YÖK KALDIRILMALI, ÜNİVERSİTELER ÖZGÜR VE ÖZERK OLMALI!

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ergen dün beraberinde DEVA Partisi Balıkesir İl Başkanı Kemal Aydemir ile birlikte Partinin seçim öncesi hazırlığı olan “Yüksek Öğretim Eylem Planı”nı düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna paylaştı.

Türkiye olarak gelişen dünya v gelişen teknolojiye ayak uydurmamız gerektiğini söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Ergen, özellikle üniversitelerin özgür ve özerk bir yapıya kavuşması için YÖK’ün kapatılması gerektiğine dikkat çekti.

Eğitim politikalarına önem verdiklerini ifade eden Ergen sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Eğitim bizi gelecek nesillere taşıyacak, ülkemizin kalkınmasını sağlayacak bir dinamodur. Hem gençlerimizi kendi hayatları boyunca daha müreffeh yaşamalarını sağlayacak bir araç, hem de topluma, ekonomiye katkı veren ve ülkenin kalkınması için önemli bir enstrümandır.

Biz ilk olarak yükseköğretim eylem planıyla başladık. Çünkü üniversiteler çok önemli. Genç nüfusun bir şekilde eğitilmesi ve yeni dünyaya hazırlanması gerekiyor. Yeni dünya teknoloji, girişimcilik ve bilim dünyası. Şu anda benim yaşımdaki kişiler 5-10 sene içinde Türkiye’nin en büyük ve değerli şirketlerini kurdular. Yıllarca sanayi toplumunun yaratamadığı büyük şirketleri 5-10 senede kurabildiler. Bizden daha genç çocuklar şu anda oyun sektöründe Türkiye’yi dünyanın markası yapmaya çalışıyorlar. Böyle bir toplum hiçbir eğitim sistemi olmadan, buna dönük bir çalışması olmadan alttan gelerek gün yüzüne çıktı.  Bizim amacımız da bunu genişletebilmek ve topluma yayabilmek. 3 yaşından başlayarak hayat boyu olan bir eğitim sürecini tamamlayabilmek.

GENÇ NÜFUS VURGUSU

Genç nüfus yeni Dünyanın hammaddesidir. Eskisi gibi petrol, altın değil genç nüfus hammaddedir. Eğer genç nüfusu olan bir ülkeyseniz gelecek dünyada bir yeriniz var. Japonya, Almanya gibi yaşlı nüfusumuz yok, genç bir nüfusumuz var. Bu nüfusu doğru bir eğitim sistemiyle karşılaştırdığımız zaman, buluşturduğumuz zaman biz de yenidünyanın bir parçası olabileceğiz. Sanayi toplumuna geriden başladık. Ama şu anda bütün dünya teknoloji ve girişimcilik dünyasını konuşuyor. Şu anda Amerika’dakiler de Avrupa’dakiler de yenilemeye çalışıyorlar. Bizim de aynı şekilde yapmamız gerekiyor. Eskisi gibi yurt dışından alacağımız, ithal edeceğimiz bir eğitim sistemi yok. Onlar da tasarlıyorlar, onlar da neyin ne olacağını bilmiyorlar. Çünkü bilinmezlere doğru bir dünyaya gidiyoruz. Şu anda üniversiteye girenler belki 5 sene sonra aldığı eğitimden dolayı seçtiği mesleğin ortadan kaybolacağını görecekler. Çünkü otomasyon, yapay zeka bu meslekleri ortadan kaldırıyor ya da yepyeni teknolojiler, yepyeni istihdam yaratacaklar. Yani geleceğin nasıl olacağını bilemiyoruz. Geleceğin bizi nasıl sürprizlerle karşılaştıracağını da bilemiyoruz ve kestiremiyoruz.”

YÖK KALDIRILMALI

Hazırladıkları 50 maddelik yükseköğretim eylem planında YÖK’ün kaldırılması nasıl bir mekanizma getireceklerini açıkladıklarını söyleyen Ergen, üniversitelerin tek elden yönetilmemesi için YÖK’ün lağvedilmesi gerektiğini ifade etti.

Ergen, sözlerini şu şekilde tamamladı; “Böyle bir dünyada yapmanız gereken şey; üniversiteleri tek elden yönetmek değil, tamamen üniversitelere bu fikri verebilmek. Bu bilinmeyen dünyaya bizi hazırlamaları için çalışmasını sağlamak. Onun için biz 50 maddelik yükseköğretim eylem planı hazırladık. Bunun birinci maddesi biz hızlı koşanın daha hızlı koşarak ülkemizi ileriye taşıyacağı bir sistem getirmek istiyoruz. Yani her üniversiteyi asgari müştereklerde birleştiren, merkeziyetçi bir anlayıştan  kaçınmak istiyoruz ve üniversiteleri artık serbest bırakmak istiyoruz. Çünkü sıkı sıkıya sarıldıkça da boğma noktasına geldik. Neredeyse tekbir üniversitemiz varşu anda tekbir rektörü var, geri kalan herkes bunun şubesi gibi çalışıyor. Üniversitelerde özerkliği getirmek, YÖK’ü kaldırmak ve kaldırdığımız zaman nasıl bir mekanizma getireceğimizi 50 maddede açıkladık.”