Balıkesir Üniversitesi, disleksiye karşı farkındalığı artırmak amacıyla önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Düzenlenen Disleksi Farkındalık Paneli ile disleksiye dair toplumsal bilinç oluşturma ve öğrenme güçlüğü çeken bireyler için destek sağlamak amacıyla önemli bir adım atıldı.

Balıkesir Üniversitesi’nde "Disleksi bir hastalık değildir, ben farkındayım sen de ol" sloganıyla Disleksi Farkındalık Paneli düzenlendi. Panel, üniversitenin Kütüphane Topluluğu tarafından organize edildi. Etkinlikte konuşma yapan Doç Dr. Okan Koç, düzenlenen panelin disleksiye dair toplumsal bilinç oluşturarak, öğrenme güçlüğü çeken bireylere yönelik doğru yaklaşım ve yöntemlerin yaygınlaştırılması olduğuna dikkat çekti.

Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen panelde, disleksiye dair uzmanların katılımıyla gerçekleştirildi. Disleksi Farkındalık Panel’e katılanlar arasında akademisyenler, özel eğitimciler, disleksi teşhisi almış öğrenciler ve aileler yer aldı. Katılımcılar, kendi deneyimlerini paylaşarak, disleksiye sahip bireyler için toplumsal destek ve anlayışın önemini vurguladılar. Ayrıca panelde disleksiye yönelik uygulanabilecek eğitim yöntemleri ve tedavi yaklaşımları üzerine de bilgi alışverişinde bulunuldu.

Panelde konuşan Doç. Dr. Okan Koç, disleksiye dair farkındalığın artırılmasına yönelik sosyal sorumluluk projeleri yürüttüklerini belirtti. Doç. Dr. Koç, Balıkesir Üniversitesi'nde 8 yıldır görev yaptığını ve bu panelin, disleksiye sahip öğrencilerin yaşam kalitesini artırmaya yönelik bir adım olduğunu vurguladı. Etkinliğin amacı hakkında konuşan Okan Koç: "Bu etkinlik, bir öğrencimizin başvurusu ile başlayan bir süreçti. Disleksi, insanlar arasında yeterince bilinmeyen bir konu ve bu panelle bu konuda farkındalık yaratmak istedik. Disleksi bir hastalık değil, öğrenme farklılığıdır. Bizim amacımız, bu farkındalığı artırmak ve disleksiye sahip bireylere nasıl destek olabileceğimizi anlatmaktır” dedi. Öte yandan Doç. Dr. Okan Koç, sosyal sorumluluk projelerinin önemine değinerek bu etkinliğin, disleksi konusunda toplumu bilinçlendirmek ve eğitim sisteminde gerekli değişiklikleri sağlamak adına önemli bir adım olarak değerlendirdi.

“AKADEMİSYEN OBJEKTİFTİR, TARAF TUTMAZ”

Balıkesir Üniversitesi olarak, sosyal sorumluluk projelerine devam etmeyi hedeflediklerini söyleyen Koç; “Disleksiyle nasıl bir yöntemle mücadele edilir, bunun aracısı olmak istiyoruz. Bu bağlamda da önemsiyoruz, bunu değerli görüyoruz ve sosyal sorumluluk projelerimize de devam etmek istiyoruz. Katılımcılar arasında akademisyenler de var, kendi çocuğu disleksi olan aileler de var, bunun üzerine akademik çalışma yapan bireyler ve öğrenciler de var ve aynı zamanda disleksi teşhisi konulmuş öğrencilerimiz de var. Sosyal sorumluluk kapsamında yapılacak olan her etkinliğin bir parçası olmak biz akademisyenlerin görevi. Beni kendime ait bir sözüm var akademisyen objektiftir, taraf tutmaz. Bu kararlılıkla yola çıktık ve yolumuza devam ediyoruz ve elimizden geldiğince bu topluma faydalı olmaya çalışırız” şeklinde konuştu.

“HER 5 İNSANDAN BİRİSİNDE BU FARKLILIK VAR”

Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği Balıkesir Temsilcisi Mehtap Yıldırım ise, 25 yıllık öğretmenlik deneyimini ve disleksiye karşı mücadeleci tutumunu panelde katılımcılarla paylaştı. Yıldırım, hayatı boyunca matematik öğrenmede zorluk yaşadığını ancak pes etmeden hayallerine ulaştığını belirtti. Açıklamalarında disleksinin bir hastalık olmadığını vurgulayan Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği Balıkesir Temsilcisi Mehtap Yıldırım; "Disleksi bir hastalık değildir, öğrenme farklılığıdır. Her 5 kişiden biri bu farklılıkla yaşamaktadır. Önemli olan, hiçbir zaman pes etmemek ve her bireyin kendi potansiyeline ulaşabilmesi için gerekli desteği sağlamaktır" şeklinde konuştu.

 

 

HABER: BUSE ASLAN