Balıkesir Tabip Odası öncülüğünde sağlık çalışanlarının haklarını savunmak ve taleplerinin yerine getirilmesini sağlamak amacıyla yapılan basın açıklamasında sağlık çalışanlarına yapılan yüzde 35’lik vergi kesintilerinin her ay sabit kalmak koşuluyla yüzde 15 olmasını istedi.

Sağlık çalışanlarının haklarını savunmak için sık sık basın açıklaması gerçekleştirerek sektörün sorunlarını gündeme taşıyan Balıkesir Tabip Odası, son olarak Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Balıkesir Şubesi, Balıkesir Aile Hekimleri derneği, Birlik ve Dayanışma Sendikası Balıkesir Şubesi’nin de katılımıyla Gönen Devlet Hastanesi’nde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Yapılan basın açıklamasında sağlık çalışanlarının 37 haftadır vergide adalet istediklerine dikkat çekerek; 37 haftadır, her Çarşamba günü sağlık merkezleri önlerinde, vergi daireleri kapılarında mücadelelerini sürdürdüklerini söyledi.

Sağlık çalışanlarının sorunlarını gündeme getirmek ve taleplerinin gerçekleştirilmesi için yapılan basın açıklamasında konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Balıkesir Temsilcisi Hanife Dinç, sözlerine şöyle başladı: “TBMM’de bütçe görüşmelerinin sürdüğü salonlarda, muhalefet partilerine mensup milletvekilleri, toplumda vergi eşitsizliğini ve adaletsizliğini devam ettiren hükümeti ve ilgili bakanlarını eleştirdiler; salona giren bakanları çeşitli yöntemlerle protesto ettiler. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bütçe görüşmelerinde vergide adaleti sağladığını iddia etse de sağlık çalışanları olarak her gün bizzat yaşadığımız fakirleşme durumumuz ve hastalarımızın yaşadığı derin yoksulluk, tüm algı yönetimini çürütmeye yetiyor. Vergi uzmanı Ozan Bingöl’ün “Parayı Lidyalılar, vergiyi Sümerler, verginin vergisini Türkler buldu” sözü, vergide adaletsizliğin ülkemizdeki boyutunu anlatmaya yeter.”

ÇOK KAZANANDAN ÇOK
AZ KAZANANDAN AZ VERGİ

Vergide adalet için çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almak gerektiğini vurgulayarak sözlerini sürdüren Hanife Dinç: “Halkından yüzde 70 civarında dolaylı vergi alan, çalışanların zaten düşük olan ücretlerinden kaynağında yüksek vergi kesen ve çok kazananların vergisini affeden bir hükümetin tercihinin açık olduğunu görüyoruz. Hükümet zengini sevmektedir. Fadime Nefes, Funda Peri, Aslan Miraç, Masal Işık, Aras Bulut… İzmir'in Selçuk ilçesinde fakirlikten can veren çocuklarımızın yaşam ve sağlık hakkı için aşı yapmamız, topuk kanına bakmamız, hastalanınca ilaç vermemiz yetmediği için gelirde ve vergide adalet istiyoruz… Anlıyor musunuz?” dedi.

9 MİLYON YOKSUL ÇOCUK VAR

Öte yandan Türkiye’de 9 milyon 560 bin yoksul çocuğun bulunduğuna da dikkat çeken Hanife Dinç: “Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) tarafından hazırlanan çocuk yoksulluğu raporuna göre, Türkiye’de çocuk yoksulluğu kişi başına gelir baz alındığında artış eğilimindedir. Yaş gruplarına göre ayrım yapıldığında, 0-2 yaş bebekler ve 3-14 yaş çocuklarda yoksulluk oranı 2017’de yüzde 36,8 iken 2022’de bu oran yüzde 41,4’e yükselmiştir. 2023’te yayımlanan istatistiklere göre ise 0-17 yaş grubunda 7,03 milyon çocuk yoksulluk yaşamaktadır. Kişi başına gelir dikkate alındığında, ortanca gelirin yüzde 60’ının altında yaşayan çocukların yoksulluk oranı yüzde 42,2; yoksul çocuk sayısı ise 9 milyon 590 bin olarak hesaplanmaktadır” diye söyledi.

VERGİDE ADALETSİZLİK
FAKİRLEŞMEYE NEDEN OLUYOR

Vergide adaletin olmamasının fakirleşmeye neden olduğunu ifade eden Hanife Dinç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gelirde ve vergide adaletsizlik eşitsizlik derin fakirleşmeye neden olmakta ve toplumun en korumasız kesimlerinden olan çocukları daha olumsuz etkilemektedir. Bunu hem yapılan istatistik çalışmalardan hem de her gün muayene ettiğimiz çocuk hastalarımızdan görüyoruz.”

HALK, SAĞLIK ÇALIŞANLARINA SAHİP ÇIKIYOR

Aile Sağlığı çalışanlarına dayatılan ödemelere karşı 3 günlük iş bırakma eylemine vatandaşların içten içe sahip çıkmasıyla yönetmeliğin meşruluğunun ortadan kaldırıldığını dile getiren Hanife Dinç: “Birinci basamak sağlık hizmet alanında çalışanların toplumla bağı güçlüdür. Sosyal yapısı gereği halkla iç içe olan birinci basamak sağlık çalışanlarının sorunlarına halkın duyarlılığı, diğer sağlık birimlerine göre daha fazla olduğunu biliyoruz. Yaklaşık son bir ay içinde Aile Sağlığı çalışanlarına dayatılan ödeme ya da diğer adıyla Eziyet yönetmeliğine karşı çalışanların sürdürdüğü mücadeleye, 3 günlük iş bırakmaya halkın içten sahip çıkması bu yönetmeliğin meşruluğunu ortadan kaldırmıştır” dedi.

DAYANILMAZ HALE GELDİ

Sağlıktaki ticari kar ortamı, yeterli ve nitelikli sağlık hizmeti alamayan halkın yaşadıklarının artık dayanılmaz hale geldiğini dile getiren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Balıkesir Temsilcisi Hanife Dinç: “Bir yandan sağlık çalışanlarının ve halkın yaşadığı yoksulluk, sağlık alanını saran bebek öldürmeye varan çeteleşmeler, sağlık çalışanlarına dayatılan eziyet yönetmeliği, halkın sağlık hakkını istismar ederek yaratılan ticari kar ortamı, yeterli ve nitelikli sağlık hizmeti alamayan halkın yaşadıkları artık dayanılmaz hale gelmiştir” diye söyledi.

YENİDEN GREV YAPACAĞIZ

Sorunların devam etmesi halinde 2 – 6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 günlük grev eylemini ikinci kez yapmak zorunda kalacaklarını aktaran Hanife Dinç, şunları söyledi: “Maliye ve Sağlık Bakanlığı, sağlık çalışanlarının taleplerine kayıtsız kalarak bir tercihte bulunuyor. Ancak bilinmelidir ki haklı olan talepler için yapılan iş bırakmalar ve diğer meşru eylemler sonuç alınana dek devam edecektir. Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve birinci basamak sağlık hizmet alanında örgütlü meslek emek örgütleri Eziyet Yönetmeliğinin geri çekilmesi için 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 günlük grev eylemini ikinci kez yapmak zorunda kalacak.”

SAĞLIK HERKESE ÜCRETSİZ OLMALI

Dinç, ayrıca sağlık sisteminin ticari ortamlarından arındırılmasını ve herkese eşit şekilde ücretsiz olarak sunulması gerektiğini söyledi ve şu ifadelere yer verdi: “Toplumun sağlık hakkı için yaşam koşulları herkese ayrımsız olarak yeterli ve tam olarak kamu olanaklarıyla sağlanmalı; sağlık hizmetleri ticari ortamdan arındırılmalı ve herkese eşit şekilde ücretsiz olarak sunulmalıdır.”

VERGİ KESİNTİSİ
YÜZDE 15 OLMALI

Son olarak sağlık çalışanlarına yönelik yapılan yüzde 35’lik vergi kesintisinin yüzde 15’e indirilmesi gerektiğini vurgulayan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Balıkesir Temsilcisi Hanife Dinç, konuşmasını şöyle tamamladı: “Tüm sağlık çalışanlarına güvenceli iş, güvenli ortamda, emekliliğine yansıyacak tek kalemden oluşan, performansa dayalı olmayan, insanca yaşamaya yetecek kadar ücret ödenmelidir. Sağlık çalışanlarından yapılan yüzde 35 vergi kesintilerinden vazgeçilip her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla yüzde 15 vergi kesintisi yapılmalıdır.”

HABER: BUSE ASLAN