Binlerce yıllık medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Havran, geçmişten miras kalan el sanatlarını yaşatmak için direnen son ustalarına kucak açıyor. Sanayi ve teknoloji karşısında unutulmaya yüz tutmuş geleneksel meslekler, ilçenin özgün dokusunda hayat bulmaya devam ediyor. Minyatür at arabası yapımından, semerciliğe, körüklü çizmeden zeytin tasir torbası üretimine kadar birçok alanda çalışan zanaatkârlar, sadece mesleklerini değil, aynı zamanda bir kültürü de geleceğe taşıyor.
Tek Başına Bir Sanat: Minyatür At Arabası
Günümüzde otomobillerin yaygınlaşmasıyla unutulan at arabacılığı, Havran’da Ahmet Büken’in ellerinde minyatür olarak yeniden canlanıyor. Edremit Körfezi’nde bu sanatın tek temsilcisi olan Büken, mesleğini yaşatmak için minyatür at arabaları üretiyor.
Son Semerci, Son Yorgancılar
Havran’ın Küçükdere köyünde yaşayan Kemal Alaca, babasından devraldığı semercilik mesleğini büyük bir özveriyle sürdürüyor. At, eşek ve develer için boncuk işlemeli semerler yapan Alaca, ilçenin son semercisi olarak öne çıkıyor. Yorgancılık mesleği de benzer bir kaderi paylaşıyor. Fabrikasyon ürünler karşısında direnen Hasan Kurum ve Ramazan Küçükbaş, el yapımı yorgan sanatını yaşatmaya çalışan son ustalar arasında yer alıyor.
Efelik Kültürünün Sembolü: Körüklü Çizme
Efelik kültürünün simgesi olan körüklü çizmeler, artık sayıları oldukça azalan ustaların elinde şekilleniyor. Edremit Körfezi’nde bu mesleği icra eden tek usta olan İsmail Yalın, özel siparişler üzerine çalışarak hem efelik kültürünün hem de subayların giydiği düz körüklü çizmelerin geleneğini sürdürüyor.
Teneke ve Zeytinyağı Torbasının Son Temsilcileri
Günlük hayatta birçok alanda kullanılan tenekecilik, Havran’da Hüseyin Özçelik ve Mustafa Güngördü gibi son ustaların gayretleriyle ayakta kalmaya çalışıyor. Zeytin üretimi için hayati öneme sahip olan tasir torbalarının üretimi de benzer bir duruma sahip. 100 yıllık dokuma makinesinde çalışan Ömer Şar, taş baskı zeytinyağı için kullanılan bu özel torbaları üretmeye devam ediyor.
Roman Vatandaşların Sepet Geleneği
Geleneksel el sanatlarından olan sepet ve hasırcılık, Havran’da Roman vatandaşlar tarafından yaşatılmaya devam ediliyor. Plastik ürünler karşısında unutulmaya yüz tutan bu sanat, Roman ustaların ellerinde geleceğe taşınıyor.
Havran’daki bu ustalar, sadece bir mesleği değil, aynı zamanda bu toprakların tarihini, kültürünü ve ruhunu da gelecek nesillere aktarmak için büyük bir mücadele veriyor.