HİZMETLER + AĞIRLAMA -
Hepimizin de bildiği üzere uzun yıllardır Balıkesir’in cennet adalarından biri olan Marmara Adası’na gitmek zulümdü. Zulüm diyorum çünkü gidişi çok meşakkatli. Marmara Adası’na gitmek ciddi anlamda uzun zaman alıyordu. Balıkesir merkezde oturan biri için adaya varması yaklaşık 4 saatini alabiliyor. Erdek’ten Marmara Adası’na geçiş için binilen feribot Avşa Adası’na da uğradığı için hem daha fazla yol yapıyor hem de zaman kaybediyordu.
Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile Çanakkale GESTAŞ’ın yaptığı çalışmalar sonrasında artık Marmara Adası, kısalan yol süreleri ile birlikte üvey evlat olmaktan çıkıyor. Artık Marmara Adası’na gidip gelmek bir hayli kolay olacak. Erdek ilçesinin Narlı bölgesinden kalkan ve başka bir yere uğramadan direkt olarak Marmara Adası’na giden feribot ile Marmara – Narlı arası 45 dakikalık bir süreye inecek. Evet daha önceden 3 saat kadar süren feribot yolculuğu yapılan bu çalışmalar sonrasında 45 dakikaya kadar düşüyor.
Yani Marmara Adası artık Balıkesir’in üvey evladı gibi görülmeyecek. Marmara’ya ulaşım artık çok kolay. Özellikle yazın turistik bir yer olan bu Marmara Adası için düzenlenecek olan bu feribot seferleri o bölgeye daha fazla turistin gelmesine de olanak sağlayacak. Balıkesir’in en uzak ilçelerinden Marmara Adasına yapılan bu organizasyonu bizler tebrik etmeden geçmek istemiyorum.
***
Evet, Marmara Adası’na geçtiğimiz gün feribot seferi açılışı gerçekleştirildi. Tabi Marmara Adası’na yapılan hizmetlerden sadece biriydi bu. Feribot seferleri dışında Marmara Adası’nda deprem sebebiyle yıkılan ve yenisi tamamlanan Recep Ahmet Mercan İlk ve Ortaokulu var. Burasının da açılışı gerçekleştirildi. Yenilenen okul ile öğrencilerin çok daha iyi eğitim alması sağlanacak. Bunların yanı sıra Şifalı Seyir Terası gibi yerlerin de açılışları gerçekleştirildi.
Neticeye gelecek olursak eğer yapılan bu projeler ile Marmara Adası artık çok daha güzel bir yer. Proje olarak değil yapımı tamamlanan bir dünya iş var. Bu sebeple Marmara Adalar Belediye Başkanı Süleyman Aksoy’u tebrik etmemiz gerekiyor. Bu şekilde güzel çalışmaları Marmara Adası’na kazandırdığı için. Marmara Adası’na bu şekilde güzel çalışmaların daha devam etmesini temenni ediyoruz.
***
Her ne kadar tebrik etsek de eleştirmeden de geçemiyoruz. Az önce bahsettiğim açılışlar için basın olarak Balıkesir Valiliği tarafından bir davet aldık. Bizleri de aralarında görmek istiyorlar, haklılar. Valilik çağırdı, Büyükşehir Belediyesi de gidiş ve gelişimizi organize etti. Biz gazeteciler de bu davete icap ederek hep birlikte sabah saat 07.00’de yola koyulduk.
Gün daha ağarmadan başlayan yolculuğumuz gün boyunca devam etti. Yaklaşık 10.00 gibi Erdek Narlı’da olduk. Buradaki açılışlar ile başlayarak gün boyu bu şekilde devam etti.
Amma burada bir sıkıntı yaşadık ki sormayın. Açılışlar, kurdele kesmeler, gemi yolculuğu, protokol konuşmaları, koşuşturmalar derken zaman akıp gitti. E haliyle bizlerde açıktık.
Bir yemek organizasyonu planlanmış. Tabiri caizse yersen ye yemezsen s.k git dercesineydi. Öylede oldu zaten.
Yapılan yemek organizasyonu bana göre sınıfta kalan tek çalışma oldu, plansız programsız olduğu o kadar belliydi ki sadece basın olarak bize değil il protokolü bile doğru dürüst karnını doyuramadı.
Gazetecileri Balıkesir’den davet ediyorsunuz, ancak gazeteciye orada bir yemeği bile çok görüyorsunuz. İnanın sabah 07.00’de başlayan program neticesinde gece 24.00 eve girdim.
Aslında bizim bu konuda sitem ettiğimiz durum yemek değildi. Saatli ilaç kullanmıyorsan, tansiyon şekerin de yoksa yemek yemesek de olur, gazetemiz imtiyaz sahibine söylendiği gibi bir seferden bir şey olmaz.
Ancak burada bizlere karşı yapılan muamele kabul edilesi değildi. Gün içerisindeki program bize verildiğinde saat 13.00’de yemek gözüküyordu. Aksadı, bu gayet normal. İlerleyen saatlerde gazetecilere yemek için bir alan ayrılmadığı o kadar belliydi ki bir o tarafa bir bu tarafa kakılmamızdan zaten anlaşılıyordu.
Tam yerimizi bulduk derken bu kez de yemek kalmadığı bize söyledi.
Allahtan yaşımız genç az önce söylediğim gibi şeker ve tansiyonumuz yok, yoksa bu tarz bir muameleye sesimi fena yükseltirdim.
Olabilir diyerek masadan kalkıyoruz, bunlar gayet doğal şeyler. Protokol ile birlikte yemeğe kalalım deniyor ve beklemek için çay içmeye bir yere duruyoruz. Burada daha çayları içmeyi bırakın daha masalara oturmadan tekrardan ‘haydi yemeğe’ deniyor.
İyi güzel diyoruz yemeğe gidiyoruz. Ancak Marmara Adalar Belediyesi’nin düzenlediği yemek organizasyonunda salonda bulunan görevliler, gazetecileri oturdukları masadan kaldırmak istiyor. Neden diye sorduğumuzda yer kalmadığını söylüyorlar. İçeri bakıldığında salonun yarısının dolu olduğunu görüyoruz ancak bu doluluğun program ile alakası yok. Eşe dosta yemek verilmesi gibi bir durum ortaya çıkmış sanıyorum.
Yemek salonunda bir takım konuşmalar sonrasında nihayet yerimiz belli oldu ve yemek yiyeceğiz diye oturduk. Ancak bu sefer de yemek bölümünde görevlisi bir kişi gelerek protokol ile birlikte sadece yemek verileceğini söylüyor. Etrafımıza bakıyoruz, arkadaş eş dost gelen herkes yiyor. Bu durum sadece basına mı? Halbuki basın protokol gelmeden yemek yese çok daha iyi olacak. Zaten gün içerisinde sürekli koşturmaca içerisindeler. Protokol ile birlikte rahat bir şekilde yiyemezler.
Uzun bir süre bekledik ve nihayet protokol de salona geldi. Saatler 15.00’e yaklaşıyordu, herkes ciddi anlamda acıkmıştı. Başladık beklemeye.
Bekle, bekle, bekle…
Bir saate yakın bir süre yemeğin gelmesini bekledik. Salonda karnı doyanda oldu bizim gibi aç kalkanda. Öğrendiğim kadarıyla yemek organizasyonunu Marmara Adalar Belediyesi düzenlemiş, yemeği ise Büyükşehir personeli dağıtıyor.
Herkes her işi 4x4’lük yapacak diye bir şey yok. Marmara Adalar Belediye Başkanı Süleyman Aksoy’da bu organizasyonun yemek bölümünde sınıfta kaldı. Yapılan onca güzel iş, adaya o kadar tanıtım bak sana göre gereksiz bir yazıyı önüne getirdi. Neticede belediye o kadar misafiri kaldıramadı.
Neticede uzun bekleyiş sonunda protokole özel olarak hazırlanan yemek, diğer katılımcılara önceden hazırlanmış sonradan ısıtıldığı anlaşılıyor.
Misafirler arasında sınıf ayrımı yapmakta AK Partili bir belediyeye yakışmadığı kanısındayım.
Bu kadar ihtişamlı açılışlar içinde yaşanan bu yemek krizi yazmam pek doğru görülmese de empati yaparak kendinizi benim yerime koymanızı çok isterim.
Konu hem yemek hem gördüğümüz muamele hem davet edildiğimiz halde yaşadıklarımız.
Al Pacino’nun bir sözü: “Yap gitsin! İnsan en çok hatalarından ders çıkartır.”
Umarım hem Balıkesir Valiliği hem Büyükşehir Belediyesi hem Marmara Adalar Belediyesi hatasından ders çıkarmıştır.
Saygılarımla.
Yorum yapın