hem de Yörük bebeklerin üretimini sürdürmek istedi.
Sındırgı Yağcıbedir Yörükler Derneğine ait Yörük otağı, Sındırgı Halk Eğitim Merkezi'nden Sındırgı İmam Hatip Ortaokulu bahçesine taşınarak Kocataş için geçici barınma, eğitim ve sanat üretimi yapılan bir alana dönüştürüldü.
Kocataş, AA muhabirine, Yörük bebeklerini tamamen atalarından ilham alarak yaptıklarını belirterek, Yörük kültürünü gelecek nesillere aktarmak için çalıştıklarını söyledi.
Sındırgı Halk Eğitim Merkezi'nin bahçesinde açtıkları Yörük otağında kadınlarla geri dönüşüm malzemeleri kullanarak bebekler yaptıklarını anlatan Kocataş, şöyle konuştu:
"İlçemizde 10 Ağustos'ta meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremde evim yıkıldı. Depremin hemen ardından onaylanan Köklü Bağlar, Gelecek Yarınlar Projesi kapsamında derneğimizin faaliyet gösterdiği Yörük otağını Sındırgı Halk Eğitim Merkezi'nden Sındırgı İmam Hatip Ortaokulu bahçesine taşıdık. Yerleştikten hemen sonra 27 Ekim'de de 6,1 büyüklüğündeki ikinci depremle karşılaştık. Öğretmenlerimiz ve vatandaşlarımız bu 100 metrekarelik Yörük otağına yerleşti. Öğretmenlerimiz yaklaşık 15 gün burada bizimle kaldı."
Kocataş, evlerin inşa edilene kadar eşiyle Yörük otağında yaşamlarını sürdüreceklerini kaydetti.
– "Elimiz kolumuz bağlı oturamıyoruz"
Zor şartlara rağmen çalışmaktan vazgeçmediklerini vurgulayan Kocataş, "Ne yapalım, deprem Allah'tan gelen bir şey. Elimiz kolumuz bağlı oturamıyoruz. Üretmemiz gerekiyor çünkü bütçemize katkı sağlıyoruz. Geceleri kadınlarla bir araya gelip Yörük bebeklerimizi üretmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Kocataş, ürettikleri bebeklere Türkiye'nin dört bir yanından talep olduğunu belirterek, "Şu anda 300 tane siparişimiz var. İzmir ve Konya başta olmak üzere birçok ilden dernekler ve belediyeler bize destek oluyor. Kültürümüzü yansıttığı için bu bebekleri hediyelik olarak tercih ediyorlar." diye konuştu.






